SON DAKİKA
Hava Durumu

#Yapay Zeka

Bursa Haber - Yapay Zeka haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Yapay Zeka haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

CEO’ların çoğu yapay zekâya yatırım planlıyor Haber

CEO’ların çoğu yapay zekâya yatırım planlıyor

Bin 300'den fazla CEO'ya stratejileri ve beklentileri hakkında sorular yönelttiği “Küresel CEO Öngörüleri” araştırmasının 2024 yılı sonuçları açıklandı. Araştırmaya göre geçtiğimiz on yıl içinde CEO'ların küresel ekonomiye duydukları güven azaldı. Çalışmanın ilk kez yapıldığı 2015 yılında güven duyanların oranı yüzde 93 iken bu oran yüzde 72'ye kadar gerilemiş durumda. CEO'ların işlerinin büyümesine yönelik artan tehditler üzerindeki baskıları artırıyor. Bu yılki anket, CEO'ların önümüzdeki üç yıl içinde tedarik zinciri kesintilerinin ve operasyonel sorunların işletmelerinin büyümesi üzerindeki etkisinden en çok endişe duyduklarını, siber güvenlik ve hatta geçen yılın bir numaralı tehdidi olan jeopolitik ve siyasi belirsizliklerden bile daha fazla endişe duyduklarını gösteriyor. Önümüzdeki üç yıla daha yakından bakıldığında, katılımcılar en önemli operasyonel önceliklerini işletmeleri genelinde dijitalleşmeyi ve bağlanabilirliği ilerletmek (yüzde 18), işletme genelinde üretken yapay zekâyı anlamak ve uygulamak ve iş gücünü buna göre geliştirmek (yüzde 13) ve ESG çalışmalarını yürütmek (yüzde 13) olarak belirlemiş durumda. KPMG Türkiye Ülke Başkanı Murat Alsan yaptığı değerlendirmede, son 10 yıl içerisinde dünyada COVID-19 salgınının ekonomik ve sosyal şok dalgalarından enflasyon ve jeopolitik gerilimlerin yeniden ortaya çıkmasına kadar uzanan dalgalanmalar yaşandığı anımsatılarak, "Bu durum karşısında omuzlarına daha fazla baskı yüklemek zorunda kalan CEO'lar, küresel ekonomiye güvenin azalmasına neden olan bu zorluklara uyum sağlamak zorunda da kaldı. Liderler güçlü kalarak işletmelerini sürdürülebilir büyüme yolunda ilerletmeye devam ediyor. Küresel liderler, yapay zekâya büyük yatırımlar yaparak ve iş güçlerini değişen iş ihtiyaçlarına uyum sağlayacak şekilde güçlendirerek sağlam bir temel oluşturuyor. Anketimizden çıkan bu sonuçlar bize şunu gösteriyor; önümüzdeki on yıla baktığımızda, hızla değişen dünyamıza uyum sağlamak için cesur stratejiler belirleyen ve planlarını gerçeğe dönüştürmek için doğru teknolojilere ve yeteneklere yatırım yapan CEO'lar sürdürülebilir, uzun vadeli büyüme sağlayabilir.” dedi. CEO'LARIN YARIDAN FAZLASI YAPAY ZEKÂYA YATIRIM YAPMAYI PLANLIYOR 2024 yılında, küresel CEO'ların çoğunluğu (yüzde 64) ekonomik koşullardan bağımsız olarak yapay zekâya yatırım yapacaklarını belirtiyor. Günümüzün yapay zekâ kullanım örnekleri kamuoyunda büyük ses getirirken, küresel CEO'lar yapay zekanın günlük hayatımızın her alanını dönüştürme potansiyelini göz önünde bulundurarak önümüzdeki zorlukları aşma ihtiyacının farkındalar. CEO'lar, yapay zekânın verimliliği ve üretkenliği artırma (yüzde 16), iş gücünü geleceğe hazır hale getirme (yüzde 14) ve kurumsal inovasyonu artırma (yüzde 13) potansiyelini de görüyorlar. CEO'ların yarısından fazlası (yüzde 61) etik zorlukları, işletmelerinde yapay zekâyı uygularken ele alınması gereken en zor konular içerisinde gösterdi. 2023'te bu oran yüzde 57 seviyesinde bulunuyordu.   CEO'LARA GÖRE ÇALIŞANLAR YAPAY ZEKÂDAN YETERİNCE FAYDALANAMIYOR İşten çıkarma riskine ilişkin kamuoyu endişelerine rağmen, CEO'lar yapay zekânın dönüştürücü potansiyeline inanıyorlar ve iş gücü üzerinde zararlı bir etkisi olmayacağından eminler. CEO'ların dörtte üçünden fazlası (yüzde 76) yapay zekânın önümüzdeki üç yıl içinde kuruluşlarındaki iş sayısını temelde azaltmayacağını öngörüyor. Bununla birlikte, CEO'lar çalışanlarının bu fırsattan tam olarak yararlanmak için duruma uyum sağlaması gerekeceğinin de farkındalar. Kuruluşlarının mevcut yapay zekâ hazırlığı sorulduğunda, CEO'ların yalnızca yüzde 38'i çalışanlarının faydalardan tam olarak yararlanmak için doğru becerilere sahip olduğundan emin. Bu değerlendirmelerle birlikte CEO'ların yüzde 58'i ise üretken yapay zekânın entegrasyonunun, giriş seviyesi roller için gereken becerileri yeniden değerlendirmelerine neden olduğunu kabul ediyor.   YAŞI BÜYÜK CEO'LAR İLE ERKEK CEO'LARIN UZAKTAN ÇALIŞMAYA KARŞI TUTUMLARI DAHA SERT Bu yılın sonuçlarına göre CEO'ların pandemi öncesi çalışma biçimlerine dönme konusundaki tutumları artıyor. Katılımcıların yüzde 83'ü önümüzdeki üç yıl içinde ofise tamamen dönmeyi planlıyor. 2023 yılında bu oran yüzde 64 seviyesindeydi. Anketten çıkan bir ilginç sonuç ise CEO'nun yaşı arttıkça bu beklentinin artması oldu. Yaşı büyük CEO'lar çalışanlarının ofise dönmesini daha çok istiyor. Bu oran 40-49 yaş arasındakiler CEO'lar için yüzde 75, 50-59 yaş arasındakiler için yüzde 83 ve 60-69 yaş arasındakiler için yüzde 87. İlginç bir şekilde, bu sonuçlarda bir cinsiyet ayrımı da ortaya çıkıyor: Erkek CEO'ların yüzde 84'ü üç yıl içinde ofise tam olarak geri dönmeyi öngörürken kadın CEO'ların sadece yüzde 78'i bunu düşünüyor.

