SON DAKİKA

Ruh ile Destan!

Yazının Giriş Tarihi: 17.03.2025 18:21
Yazının Güncellenme Tarihi: 17.03.2025 18:47

Tarih, milletlerin karakterini ortaya koyan büyük mücadelelere sahne olmuştur. Ancak bazı savaşlar vardır ki, yalnızca bir askeri zafer olmanın ötesinde, ulusun ruhunu, inancını ve direncini gösterir.

Çanakkale Savaşı, işte böyle bir destandır. Türk milletinin sınırlı imkânlarla, ama yüksek bir iman ve birlik ruhuyla nasıl bir zafere ulaştığının en büyük kanıtıdır. Bu destanın en önemli kahramanlarından biri ise, ileride Türkiye Cumhuriyeti’ni kuracak olan Mustafa Kemal Atatürk idi.

Sınırlı İmkân, Sınırsız Cesaret!

1915’te Osmanlı, teknolojik üstünlüğe sahip İtilaf Devletleri karşısında zor durumdaydı. Silah, cephane, erzak yetersizdi. Ancak Çanakkale’de savaşan Mehmetçik, yokluk içinde var olmanın mücadelesini verdi. Açtı, susuzdu ama vatanı için her şeyini feda etmeye hazırdı.

İşte bu noktada Anafartalar Kahramanı Mustafa Kemal, savaşın gidişatını değiştiren en önemli liderlerden biri olarak sahneye çıktı. 25 Nisan 1915’te, Arıburnu’na çıkartma yapan düşmanı durduran Mustafa Kemal ve askerleri, kritik bir anı yaşadılar. Cephanesi biten askerlerin geri çekilme eğilimi gösterdiğini fark eden Mustafa Kemal, tarihe geçen o emri verdi:

"Ben size taarruzu emretmiyorum, ölmeyi emrediyorum! Biz ölünceye kadar geçecek zaman içinde yerimize başka kuvvetler ve komutanlar gelebilir!"

Bu emir, Çanakkale ruhunun en güçlü ifadesiydi. Geri çekilmeyen, son nefesine kadar savaşan Türk askeri, düşmanın ilerleyişini durdurdu ve zaferin kapısını araladı.

Çanakkale destanının en unutulmaz figürlerinden biri de Seyit Onbaşı’dır. 18 Mart 1915’te, düşman donanmasının Çanakkale Boğazı’nı geçmesini önlemek için sahildeki toplar ateş altındaydı. Ancak İngiliz ve Fransız gemilerinden açılan yoğun ateş sonucu Osmanlı bataryaları büyük zarar görmüştü.

Bu sırada, topun vinci bozuldu ve 275 kilogram ağırlığındaki mermiyi kaldıracak bir mekanizma kalmadı. İşte tam da burada, Seyit Onbaşı tarih sahnesine çıktı. İnsanüstü bir güçle, üç kez sırtına aldığı devasa mermiyi kaldırdı ve namluya yerleştirdi. Attığı mermi, Ocean adlı İngiliz zırhlısına isabet etti ve gemi kısa süre içinde sulara gömüldü.

Seyit Onbaşı’nın bu kahramanlığı, Çanakkale ruhunun en somut göstergelerinden biri oldu. Bu ruh, imkânsız denileni başaran bir milletin ruhuydu.

Çanakkale’yi geçilmez kılan en büyük etken, Mehmetçik’in içindeki sarsılmaz imandı. Vatan sevgisi ve şehitlik inancı, onları zafere taşıyan en büyük güçtü. Yaralı arkadaşlarını sırtlarında taşıyan, siperlerden düşman üzerine atılan askerler, ölümden korkmadılar. Çünkü onlar için bu bir toprak kavgası değil, bir vatan müdafaasıydı.

Savaşın en zorlu anlarında bile dua eden, şehit olmayı bir kayıp değil, bir şeref olarak gören askerler vardı. Mustafa Kemal, askerlerinin imanına ve cesaretine güveniyordu. Onların bu inancı sayesinde, tarihe geçen bir direniş sergilendi.

Birlik ve Beraberlik Ruhu

Çanakkale, sadece bir cephe değil, bir milletin tek yürek olduğu bir yerdi. İstanbul’dan, Anadolu’nun en ücra köşelerinden, farklı etnik kimliklerden binlerce insan, aynı amaç için savaştı. Mustafa Kemal’in komuta ettiği birliklerde, her şehirden gençler vardı ve hepsi vatanın birliği için çarpıştı.

