"Ülkenin yatırıma ihtiyacı var. Çünkü, enflasyonu azaltıp ortadan kaldırmanın yolu üretimden ve yatırımdan geçiyor.”
Bu sözler, NOSABSİAD ve NOSAB Müteşebbis Heyet Başkanı Yalçın Aras'a ait.
Elbette, tespit ve teşhis doğru.
Ama!
Nasıl bir yatırım ve nasıl bir üretim?
Tedarikçilik yatırımı mı?
Fasoncu bir üretim mi?
Taşeron sanayicilik mi?
***
Yalçın Aras, kendi markası ile üretim yapan ender sanayicilerimizden biridir, yani sanayicidir.
Kendi sektöründe lider bir markanın da sahibidir.
Nilüfer Organize Sanayi Bölgesi’nin tozunu yutan, NOSAB'ı kuran, bin bir zorluğa göğüs geren, her zorluğu aşan, asla vazgeçmeyerek bir OSB'ye can veren kalitedir.
***
Yalçın Aras beyin yukarıdaki sözüne katılıyoruz.
Ama!
Taşeronluk,
Fasonculuk,
Tedarikçilik anlayışıyla yapılan yatırım neticesinde elde edilen ürünün, bu ülkenin ekonomisine, cari açığına bir deva olmadığını artık görmeliyiz!
***
"Yatırım olsun, nasıl ve nereye olursa olsun" anlayışı neticesinde, sanayicimiz "figüran" olmuştur.
Bu yatırımların ekonomiye katkısı, etkisi yoktur, tarım arazileri yok olmuştur!
***
"Üret, ne üretirsen üret, kime üretirsen üret" anlayışıyla, markalaşma engellenmiştir.
Sanayi "dublör" olmuştur, bu anlayış ile cari açık kapanmaz, bu ülke refaha ulaşamaz!
***
İhracatta, ürününün kilogram fiyatı 1 dolar civarında olan tedarikçilerle, taşeronlarla, tedarikçilerle, figüranlarla, dublörlerle bu ülke kalkınamaz!
Yıllardır bu acı fotoğrafı dile getiren, tatlı reçeteyi de sunan biri olarak, bir kez daha ifade edelim ki;
Çözüm, Milli Ses Ver Projesidir.
Nitelikli ve katma değeri yüksek ürünleri üretmediğimiz, kendi markalarımızı oluşturmadığımız, kendi yağımızı kavurmadığımız sürece;
Cari açık kapanmayacak.
Refah seviyesi yükselmeyecek.
Enflasyon inmeyecek.
***
Kusura bakılsın!
Mevcut fotoğraf çöpe atılmadıkça değişen bir şey olmayacaktır.
Konuyu kaba bir örnekle kapatalım:
Türk tedarikçi 10 dolara üretiyor, yabancı markayı basıyor, Türk tüketicisi bu ürünü 100 dolara satın alıyor.
90 dolar nerede?
"Nitelikli ve katma değeri yüksek üretim, markalaşma" konularını gündemine almayanlar, başka ülkelerin / yabancı markaların hamallığını yaparlar.
Hamal ekonomi sistemi ile kalkınan bir ülke görülmemiştir.
Hamal ekonomi sistemi ile hemhal olanların dermanı olmaz…
Yorum Ekle
Yorumlar
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Mustafa KARAMAN
Hamal Ekonomi Sistemi
"Ülkenin yatırıma ihtiyacı var. Çünkü, enflasyonu azaltıp ortadan kaldırmanın yolu üretimden ve yatırımdan geçiyor.”
Bu sözler, NOSABSİAD ve NOSAB Müteşebbis Heyet Başkanı Yalçın Aras'a ait.
Elbette, tespit ve teşhis doğru.
Ama!
Nasıl bir yatırım ve nasıl bir üretim?
Tedarikçilik yatırımı mı?
Fasoncu bir üretim mi?
Taşeron sanayicilik mi?
***
Yalçın Aras, kendi markası ile üretim yapan ender sanayicilerimizden biridir, yani sanayicidir.
Kendi sektöründe lider bir markanın da sahibidir.
Nilüfer Organize Sanayi Bölgesi’nin tozunu yutan, NOSAB'ı kuran, bin bir zorluğa göğüs geren, her zorluğu aşan, asla vazgeçmeyerek bir OSB'ye can veren kalitedir.
***
Yalçın Aras beyin yukarıdaki sözüne katılıyoruz.
Ama!
Taşeronluk,
Fasonculuk,
Tedarikçilik anlayışıyla yapılan yatırım neticesinde elde edilen ürünün, bu ülkenin ekonomisine, cari açığına bir deva olmadığını artık görmeliyiz!
***
"Yatırım olsun, nasıl ve nereye olursa olsun" anlayışı neticesinde, sanayicimiz "figüran" olmuştur.
Bu yatırımların ekonomiye katkısı, etkisi yoktur, tarım arazileri yok olmuştur!
***
"Üret, ne üretirsen üret, kime üretirsen üret" anlayışıyla, markalaşma engellenmiştir.
Sanayi "dublör" olmuştur, bu anlayış ile cari açık kapanmaz, bu ülke refaha ulaşamaz!
***
İhracatta, ürününün kilogram fiyatı 1 dolar civarında olan tedarikçilerle, taşeronlarla, tedarikçilerle, figüranlarla, dublörlerle bu ülke kalkınamaz!
Yıllardır bu acı fotoğrafı dile getiren, tatlı reçeteyi de sunan biri olarak, bir kez daha ifade edelim ki;
Çözüm, Milli Ses Ver Projesidir.
Nitelikli ve katma değeri yüksek ürünleri üretmediğimiz, kendi markalarımızı oluşturmadığımız, kendi yağımızı kavurmadığımız sürece;
Cari açık kapanmayacak.
Refah seviyesi yükselmeyecek.
Enflasyon inmeyecek.
***
Kusura bakılsın!
Mevcut fotoğraf çöpe atılmadıkça değişen bir şey olmayacaktır.
Konuyu kaba bir örnekle kapatalım:
Türk tedarikçi 10 dolara üretiyor, yabancı markayı basıyor, Türk tüketicisi bu ürünü 100 dolara satın alıyor.
90 dolar nerede?
"Nitelikli ve katma değeri yüksek üretim, markalaşma" konularını gündemine almayanlar, başka ülkelerin / yabancı markaların hamallığını yaparlar.
Hamal ekonomi sistemi ile kalkınan bir ülke görülmemiştir.
Hamal ekonomi sistemi ile hemhal olanların dermanı olmaz…