SON DAKİKA
Hava Durumu

#Tüketici Konfederasyonu

Söz Bursa - Tüketici Konfederasyonu haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Tüketici Konfederasyonu haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

Ağaoğlu'ndan Efsane Cuma indirimlerine kanmayın uyarısı! Haber

Ağaoğlu'ndan Efsane Cuma indirimlerine kanmayın uyarısı!

Ağaoğlu, kasımın son haftasının cuma gününün alışveriş çılgınlığının körüklenmesi için ""efsane cuma" olarak adlandırıldığını belirterek, bu cumayı içine alan son haftada indirim kampanyalarının duyurulmaya başlandığını söyledi. "Yüzde 50+25 indirim yüzde 75 anlamına gelmiyor" Öncelikle bu dönemde yanıltıcı, aldatıcı indirimler yapıldığını dile getiren Ağaoğlu, şöyle konuştu: "Birçok mağazada indirimler görüyoruz. Yüzde 50+25 ya da yüzde 40+40 indirim yazılıyor. Birçok tüketici bunu yüzde yüzde 75 ya da üzde 80 indirim sanıyor. Ancak bu anlama gelmiyor. 100 liralık ürün düşünün. Öne yüzde 50 indiriyor 50 liraya ve 50 lira üzerinden yüzde 25 yapıyor, 12,5 lira düşüyor. Toplamda 62,5 lira düşmüş oluyor ki toplam indirim yüzde 75 değil yüzde 62,5 oluyor. Diğerinde de yüzde 40+40 indirimde de toplam indirim yüzde 80 değil yüzde 64'e denk geliyor. Zaten indirim yaptıkları fiyatlar da ne kadar gerçekçi üzerinde düşünülmesi lazım. Bu yöntem yanıltıcı bir ilan anlamına gelebilir. Dikkatli olmalılar. Ayrıca bu konuyu da Ticaret Bakanlığı Reklam Kurulunun dikkatine sunabiliriz. Yani bunun aldatıcı ve yanıltıcı bir ilan olup olmadığını Reklam Kurulunun değerlendirmesinde yarar vardır." "İNDİRİMLİ SAHTE ÜRÜN ALMAYIN" Ağaoğlu, bu tür alışveriş çılgınlığının körüklendiği indirim kampanyalarında çoğu zaman taklit ya da tağşiş edilmiş gıda ürünleri, tekstil ürünleri, kozmetik ve benzeri değerli ürünleri ucuza aldığını sanan tüketicilerin "indirimli aldım" derken aslında bir nevi dolandırıldıklarını vurguladı. Tüketicileri yanıltıcı indirim kampanyalarının cezasının 55 bin liradan başlayıp 550 bin liraya kadar çıkabildiğine dikkati çeken Ağaoğlu, şöyle devam etti: "Tüketiciler bu tür sahte indirimlerin yanı sıra taklit ürünlerle de karşılaşabilirler. O nedenle dikkatli olmalı önlerine gelen linkleri tıklayarak alışveriş yapmaktan uzak durmalılar. Özellikle de finansal bilgilerinin girerken dikkat etmelerinde yarar görülmektedir. İnternetten alışveriş yapacaklarsa sanal kart tek kullanımlık sanal kullanmalarını tavsiye ediyoruz. İnternetten dijital ortamda alışveriş yapacak olanlar mutlaka açık adresi, ticaret ünvanı, sabit telefon ve varsa yani elektronik bilgi sistemi kayıt numarası olan firmalardan alışveriş yapsınlar. Ben Instagram üzerinden satışa sunulan ürünlerin satanların büyük bölümünü Tüketici Kanunu'na ya uymadığını ya bilmediklerini düşünüyorum. Tüketicilerin en çok mağduriyetleri de burada söz konusu olabiliyor. Ticaret ünvanı yok firmanın. Burası 'ucuzluk pazarı' diyor. Ne demek? Böyle bir ticaret ünvanı mı olur? Şikayet de edemiyorsun hakem heyetine, çünkü bulunamıyorlar." "ELEKTRONİK POSTALARA VE CEP TELEFONLARINA GELEN MESAJLARA DİKKAT!" Aydın Ağaoğlu, "efsane kasım indirimleri"nin tüketiciler için özellikle dijital ortamda önemli fırsatlar ve avantajlar sunmasına rağmen çok ciddi de riskler barındırdığını belirterek, "Çünkü bu indirimlerden alışveriş yapmak isteyen tüketicilerin yoğunluğu, dolandırıcı, sahtekar ve düzenbazların iştahını kabartmış durumda." dedi. Şu anda yüzbinlerce tüketicinin cep telefonuna SMS olarak veya e-posta adreslerine gönderilen mesajlarla "kargonuz adres yetersizliğinden iade edilecektir. Bizimle temas kurunuz veya gönderdiğimiz linke giriniz orada bilgilerinizi doldurunuz" şeklinde yöneltmeler olduğunu anlatan Ağaoğlu, şunları söyledi: "Tüketiciler buna aldanıp linki tıkladığında bir virüs cihazlarına girmek suretiyle tüm kişisel verilerini ele geçirebiliyor. Ve tüketicinin finansal hesaplarını boşaltabiliyor. Hatta tüketiciyi borçlandırabiliyorlar. Bunun yanı sıra gümrükte bekleyen gönderiniz var. Bununla ilgili gümrük vergisi ödenmesi lazım. Benzeri dolandırıcılıklara karşı tüketiciler çok dikkatli olmalılar. Çünkü sahtekarlar, tüketicilerin bir kısım özel bilgilerini, kişisel verilerini nasıl olduğu bilinmeyen bir şekilde ele geçirmişler. Siparişlerin olduğunu biliyorlar. Cep numaralarına e-posta adreslerine ulaşma imkanına sahipler. Ve bu bilgiyle tüketicileri tuzağa düşürebiliyorlar. Bu noktada kargo şirketlerinin satış portallarının kamu kurumlarının, web sitelerini birebir taklit ederek tüketicinin güvenini sağlayıp ciddi anlamda dolandırılmasına yol açabiliyorlar. Bu yüzden her linki tıklamamak nerden geldiğini uzantısını iyice araştırmak gerekiyor."