Uraloğlu:  Haber

Uraloğlu: "Dijital dünyada teröre geçit vermeyeceğiz"

Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, İstanbul'da düzenlenen bir programda konuştu. Uraloğlu, yerli ve milli olarak geliştirilen Avcı, Azad, Kasırga, Atmaca ve Kule adlı yapay zeka uygulamaları ile Türkiye'nin siber güvenliğini sağladıklarını kaydetti. Bakan Uraloğlu, internete bağlı cihazların oluşturduğu nesnelerin interneti olarak adlandırılan yeni bir yaşam biçimine sahip olunduğunu belirterek, "İnternet bankacılığı ile para transferleri gerçekleştiriyor, faturalarımızı ödüyor, e-ticaret siteleri üzerinden alışveriş yapıyoruz. Bakın, İsrail'in Lübnan'da çağrı cihazları ve telsizler üzerinden gerçekleştirdiği siber terör saldırıları, tüm ülkeler için siber güvenliğin önemini bir kez daha ön plana çıkardı. Üstelik siber saldırılar, artık sadece büyük şirketlerin veya devletlerin değil, her ölçekteki kuruluşun ve hatta bireylerin karşılaştığı ciddi bir tehdit haline geldi. Artık bu saldırılar, ekonomik kayıpların yanı sıra toplumsal güvenliği de tehdit ediyor” açıklamasında bulundu. "SİBER GÜVENLİĞİN YENİ SİLAHI YAPAY ZEKA" Bakan Uraloğlu, gelişen tehditler karşısında bu alanlardaki çalışmaların öneminin giderek arttığını ve bu tehditlere karşı yenilikçi güvenlik önlemlerinin geliştirilmesi gerektiğini belirterek, "Bu noktada karşımıza siber güvenliğin yeni silahı olarak yapay zeka çıkıyor. Yapay zekayı dijital bir beyin olarak düşünebiliriz. Bu dijital beyin, karmaşık verileri çözümleyerek insanlık için yepyeni ufuklar açıyor. Bakın, küresel şirketlerin yüzde 83'ü iş stratejilerinde yapay zekayı kullanmanın önemli öncelik olduğunu düşünüyor” ifadelerini kullandı. “YAPAY ZEKA PAZARININ 3 TRİLYON 680 MİLYAR DOLARIN ÜZERİNE ÇIKMASI BEKLENİYOR” Bakan Uraloğlu, bugün küresel yapay zeka pazarı büyüklüğünün 638 milyar doların üzerinde hesaplandığını bildirerek, “2034'e kadar yüzde 19,1'lik bir bileşik büyüme oranıyla da yapay zeka pazarının 3 trilyon 680 milyar doların üzerine çıkması bekleniyor. Bu noktada bu devasa pastadan daha fazla pay almak için çalışmalıyız. Geleceğin ihtiyaçlarını iyi tespit eden ülkeler, bilişim sektöründe bir adım öne geçebilmek için büyük bir rekabet içindeler. Neden? Çünkü yenilikçi fikirleri elinde tutan ve uygulayanlar yarının kazananı olacak. Bu noktada sadece devletin değil, özel sektörün de bilişime yatırım yapması gerekiyor” dedi. “HER YENİ SİBER SALDIRI SAVUNMA MEKANİZMALARINI GÜÇLENDİRİYOR” Yapay zekanın siber güvenliğin yeni silahı olduğunu vurgulayan Bakan Uraloğlu, “Tıpkı bir insan gibi öğreniyor, deneyimleriyle gelişiyor, her yeni siber saldırı savunma mekanizmalarını güçlendiriyor, yeni nesil tehditlere karşı daha dirençli hale geliyor. Böylece, siber güvenlik sistemleri, sürekli olarak kendini yenileyerek düşmanlarına karşı bir adım öne geçiyor. Şöyle ki yapay zeka milyonlarca olayı analiz ederek sapmaları anında fark ediyor. Örneğin bir siber korsanın hareket tarzını ya da oluşturulan bir virüsün yapısını sanki bir dedektif gibi titizlikle inceleyerek tanıyor ve bu sayede tehditleri henüz büyümeden etkisiz hale getirebiliyor. Ayrıca monoton ve zaman alan görevleri otomatikleştirerek siber güvenlik uzmanlarının daha stratejik konulara odaklanmasını sağlıyor. Bu sayede, siber güvenlik ekipleri, sınırlı kaynaklarını en verimli şekilde kullanabiliyor. Mesela bir banka, yapay zeka sayesinde müşterilerinin alışkanlıklarını öğrenerek normal dışı bir işlemi anında tespit ederek büyük bir dolandırıcılığın önüne geçebiliyor” şeklinde konuştu. “ÜLKEMİZİN DİJİTAL ALANDA GÜVENLİĞİNİ SAĞLAYAN BAKANLIK DA BİZİZ” Yapay zekanın siber güvenlik dünyasında yeni bir çağ başlattığını kaydeden Uraloğlu, “Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı olarak her ne kadar yollar, köprüler, havalimanları ve demir yolu hatları inşa eden bir bakanlık olarak bilinsek de ülkemizin dijital alanda güvenliğini sağlayan bakanlık da biziz” dedi. “ÜLKEMİZİN SİBER SINIRLARINI KORUYORUZ” Bakan Uraloğlu, Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu (BTK) bünyesindeki Ulusal Siber Olaylara Müdahale Merkezi (USOM) eliyle ulusal ve uluslararası düzeyde iş birlikleri kurarak, Siber Olaylara Müdahale Ekipleri (SOME) ile siber tehditlere karşı etkin bir mücadele yürüttüklerini ifade ederek, “USOM koordinasyonunda 14 adet sektörel ve 2 bin 309 adet kurumsal SOME'de görev yapan 7 bin 912 siber güvenlik uzmanı ülkemizin siber sınırlarını koruyoruz. Siber güvenlik noktasında en önem verdiğimiz hususu da yazılımdan cihaz üretimine yerlilik ve millilik oluşturuyor. Bu noktada gururla altını çizmek istiyorum ki tamamen yerli ve milli olarak geliştirdiğimiz Avcı, Azad, Kasırga, Atmaca ve Kule adlı yapay zeka uygulamalarımız ile ülkemizin siber güvenliğini sağlıyoruz” şeklinde konuştu. "131 FARKLI KASIRGA TARAMASINDA 284 FARKLI PORTUN TARAMASI HAFTALIK OLARAK GERÇEKLEŞTİRİLİYOR" Yapay zeka uygulamalarından Türkiye'nin uzun zamandır faydalandığını belirten Uraloğlu, “Avcı uygulaması ile zararlı yazılım bulaşmış sistemlerin ve komuta kontrol merkezlerinin tespiti gerçekleştirilirken Azad uygulaması ile botnetlere dahil olmuş köle bilgisayarların tespitine yönelik çalışmalar yapıyoruz. Öte yandan, başta kritik kamu kurumları ile önemli altyapılar olmak üzere ülkemizin internete açık kaynaklarına ilişkin zafiyet taraması ve hizmet sürekliliğinin sağlanmasına yönelik izleme faaliyetlerini ise Kasırga ile gerçekleştiriyoruz. Toplamda 131 farklı Kasırga taramasında 284 adet farklı portun servis ve zafiyet taraması haftalık olarak USOM tarafından gerçekleştirilmektedir. Bu taramalarda 896 farklı zafiyet tasarımı kullanılmaktadır” dedi. Bakan Uraloğlu, USOM tarafından 7 saat içinde Türkiye'deki yaklaşık 838 bin 112 adet kritik kapsamda bulunan (gov.tr, org.tr, pol.tr, edu.tr vb.) web sitesinin tehditlere karşı taraması yapıldığını belirterek, “Atmaca projesi ile de yüzlerce zaafiyete ait risk engellenmektedir. Tespit edilen siber güvenlik eksikliklerinin ilgili kişilere daha hızlı ulaştırılması için diğer projelerle ile entegre çalışan Kule yazılımı da 7/24 çalışan personelimizin işini daha kolay bir hale getirmekle birlikte çalışmalara üst düzey hız kazandırmıştır. USOM tarafından geliştirilen yapay zeka ile 61 bin 827 adet alan adının vatandaşları dolandırmaya yönelik oltalama olarak kullanıldığı tespit edilmiş ve gerekli önlemler alınmıştır” şeklinde konuştu. "409 BİN 736 ZARARLI İNTERNET ADRESİNE ULAŞMAK İSTEYEN YAKLAŞIK 141 MİLYON ERİŞİM ENGELLENDİ" Son bir haftada toplam 409 bin 736 adet zararlı internet adresine ulaşmak isteyen yaklaşık 141 milyon erişimin engellendiğini ifade eden Uraloğlu, “Bin 915 adet ağ saldırısı da USOM'a raporlanmış ve gerekli tedbirler alınmıştır. Yaptığımız çalışmalar kapsamında, 2024 yılında 109 binin üzerinde zararlı bağlantı tespit ederek altyapı seviyesinde erişimlerini engelledik. Bu sayede ülke genelinde internet kullanıcıları ve sistemlerine yapılabilecek saldırıları önledik. Bugün; uluslararası telekomünikasyon birliği tarafından hazırlanan Küresel Siber Güvenlik Endeksi'ne göre ülkemiz Avrupa'da 6. sırada, dünya genelinde ise 11. sıradadır” dedi. “119 TERÖR YANDAŞI HESABA ERİŞİM ENGELİ GETİRDİK” Sosyal medya platformlarında terör propagandası ve yasa dışı içeriklerle mücadele konusunda da etkin bir yaklaşım sergilediklerini kaydeden Uraloğlu, “Sosyal medya mecralarının Türkiye Cumhuriyeti kanunlarına uymalarını sağlıyoruz. PKK, PYD, FETÖ gibi terör örgütlerine ait hesapları, internet sitelerini ve bu örgütler lehine propaganda içeren tüm içerikleri de yakından takip ediyor ve erişim engeli getiriyoruz. 119 terör yandaşı hesaba erişim engeli getirdik. Kahraman güvenlik güçlerimiz vatan topraklarında teröre nasıl geçit vermiyorsa biz de dijital dünyada aynı kararlılıkla terör hesaplarına geçit vermiyoruz. Asla da bu kararlılığımızdan taviz vermeyeceğiz” ifadelerini kullandı.