Bu savaş, Türk milletinin kimseyi dışlamadan, birlik ve beraberlik içinde nasıl bir güç oluşturduğunu tüm dünyaya gösterdi. Bugün de Çanakkale ruhu, milletin en büyük gücüdür.

Çanakkale Savaşı, yalnızca cesaretin ve fedakârlığın değil, aynı zamanda insanlığın da destanıydı. Mehmetçik, düşmanına bile merhamet göstermeyi bildi.

Mustafa Kemal’in komutanlığındaki birliklerde, düşman askerlerine insanca muamele edilmesi için hassasiyet gösterildi. Anzaklar bile, Türk askerlerinin kendilerine nasıl merhametle davrandığını anılarında yazdı. Savaş alanında bile vicdanlı olmayı başaran bir millet, işte Çanakkale ruhunu böyle oluşturdu.

Çanakkale’de sergilenen fedakârlık, cesaret, iman ve insanlık Türkiye Cumhuriyeti’nin temel taşlarından biri oldu. Mustafa Kemal, burada kazandığı tecrübeyle ileride bağımsızlık mücadelesini yönetecek ve ulusun kaderini değiştirecekti.

Son söz olarak:

Bugün Çanakkale ruhu, sadece bir tarih sayfası değil, bizim için bir miras ve sorumluluktur. Birlik içinde olmak, vatan sevgisini yaşatmak ve bağımsızlığımıza sahip çıkmak Çanakkale’de can verenlerin bizlere bıraktığı en büyük emanettir.

Çünkü Çanakkale geçilmez, Çanakkale unutulmaz, Çanakkale kahramanların şölenidir, Çanakkale bir ruhtur!

Çanakkale destandır...

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar (0)

Zorbalık artı okul eşittir: Zor Okulluk

06.01.2025 16:25

Ülkemizin geleceği olan nesillerin gelişimlerine katkı sağlarken, zorbalık ile onlara “Zor Okulluk” yaşamı sunmamak adına, genelde gazetecilerin kullandığı “5N 1K” formülü ile zorbalık konusunu anlatacağım ve çözümler sunacağım. Bilmeyenler için bu formülü açacak olursam; Tam 5 adet “N” harfiyle

Sınav Kaygın, Gelecek Korkun Olmasın!

13.01.2025 15:08

Bu ders yılında ara döneme geldik. LGS ve YKS sınavlarına daha da yaklaştık. Bu durum hem sınava dahil olacak gençlerde hem de ailelerinde; kaygı ve buna bağlı olarak strese neden olmaktadır. Sınav kaygısının neden oluştuğunu bilip, çözümler üretebilmek kaygıyı azaltacaktır. Bu yazımdaki amacım da b

Hayatın Akışında Aile Olmak!

20.01.2025 17:05

Hayatımızın her döneminde farklı rollere bürünür, yeni deneyimlerle öğrenir ve gelişiriz. Bu sürecin aile özelindeki yansımasına "Aile Yaşam Döngüsü" diyoruz. Her aile, kendi yapısı ve dinamikleriyle bu döngünün farklı aşamalarından geçer. Bu yazımda, bu aşamaları inceleyerek, her bir dönemin kendin

Sevdiklerimiz yanımızdayken!

27.01.2025 15:47

Geride bıraktığımız 21 Ocak; Birçok ülkede “Dünya Sarılma Günü”, İngilizcesiyle de “National Hugging Day” olarak kutlanıyor. İlk kez 1986’da ABD’de kutlanmaya başlanan “Sarılma Günü” zamanla bir dünya farkındalık gününe dönüşmüştür. Bu özel günün amacı, fiziksel ve duygusal bağları güçlendirmek, s

Neler Oluyor Bize?

03.02.2025 15:45

“Neler oluyor bize yine neler oluyor gülüm/ Neler oluyor sana bana neler oluyor/ Neler oluyor bize yine neler oluyor gülüm/ Neler oluyor sana bana neler oluyor?” *** Güfte ve bestesi İlhan Şeşen'e ait bu eser, şu aralar sürekli dilimde! Mırıldanırken gözlerim doluyor. Birçok insanın sevdiği insan

Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
logo
Söz Bursa En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.