Dubai ismine kanıp kıyılmış bezelye yemeyin Haber

Dubai ismine kanıp kıyılmış bezelye yemeyin

Çankırı Karatekin Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Gıda Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Hüdayi Ercoşkun ise Dubai çikolatasının çocuklar üzerinde olumsuz etki oluşturduğunu ve buna dikkat edilmesi gerektiğini söyledi. Antep fıstığı, tel kadayıf ve çikolatadan oluşan Dubai çikolatasında son dönemlerde “çılgınlık” seviyesinde bir talep patlaması yaşanıyor. Özellikle sosyal medyada görselleri paylaşılan bu ürüne yetişkinlerden çok çocukların ilgisi oluyor. Ülkemizde birçok çeşidi tüketilen çikolatadan tek farkı içinde tel kadayıfın bulunması olan Dubai çikolatasında büyük firmalar, pastaneler, küçük çikolata üretim atölyeleri ve evlerde kadınlar adeta yarış içine girerken fiyatı da artan taleple giderek yükseliyor. Bu talep ve yüksek fiyat, piyasada sahtelerin oluşmasına çok zaman geçmeden zemin hazırladı. Kalitesiz kakaoların kadar içinde Antep fıstığı görünümlü başka malzemelerin kullanıldığı Dubai çikolatası adı altında ürünler de piyasada görünür oldu. Tüketici Konfederasyonu (TÜKONFED) Başkanı Aydın Ağaoğlu, yaptığı açıklamada, son günlerde özellikle sosyal medyanın da etkisiyle Dubai çikolatasına olan ilginin aşırı arttığını belirtti. Ünlü bir zincir markete gittiğini ve kendisine “Dubai çikolatası yok satıyor. Şimdi reyona koysam bin adedi dakikalar içinde tükenir” dediğini vurgulayan Ağaoğlu, bunun bir “lüks tüketim çılgınlığı” olduğunu kaydetti. Başka bir yerde de aşırı pahalıya satıldığına şahit olduğunu ifade eden Ağaoğlu, şöyle konuştu: “Kilosu 4 bin liraya kadar ulaştı. 100 gramını 400 liraya varan fiyatlardan satıyorlar. Neden bu fiyatlar, kim ortaya attı bu çikolatayı, kim meşhur etti, amacı ne? Özellikle çocuklarda bir lüks tüketim çılgınlığına yol açıyor. Çocukları ve gençleri lüks tüketime özendiriyor. Peki Dubai çikolatasına ulaşamayanlar ne yapacak? Ulaşabilir ancak sağlık açısından tüketemeyen çocuklara nasıl açıklayacaksınız? Dubai çikolatası çılgınlığı kesinlikle durdurulmalı, Burada anne ve babalara büyük iş düşüyor. Çocukları bu tüketim çılgınlığından uzak tutsunlar.” “Dubai ismine kanıp kıyılmış bezelye yemeyin" Bazı yerlerin talebi karşılayamadığını vurgulayan Ağaoğlu, “Birçok yerde adeta kuyruğa giriyorlar. Okul kantinlerinde bile satıldığı iddia ediliyor. Eğer doğruysa önlem alınmalı. Her çocuğun imkanı bu pahalı ürünü almaya gücü yetmeyebilir” dedi. Artan taleple sahtelerin de üretilmeye başlandığını duyduklarını anlatan Ağaoğlu, “Bu kadar pahalı ve ilgi gören ürün olunca hemen piyasaya sahteleri, kalitesizleri çıkmaya başladı. Bir dönem baklavaların içine konulan kıyılmış bezelyeler yine gündeme gelebilir. Tüketicileri uyarıyoruz, Dubai ismine kanıp kıyılmış bezelye yemeyin.” diye konuştu. “İçeriği yerli ama adı başka" Çankırı Karatekin Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Gıda Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Hüdayi Ercoşkun ise Dubai çikolatasının çocuklar üzerinde olumsuz etki oluşturduğunu ve buna dikkat edilmesi gerektiğini söyledi. Türkiye'nin hem Antep fıstığında dünyada iddialı olduğunu ifade eden Ercoşkun, şunları kaydetti: “Tel kadayıf da bize özgü. Çikolatada Türkiye zaten iyi konumda, kaliteli üretimleri var. Ne kakao ne de Antep fıstığı Dubai'de yetişiyor. Çikolatanın dünya genelinde en çok kabul gören malzemeleri süt ve fındıktır. Bu konuda da Türkiye sayılı ülkelerden. Bütün bu potansiyele rağmen Türkiye'de çocuklar aşırı lüks tüketimin simgesi haline getirilen Dubai çikolatasına özendiriliyor. Bu durum, çikolata üreticileri ve bu ürünü reklam eden basın için bir sorgulama ve değerlendirme gerektirmektedir. Çocuklar için lüks tüketime özendirici bu tür reklamlardan, aşırılıktan uzak durulmalı.”