Yapay zeka can aldı, tehlike büyük! Haber

Yapay zeka can aldı, tehlike büyük!

ABD'nin Florida eyaletinde yaşanan yapay zeka kaynaklı intihar olayını hatırlatan Darıcı, ebeveynler tarafından önlem alınmadığında intihar vakalarının artabileceğine dikkat çekti. Her geçen gün hızla gelişen ve ilerleyen yapay zekâ teknolojisi, beraberinde birçok tehlikeyi de getiriyor. Faydalarının yanı sıra zarara da neden olabilen yapay zekâ teknolojisi, birçok yaş grubu tarafından kullanılıyor. Sivas Cumhuriyet Üniversitesi İletişim Fakültesi Yeni Medya ve İletişim Anabilim Dalı Başkanı Doç. Dr. Sefer Darıcı, ABD'nin Florida eyaletinde geçtiğimiz günlerde gündeme gelen yapay zekâ kaynaklı intihar olayı ile ilgili açıklamalarda bulundu. 14 yaşındaki Sewell Setzer'ın yapay zeka tarafından üretilen karakter ile mesajlaştığını ve konuşmanın ardından intihar ettiğini ifade eden Doç. Dr. Darıcı, ailelere uyarılarda bulundu. Ebeveynlerin duygusal boşluğu doldurması gerektiğini ifade eden Darıcı, “Özellikle burada ailelere yönelik bir uyarıda bulunmak istiyorum. Çocukların duygusal ihtiyaçları, istekleri, aileleriyle kurmak istedikleri bağ çok farklı olabilir. Onlarla fiziksel olarak o bağı kurup, kuvvetlendirmek gerekiyor. Eğer aileler bu bağı kurmazsa, tamamen dijitale çocuklarını emanet ederse bir müddet sonra maalesef bu tarzda vakalar yaşanabiliyor” dedi. “KAMUOYUNU DA ŞOKE EDEN BİR OLAYDI” Doç. Dr. Darıcı, Amerikan kamuoyunda en son meydana gelen intihar vakasıyla birlikte yapay zekanın sıklıkla tartışılmaya başlandığını ifade ederek, ”Yapay zeka, Amerikan kamuoyunda en son meydana gelen intihar vakasıyla beraber sıklıkla tartışılmaya başlandı. Aslında kamuoyunu da şoke eden bir olaydı. Çünkü 14 yaşındaki bir çocuk, yapay zeka ile oluşturulmuş karakterle konuşmasının ardından ailesinin iddiası bu görüşmenin ardından intihar ettiği şeklindeydi. Özellikle psikolojik açıdan farklı istek ve arzuları olan veya psikolojik açıdan duygusallık seviyesi farklı olan ve psikolojik ihtiyaçları farklı olan bireylerde yapay zekanın karşısında sanki insan varmış gibi kendisiyle diyaloğa girmesi ve bunun ardından kendisini aslında farkında olmadan tetiklemesi de mümkün olabilir. Bu açıdan bakıldığında özellikle yapay zekanın çok büyük faydaları olduğu kadar zararlarını da görmekteyiz. İnsanlar özellikle birbirlerinden uzaklaştıkça, yalnızlık hissiyatı çok daha fazla ağır bastıkça, kendisine zarar vermeyeceğini düşündüğü bir yapay zeka uygulamasını tercih ederek psikolojik olarak farklı durumlardan veya cevaplardan etkilenebilir. İnsanlar, duygusal olarak fikri anlamda veya etrafında yaşamış olduklarında çeşitli uyaranlara maruz kalarak, bu onun fikri dünyasını, eylemlerini, davranışlarını tetikleyebilir. Bu durum aslında antropomorfizme etmek olarak ifade edilebiliyor. Yani karşımızdaki makineyi aslında bir nevi insanmış gibi düşünmemiz lazım. Bazı insanlar bunu hayvanlar için de yapabiliyor. Yani aynı insan gibi hareket ediyor veya insan gibi davranabiliyor. Bu durum yapay zeka içinde makinanın sanki gerçekten karşısında bir insan varmış gibi algılanması sonucunu doğurabilir. Çünkü sizinle sohbet eden, diyalog kuran, sorunlarını paylaşan, sanki kendisinin sorunları varmış gibi bunu paylaşabilen ve sizinle yazdıklarınız doğrultusunda irtibat kuran bir yapıdan bahsediyoruz. Algoritma aynı zamanda kişinin daha önceki gönderilerini, daha önceki yapay zekayla kurmuş olduğu iletişim biçimlerini de bildiği için karşıdaki kişiye ona göre cevaplar verebiliyor. Bazen duymasını istediği ve duymasını istediğini düşündüğü ama halüsinasyon yanıtlar da olabiliyor. Buna dikkat etmek lazım” dedi. “ÇOK DAHA BÜYÜK SIKINTILAR DOĞURABİLİR” Yapay zekayla ilgili çok daha acı haberler duymamak için ailelerin küçük yaştaki çocuklarının bu etkileşimlerini kontrol etmesi gerektiğini söyleyen Darıcı, “Özellikle duygusal olarak açlığı olan insanlarda ve psikolojik olarak intihar durumlarına meyilli kişilerde bu durum çok daha büyük sıkıntılar doğurabilir. İnsanların günümüzde yalnızlaşması, çevresiyle olan diğer insanlarla olan bağlarını koparması, çeşitli problemlerden sosyal veya psikolojik problemlerden kaynaklanan nedenlerle insanların arasındaki fiziksel olarak etkileşimin azalması ve dijital teknolojiye etkileşimin çok daha fazla olmasının zararlarından bir tanesine de maalesef bu durum örnek verilebilir. Özellikle burada ailelere yönelik bir uyarıda bulunmak istiyorum. Çocukların duygusal ihtiyaçları, istekleri, aileleriyle kurmak istedikleri bağ çok farklı olabilir. Onlarla fiziksel olarak o bağı kurup, kuvvetlendirmek gerekiyor. Eğer aileler bu bağı kurmazsa, tamamen dijitale çocuklarını emanet ederse bir müddet sonra maalesef bu tarzdaki vakalar yaşanabiliyor. Özellikle yapay zeka algoritmalarının bazı sürümlerinin henüz daha test aşamasındayken kullanıma başlanması, bunu doğuran en büyük etkenlerden bir tanesidir. İlerleyen süreçte yapay zekayla ilgili çok daha acı haberler duymamak için aileler küçük yaştaki çocuklarının bu etkileşimlerini kontrol etmeli, herhangi bir sıkıntıda ve sorunda mutlaka uzmanlara başvurmalıdır” diye konuştu.

Torpille işe girme tarih mi olacak? Haber

Torpille işe girme tarih mi olacak?

Son yıllarda iş dünyasında yapay zekâ teknolojilerinin kullanımın arttığı ifade edilirken insan kaynakları alanında değişimlere yol açtığını belirtiliyor. Fazla sayıda adayın olduğu büyük çaplı işe alım süreçlerinde doğru adayları daha hızlı ve verimli bir şekilde belirlemek hem de tarafsızlığı sağlamak için iş hayatında yapay zekâ destekli otomasyon sistemlerinin kullanıldığı ifade ediliyor. Yapay zekânın süreçleri hızlandırarak, iş başvurularını analiz etmekte önemli bir rol oynadığı, adayların CV’lerini tarayarak, belirli kriterlere göre en uygun adayları ortaya koyabildiği aktarılıyor. Uzmanlara göre tüm avantajları değerlendirildiğinde gelecekte, yapay zekâ ile desteklenen işe alım süreçlerinin daha da yaygınlaşmasının beklendiği belirtiliyor. TORPİLE YER YOK Yapay zekâ ve gelişen teknolojilerin insan kaynakları yönetiminde büyük bir dönüşüm sağladığını, özellikle işe alım, performans yönetimi, eğitim ve gelişim programları, çalışan bağlılığı gibi alanlarda yapay zekâdan daha çok faydalanıldığına dikkat çeken Optimal HR kurucusu Pınar Taban Sevgen, “Yapay zekâ halk arasında “torpil” denilen kayırmacılığı da engelliyor. İnsan faktörü, zaman zaman önyargılara neden olabiliyorken yapay zekâ sistemleri, belirli algoritmalar kullanarak, nesnel bir değerlendirme süreci sunabiliyor. Ayrıca işe alınacak kişinin birilerinin tanıdığı, yakını olması da yapay zeka için bir kriter değil. Özellikle Z kuşağının iş hayatına katılmasıyla birlikte, esneklik, dijitalleşme ve kişisel gelişim kavramlarının daha öne çıktığını beraberinde teknoloji ve dijital uygulamaların etkinliğinin de arttığını gözlemliyoruz. İşe alım süreçlerinde yapay zekânın sunduğu avantajlar, gelecekte iş dünyasının dinamiklerini şekillendirecek gibi görünüyor” dedi.

Yapay zekaya dayalı siber saldırıların artması bekleniyor Haber

Yapay zekaya dayalı siber saldırıların artması bekleniyor

Siber Güvenlik Mühendisi Sedat Özdemir, gelişen teknoloji ile birlikte artan dolandırıcılık faaliyetlerine karşı vatandaşlara önemli tavsiyelerde bulundu. Gelişen ve değişen teknoloji ile birlikte, her geçen gün internet ortamında dolandırıcılık faaliyetleri katlanarak artıyor. Siber Güvenlik Mühendisi Sedat Özdemir, vatandaşların tanımadıkları yerlerden gelen mesajlardan uzak durmaları ve bu mesajlara şüpheyle yaklaşmaları gerektiğini vurgulayarak dikkatli olunması gerektiğinin altını çizdi. Özdemir, bu tarz tehlikelere karşı neler yapılabileceği konusunda da birtakım tavsiyelerde bulunarak, "Güçlü şifreler oluşturmak ve düzenli olarak şifreleri değiştirmek gerek, özellikle şüpheli mesaj ve e-postalara karşı dikkatli olunmalı bu gibi temel önlemler ile riski en aza indirebiliriz" sözleri ile vatandaşları internet korsanlarına karşı uyardı. “SİBER GÜVENLİK DENİNCE NE ANLAMALIYIZ” Siber güvenlik denince ne anlamamız gerektiğini açıklayan Özdemir, "Artık sanal dünyada da bir hayatımız var, tıpkı normal yaşamımız gibi. Bu sanal ortamdaki kişisel ve kurumsal güvenliğimizi ilgilendiren tüm konulara siber güvenlik adı verilir. Kişisel bilgilerimizin korunması, veri ihlalleri, siber saldırılar ve bu tür tehditlerden korunma önlemleri siber güvenlik kapsamına girer" dedi. Özellikle tanımadığımız kişilerden gelen mesajlara dikkat etmemiz gerektiği konusunda uyarılarda bulunan Siber Güvenlik Mühendisi Sedat Özdemir, "Oltalama saldırıları, yani dolandırıcılık girişimleri, en büyük tehditlerden biridir. Vatandaşlarımız, tanımadıkları kişilerden gelen mesajlara dikkat etmeli, bu mesajların içeriğine güvenmemeli ve linklere tıklamadan önce şüpheyle yaklaşmalıdır. Ayrıca, şüpheli e-postalardan gelen ekleri açmamalı ve güvenlik yazılımlarını güncel tutmalıdır" ifadelerini kullandı. ALINABİLECEK ÖNLEMLER NELER Siber saldırılara karşı alınabilecek önlemler konusunda tavsiyelerde bulunan Sedat Özdemir, "Kişisel verilerin korunması için bireylerin, verilerinin hangi ortamlarda bulunduğunu belirlemeleri gerekir. Güçlü şifreler oluşturmak ve düzenli olarak şifreleri değiştirmek, şüpheli mesaj ve e-postalara karşı dikkatli olmak gibi temel önlemler alınmalıdır. Ayrıca halka açık Wi-Fi ağlarından kaçınmak ve güvenilir olmayan sitelere kişisel bilgilerini vermemek önemlidir. Şifreleme ve VPN kullanımı, kişisel verilerin korunmasında oldukça etkilidir. VPN, internet trafiğinizi şifreleyerek çevrimiçi aktivitelerinizi gizlerken, şifreleme teknikleri de verilerinizin güvenliğini sağlar" diye konuştu. “GELECEKTE NE GİBİ TEHDİTLER BEKLİYOR” Gelecekte insanları bekleyen tehlikelerin neler olabileceğine değinen Özdemir, "Yapay zeka alanındaki gelişmeler, siber saldırıların da daha karmaşık ve otomatize hale gelmesine yol açacak. Özellikle kritik altyapılar, finans sektörü, sağlık ve enerji gibi alanlar daha fazla risk altında olacak. Otomasyon ve yapay zekaya dayalı saldırıların artması bekleniyor” şeklinde konuştu.

Yapay zeka gücünü oyunlara taşıyor Haber

Yapay zeka gücünü oyunlara taşıyor

Yapay zekanın teknolojik cihazlara entegre olmaya başlamasıyla, oyun dünyasının geleceği yeni bir dönüşüm içerisine girdi. Daha yüksek çözünürlüklü grafik kartları ve hızlı depolama birimleri, oyun deneyimini her geçen gün daha etkileyici hale getiriyor. Özgürlüğüne düşkün oyuncular için NVIDIA'nın eşsiz gücüne sahip GeForce RTX 4070 ekran kartıyla desteklenen Excalibur G870, oyun tutkunlarına daha gerçekçi bir deneyim, profesyonellere ise ultra verimlilik sağlıyor. Yapay zeka destekli algoritmasıyla daha sürükleyici grafikler, yüksek FPS değerleri ve verimlilik sağlayan RTX 4070 ekran kartı, oyun dünyasında benzersiz bir performans sağlarken, iş hayatında üretkenliği artırıyor. Oyun deneyiminde üstünlük sağlayan teknoloji Yapay zeka entegrasyonuyla ekran kartlarında yeni bir standart belirleyen NVIDIA, DLSS teknolojisiyle kullanıcılara daha gerçekçi ve üstün bir deneyim sunuyor. NVIDIA'nın Tensor Core GPU'ları üzerinde çalışan derin öğrenme algoritmalarını kullanan DLSS, oyunlardaki grafik performansını artırıyor ve daha yüksek çözünürlüklü görüntülere imkan sağlıyor. DLSS ile birlikte gelen Işın İzleme özelliğiyle de yapay zeka ile eğitilmiş tek bir gürültü giderici model kullanan RTX 4070, kullanıcılara hem daha iyi görüntü kalitesi sağlıyor hem de oyunları daha yüksek performansta oynayabilme avantajı sunuyor. Oyun grafiklerinde yeni bir dönem başlatan teknoloji DLSS'in bir diğer özelliği olan Path Tracing, Işın İzleme teknolojisinden farklı olarak oyunun tamamını ışın izlemeyle görüntüleyebiliyor. İsmini, simüle edilen ışınların, oyun dünyasında izledikleri patikaların takip edilmesinden alan Path Tracing, ışığın bir yüzeye çarpması durumunda yansımasını veya kırılmasını simüle ederek oyundaki gölgelerin, yansımaların ve ışık kaynaklarının oluşturulmasına imkan sağlıyor. Bu sayede oyun tutkunları, daha gerçekçi ve daha detaylı görüntüler deneyimleyerek kazanma şanslarını artırıyor.