Gıdada yalancı indirime dikkat! Haber

Gıdada yalancı indirime dikkat!

Tüketici Konfederasyonu (TÜKONFED) Başkanı Aydın Ağaoğlu, özellikle gıda ürünlerinde gramajlar düşürülerek yapılan “gizli zam” ve fiyatın yükseltilip tekrar düşürülmesiyle “indirim” gibi gösterilen yalancı kampanyalara dikkat edilmesi uyarısında bulundu. Bir süre önce 5 litrelik iki teneke zeytinyağı aldığını anlatan Ağaoğlu, “Para verip aldım. O zeytinyağlarından birinin 5 litresi 700 liraydı. Bir diğeri 750 liraydı. Beş litrelik bir erken hasat taş baskı natürel zeytinyağı bu fiyata mümkün değil. Bunu biliyorum. İki tenekeyi para verip aldım. Aldıklarımdan birisi Tarım ve Orman Bakanlığının açıkladığı tağşişli ürünler listesinde yer aldı. Öbürünü de Bakanlığın İstanbul İl Laboratuvarına götürdüm. Oraya da para ödeyerek analize bıraktım. Sonuçlarını alınca konuşuruz” diye konuştu. YALANCI İNDİRİMİN CEZASI 550 BİN LİRAYA KADAR ÇIKIYOR Tağşiş ve taklitle tüketiciler kandırıldığı gibi büyük markalı firmaların da başka yollarda aldattığını vurgulayan Ağaoğlu, şöyle devam etti: “Gramaj oyunlarıyla bir de gizli zamlar var. Paketli gıdalarda gramajı düşürüyorlar ama paket aynı paket fiyat aynı fiyat. Tüketici bunu aynı fiyat diye alıyor ancak zamlı aldığını bilmiyor. Ticari Reklam ve Haksız Ticari Uygulamalar Yönetmeliği'nde 'Tüketicilere sunulan bir malda birim fiyatını farklılaştıracak şekilde adet, uzunluk, ağırlık, alan, hacim ölçüleri ve benzeri unsurlarından birinde değişiklik yapılmasına rağmen, değişiklik yapılmadığı düşüncesi uyandıran yanıltıcı ambalajlama uygulamaları' maddesi bulunuyor. Bu maddeye göre gizli zamla tüketiciyi aldatanlara 550 bin liraya kadar ceza uygulanabiliyor.” Yalancı indirime de dikkati çeken Ağaoğlu, şunları kaydetti: “Hakikaten bunu insanlara yeterince anlatamadım. İndirim yapıyorum diyebilmesi için firmanın o ürünün son 30 günde satıldığı en düşük fiyatı baz alması lazım. Yani 100 liraya satmış, 120 ya da 150 liraya satmış. 150 lira üzerinden indirim uygulayamaz. 100 lira üzerinden indirim yapabilir. Bunu fark eden tüketiciler Ticaret Bakanlığına başvurmalı. Otuz gün geriye dönüp satıyorsunuz. 100 liradan satmış en düşük. Yüz liradan daha ucuza satıyorsa indirim diyebilir. Mesela 90 liraya satıyorsa ona indirim yaptın denebilir. Yalancı indirim olduğu takdirde bununla ilgili idari para cezasına muhatap olacaktır. Fiyatı yükseltip sonra indirim yaptık demek tüketiciyi yanıltıcı uygulamalardır ve cezayı gerektirir.” Tarım ve Orman Bakanlığı ile Ticaret Bakanlığının her ürünü takip etmesinin mümkün olmadığına dikkati çeken Ağaoğlu, denetimde tüketicilere büyük görev düştüğünü söyledi. Şikayetle ilgili büyük kolaylıklar sağlandığını dile getiren Ağaoğlu, “2025'te değerlenme oranı da artacaktır ancak bu yıl için 104 bin liraya kadar olan uyuşmazlıklarda Tüketici Hakem Heyetleri yetkili. Cep telefonları, çamaşır ve bulaşık makineleri, buzdolaplarında yaşanan sıkıntılarda bile fiyatları açısından mahkemeye gitmeden bu yolla çözüm yolu aranabilir” dedi.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.