Üniversite tercihinizi yapay zekaya bırakmayın! Haber

Üniversite tercihinizi yapay zekaya bırakmayın!

Yapay zekâ algoritmalarının üniversite adaylarına yönelik değerlendirme yaparken karşılaştığı zorluklara dikkat çeken Yazılım Mühendisliği Bölüm Başkanı Prof. Dr. Türker Ergüzel, “Yapay zeka değerlendirmeleri yapar ve ilgili bölümlerin web sayfalarında yazan sözel bilgiler üzerinden adaya bazı bilgiler verebilir. Yapay zeka algoritmaları adayların becerilerini gözetmekten ve bölümler arası nitel değerlendirme yapmaktan uzak.” dedi. Yapay zekâ algoritmalarının üniversite adaylarına yönelik değerlendirme yaparken karşılaştığı zorluklara dikkat çeken Prof.  Dr. Türker Tekin Ergüzel, “Yapay zeka değerlendirmeleri yapar ve ilgili bölümlerin web sayfalarında yazan sözel bilgiler üzerinden adaya bazı bilgiler verebilir. Yapay zeka algoritmaları nicel bilgiler verebilirken henüz adayların becerilerini gözetmekten ve bölümler arası nitel değerlendirme yapmaktan uzak. Bir bölümle ilgili değerlendirme almak istiyorsanız sözel bilgi verir, onunla ilgili önerilerde bulunur. Ancak, bölümlerin kıyasları, iki bölüm arasındaki fark veya aynı bölümün iki farklı üniversitedeki karşılaştırması gibi nitel veriler üzerinden bir değerlendirme kıyası için algoritmalar henüz yetersizler.” dedi. YERLEŞKELERE GELMEK NEDEN ÖNEMLİ? Prof. Dr. Ergüzel, adayların üniversite tercihlerinde en doğru kararı verebilmeleri için yerleşkelere gelip ilgili öğretim üyelerinden bilgi almalarının önemine vurgu yaparak, "Bilgi almalı, kendi becerini ve bölümlerin gerektirdiği becerileri, gelecek eğilimlerini gözeterek tercihlerini yapmalılar. Bu değerleri ancak işin içerisinde olan, öğretim üyelerinin yayınlarını ve alanla ilişkili çalışmalarını bilen kişilerden alabilirler. Algoritmalar yüzeysel anlamda niceliksel veriler üzerinden bir kıyas yapabiliyor.” şeklinde konuştu. Yapay zekâ algoritmalarının nicel veriler üzerinden bir kıyas yapabildiğini belirten Prof. Dr. Ergüzel mevcut haliyle algoritmaların, gelecek tercih ve istihdam eğilimleri, adayın akademik ve mesleki beklentileri ile ilgili bütünleşik bir değerlendirme yapabilme becerisinden uzak olduğunu ifade etti. Yapay zekâ algoritmalarından temel beklentinin öngörü becerisi olduğunu söyleyen Prof. Dr. Ergüzel bu algoritmaların adaylara rehberlik edecek öngörü becerisinin henüz yeterli olmadığını söyledi. YAPAY ZEKÂ MÜHENDİSLİĞİ ÇOK REVAÇTA Yapay zekâ mühendisliği bölümlerinin revaçta olduğunu ve adayların bu bölümleri tercih etme eğiliminde olduklarını belirten Prof. Dr. Ergüzel, "Birçok üniversitede yapay zekâ mühendisliği veya veri bilimiyle ilişkili bölüm açıldı. Günümüzdeki gelişmeler aslında yazılım dünyasındaki gelişmelerin fiziksel sistemlerden hızlı ilerlemesinin sonucudur diyebiliriz. Bu sürecin başında Elektrik Elektronik Mühendisliği ile mühendislik alanına önemli katkılar sağlanırken bu fiziksel sistemleri kontrol etmek için Bilgisayar Mühendisliği, uygulama geliştirmek için uzmanlaşmak isteyen araştırmacılar yetiştirmek ve bu alandaki işgücüne katkı sağlamak için Yazılım Mühendisliği ve son olarak yazılım alanında derinleşen ve kendi kendine öğrenen akıllı sistemler geliştirmek için Yapay Zekâ Mühendisliği bölümleri açıldı. Cumhurbaşkanlığı Dijital Dönüşüm Ofisi Başkanlığı ile Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı iş birliğinde ve ilgili tüm paydaşların etkin katılımıyla hazırlanan "Ulusal Yapay Zekâ Stratejisi 2021-2025” özellikle ülkemizde Yapay zekâ alanında yetişmiş mühendis ihtiyacının da altını çizmektedir.

Dolandırıcıların yeni yöntemi ‘yapay zeka’ teknolojisi Haber

Dolandırıcıların yeni yöntemi ‘yapay zeka’ teknolojisi

Yapay zekanın gelişmesiyle dolandırıcılar da yeni yöntemler kullanmaya başladı. Son dönemlerde ise bu teknoloji kullanılarak devlet yetkililerinin ve tanınmış kişilerin sesleri ve görüntüleri taklit edilebiliyor. Dolandırıcılar yapay zeka teknolojisini kullanarak sesini taklit ettikleri kişiler üzerinden gerçek dışı içerikler oluşturuyor. Tanıdığı kişilere güvenen vatandaşlar ise üretilen reklamlarda gördükleri bağlantılara tıklayarak dolandırıcıların ağına düşüyor. Sosyal medya platformlarında kullanılan sahte içerikler ile dolandırıcılar vatandaşları sahte haber sitelerine yönlendiriyor. Devlet yetkilileri taklit ediliyor Erdem Cırık, son dönemde sosyal medyada sahte içeriklerin arttığını ve kullanıcıları dolandırmak amacıyla yaygın şekilde kullanıldığını ifade ederek, "Araştırmalarımızda, sosyal medyada açtığımız sahte hesaplarla 90’dan fazla sahte reklam tespit ettik. Bu reklamlarda, devlet adamları ve ünlülerin resimleri, videoları ve seslerinin yapay zeka ile klonlandığını gördük" dedi. Reklamlara tıklayan kullanıcıların sahte haber sitelerine yönlendirildiğini belirten Cırık, "Bu sitelerde manipülatif içerikler üretiliyor. Örneğin, birisinin yüksek kazanç sağladığına dair sahte haberler yapılıyor ve kullanıcılar bu içeriklere inanarak dolandırıcıların tuzağına düşüyorlar" şeklinde konuştu. "Popüler olan kişilerin görüntüleri kullanılarak, kullanıcıların güveni kazanılıyor" Cırık, sahte içeriklerin yapay zeka yardımıyla oluşturulduğunu ve bu nedenle gerçeğe çok yakın göründüğünü dile getirerek, "Bu içeriklere tıklayan kullanıcılar, gerçek bir haber okuduklarını sanıyorlar ve en sonunda karşılarına çıkan formları dolduruyorlar. Bu formları dolduran kullanıcıların kişisel bilgileri dolandırıcıların eline geçiyor" dedi. Sahte reklamlarda Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, BOTAŞ, Ekrem İmamoğlu, CZN Burak gibi tanınmış kişilerin görsellerinin kullanıldığını belirten Cırık, "Genelde sosyal medyada popüler olan kişilerin görüntüleri kullanılarak, kullanıcıların güveni kazanılıyor" ifadelerini kullandı. "Gerçek haber sitelerinin isimlerini kullanamıyorlar" Dolandırıcılık vakalarının artmasıyla birlikte, ünlü isimlerin de sosyal medya üzerinden sürekli uyarılarda bulunduğunu belirten Cırık, kullanıcıların dikkatli olması gerektiğini vurgulayarak, "Reklama tıkladığınızda, URL yapısını kontrol edin. Gerçek haber sitelerinin isimlerini kullanamıyorlar, bu yüzden sahte linklerle sahte bilgiler sunuyorlar" dedi. Yapay zeka ile üretilen içeriklerin ayırt edilmesinin zor olduğunu aktaran Cırık, "Ancak dikkatli bir incelemeyle, yapay zekanın robotik yapısının farkına varılabilir" şeklinde konuştu.

Üniversitelere yapay zeka temelli programlar açılacak Haber

Üniversitelere yapay zeka temelli programlar açılacak

İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) Ayazağa Kampüsü'nde "Yapay Zeka, Dijitalleşme ve Büyük Veri Toplantısı" düzenlendi. Toplantıya YÖK Başkanı Erol Özvar, Yükseköğretim Yürütme Kurulu Üyeleri Prof. Dr. Erol Arcaklıoğlu, Prof. Dr. Hüseyin Karaman, Yükseköğretim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Burhaneddin Sandıkçı, 20 üniversitenin rektörleri ve çok sayıda kişi katıldı. Toplantıda konuşan YÖK Başkanı Prof. Dr. Erol Özvar, yapay zekâ, dijitalleşme ve büyük veri alanlarındaki yeni program ve bölümlerin hangi üniversitelerde açılacağını açıkladı. Özvar, YÖK'ün gelecek vizyonunun en önemli unsurları arasında yer alan yapay zeka, dijitalleşme ve büyük veri alanlarını Türkiye açısından son derece stratejik bir mesele olarak gördüklerini belirtti. Dijital teknolojiler alanında yaşanan hızlı gelişmelere paralel olarak ilgili bütün sektörlerde istihdam edilmek üzere nitelikli insan gücüne duyulan ihtiyacın arttığını ifade eden Özvar, yapay zeka, yapay zeka çözümleri, dijitalleşme ve büyük veri alanlarında ihtiyaç duyulan insan kaynağını karşılamak adına yeni lisans ve ön lisans programlarının açılmasına karar verdiklerini bildirdi. “Toplamda 21 yeni lisans, 50 ön lisans programı açılacak” 21’i lisans, 50’si ön lisans olmak üzere toplam 71 yeni program açılacağını ve bu programların bu yıl ÖSYM Kılavuzu'na dahil edileceğini belirten Özvar, “Yeni programlar, Yükseköğretim Kurulunun önümüzdeki dönemde istihdamı önceleyen vizyonunun da bir göstergesi. İstihdam odaklı programları devreye sokarken, işlevini kaybeden programları sistem dışına çekmeye devam ediyoruz. Bundan sonraki dönemde bu yöndeki eğilim daha da güçlenecektir” dedi. “Bilişim temelli bazı dersler merkezi olarak verilecek” Özvar, İTÜ'nün koordinatör üniversite görevini üstleneceğini söyledi. Yeni bir model üzerinde çalıştıklarını belirten Özvar, “Bu yeni modelde kapasite açısından daha önde olan üniversitelerin koordinatörlüğünde ve bilişim temelli programlara mahsus olmak üzere bazı derslerin merkezi olarak verilmesini planlıyoruz. Bu şekilde üniversitelerimizdeki nitelikli akademik kadroların birikiminden diğer üniversitelerin de yararlanması mümkün olacaktır” diye konuştu. Ortak derslere ve bu dersleri merkezi olarak verebilecek öğretim üyelerinin isimlerine dair bir havuz oluşturduklarını vurgulayan Özvar, söz konusu derslerin tüm üniversitelerde aynı gün ve saatte verilmesi yönünde planlama yapılacağını kaydetti. Özvar, ön lisans programlarındaki derslerin bir kısmı için Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu Akademi'deki derslerden istifade edilmesine ve üniversiteler dışında verilen derslerin kredilendirilerek diplomaya dahil edilmesine yönelik çalışmaları da tamamlamak üzere olduklarını sözlerine ekledi. Yeni açılacak bölümler için özel sektör temsilcilerinin de görüşlerini aldıklarına işaret eden Özvar, “Amacımız ve önceliğimiz üniversite çağına gelen gençlerimizin yeni etkinlik ve beceri ile çağın ihtiyaçlarına karşılık verebilecek bir şekilde yetiştirilmesidir” şeklinde konuştu. “Siber Güvenlik Mühendisliği programının yükseköğretim sistemimiz için yeni bir açılım olacağına inanıyorum” Yükseköğretim Kurulu Başkanı Özvar, belirledikleri yeni lisans programlarının haricinde İTÜ’de bir “Siber Güvenlik Mühendisliği” programının açılması ve mevcut “Kontrol ve Otomasyon Mühendisliği” programının “Robotik ve Otonom Sistemler Mühendisliği” olarak yapılandırılması için ayrıca bir çalışma yürüttüklerini söyledi. Özvar, “Özellikle Siber Güvenlik Mühendisliği programının yükseköğretim sistemimiz için yeni bir açılım olacağına inanıyorum. Bu isimle faaliyet gösteren ön lisans programlarının daha da güçlenmesi için bir zemin oluşacaktır. Robotik ve Otonom Sistemler Mühendisliği de yapay zeka temelli program oluşturma amacımıza hizmet eden bir değişiklik olacaktır” diye konuştu. Özvar, üniversitelerde açılacak yeni programları da şöyle açıkladı: “Bilgisayar ve Bilişim Bilimleri Fakültesi” kurulacak üniversiteler: Ege Üniversitesi, Eskişehir Teknik Üniversitesi, Kayseri Üniversitesi, Konya Teknik Üniversitesi, Manisa Celâl Bayar Üniversitesi ve Niğde Ömer Halisdemir Üniversitesi. “Bilişim Teknolojileri Meslek Yüksekokulu” kurulacak üniversiteler: Adana Alparslan Türkeş Bilim ve Teknoloji Üniversitesi, Eskişehir Teknik Üniversitesi, Karabük Üniversitesi, Kayseri Üniversitesi, Ondokuz Mayıs Üniversitesi. Ayrıca Sakarya Uygulamalı Bilimler Üniversitesi’ndeki “Karasu Meslek Yüksekokulu’nun adı “Bilişim Teknolojileri Meslek Yüksekokulu” olarak değiştirilecek. Toplamda 21 yeni lisans programı, 50 ön lisans programı açılacak. Programlar şu şekilde olacak: 1- Adana Alparslan Türkeş Bilim ve Teknoloji Üniversitesi'nde Ön-Yüz Yazılım Geliştirme, Arka-Yüz Yazılım Geliştirme, Büyük Veri Analistliği, Bulut Bilişim Operatörlüğü ön lisans ve Bilişim Sistemleri ve Teknolojileri, Bilgi Güvenliği Teknolojisi, Veri Bilimi ve Analitiği lisans programları, 2- Atatürk Üniversitesi'nde Yapay Zekâ ve Makine Öğrenmesi, Veri Bilimi ve Analitiği lisans programları, 3- Bursa Teknik Üniversitesi'nde Yapay Zekâ ve Makine Öğrenmesi, Veri Bilimi ve Analitiği lisans programları, 4- Ege Üniversitesi'nde Otonom Sistemler Teknikerliği, Oyun Geliştirme ve Programlama, Ön-Yüz Yazılım Geliştirme ön lisans programları, 5- Eskişehir Teknik Üniversitesi'nde Bilişim Sistemleri ve Teknolojileri, Bilgi Güvenliği Teknolojisi Lisans ve Oyun Geliştirme ve Programlama, Bulut Bilişim Operatörlüğü, Robotik ve Yapay Zekâ ön lisans programları, 6- Gaziantep Üniversitesi'nde İmalat Yürütme Sistemleri Operatörlüğü, Arka-Yüz Yazılım Geliştirme, Robotik ve Yapay Zekâ, Ön-Yüz Yazılım Geliştirme ön lisans programları, 7- Harran Üniversitesi'nde Otonom Sistemler Teknikerliği, Robotik ve Yapay Zekâ, Kurumsal Bilişim Uzmanlığı, İmalat Yürütme Sistemleri Operatörlüğü ön lisans ve Veri Bilimi ve Analitiği lisans programı, 8- İstanbul Teknik Üniversitesi'nde Veri Bilimi ve Analitiği lisans programı, 9- Karabük Üniversitesi'nde Yapay Zekâ Operatörlüğü, Ön-yüz Yazılım Geliştirme, Oyun Geliştirme ve Programlama ön lisans programları, 10- Karadeniz Teknik Üniversitesi'nde Yazılım Geliştirme lisans ve Yapay Zekâ Operatörlüğü, Dijital Dönüşüm Elektroniği ön lisans programları, 11- Kayseri Üniversitesi'nde İnsansız Araç Teknikerliği, Otonom Sistemler Teknikerliği, Dijital Dönüşüm Elektroniği ön lisans programları, 12- Kocaeli Üniversitesi'nde Yapay Zekâ ve Makine Öğrenmesi lisans ve İmalat Yürütme Sistemleri Operatörlüğü, Robotik ve Yapay Zekâ ön lisans programları, 13- Konya Teknik Üniversitesi'nde Yapay Zekâ ve Makine Öğrenmesi lisans programı, 14- Manisa Celâl Bayar Üniversitesi'nde İmalat Yürütme Sistemleri Operatörlüğü, Dijital Dönüşüm Elektroniği, Büyük Veri Analistliği ön lisans ve Veri Bilimi ve Analitiği, Yapay Zekâ ve Makine Öğrenmesi lisans programları, 15- Niğde Ömer Halisdemir Üniversitesi'nde Bilişim Sistemleri ve Teknolojileri lisans programı, 16- Ondokuz Mayıs Üniversitesi'nde Yazılım Geliştirme, Bilgi Güvenliği Teknolojisi lisans ve Ön-yüz Yazılım Geliştirme, Arka-Yüz Yazılım Geliştirme, Oyun Geliştirme ve Programlama, İnsansız Araç Teknikerliği ön lisans programları, 17- Sakarya Üniversitesi'nde Veri Bilimi ve Analitiği, Bilişim Sistemleri ve Teknolojileri lisans programları, 18- Sakarya Uygulamalı Bilimler Üniversitesi'nde Arka-Yüz Yazılım Geliştirme, Ön-Yüz Yazılım Geliştirme, Bulut Bilişim Operatörlüğü, Büyük Veri Analistliği, Yapay Zekâ Operatörlüğü, Dijital Dönüşüm Elektroniği, İmalat Yürütme Sistemleri Operatörlüğü, Otonom Sistemler Teknikerliği, Robotik ve Yapay Zekâ, İnsansız Araç Teknikerliği ön lisans programları, 19- Sivas Cumhuriyet Üniversitesi'nde Büyük Veri Analistliği, Dijital Dönüşüm Elektroniği, Kurumsal Bilişim Uzmanlığı ön lisans programları, 20- Trakya Üniversitesi'nde Robotik ve Yapay Zekâ, İnsansız Araç Teknikerliği ön lisans programları açılacak.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.