SON DAKİKA
Hava Durumu

#Münevver Karabulut

Söz Bursa - Münevver Karabulut haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Münevver Karabulut haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

Cem  Garipoğlu'nun DNA sonucuna itiraz! Haber

Cem Garipoğlu'nun DNA sonucuna itiraz!

İstanbul’da 3 Mart 2009’da öldürülen Münevver Karabulut’un katil zanlısı Cem Garipoğlu’nun mezarından alınan örneklerin incelenmesinin ardından Adli Tıp Kurumu raporu düzenlendi. Raporda, açılan mezarından çıkarılan örneklerin, baba ve anneyle uyumlu olduğu ve ikisinin müşterek çocuğu olabileceğinin tespit edildiği belirtildi. ‘’Orada bulunan bir poşet var ve poşetin hangi şartlarda, kim tarafından ve nasıl bırakıldığını hiçbirimiz bilmiyoruz’’ Konuya ilişkin Çağlayan’da bulunan İstanbul Adalet Sarayı’nın meydanında açıklama yapan Karabulut ailesinin avukatı Rezan Epözdemir, ‘’Rapor diyor ki, ben öncekileri de aldım mevcut DNA örneklerini de aldım bunlar uyumlu. Anne ve babadan aldığım DNA örnekleriyle birlikte değerlendirme yapıyorum. Ölen kişinin yüzde 99 ikisinin müşterek çocuğu olduğunu tespit ettim. 7 Ekim itibariyle tanzim edildi. Bir de bizim mezarlıktan çıkan poşetle ilgili talebimiz vardı, o talebimiz de biraz önce sonuçlandı. Emniyet Müdürlüğü Kriminal Daire Başkanlığı’nda poşet üzerinden varsa parmak izi ve DNA örnekleri alınacak. Çünkü orada bulunan bir poşet var ve poşetin hangi şartlarda, kim tarafından ve nasıl bırakıldığını hiçbirimiz bilmiyoruz. An itibariyle de ona ilişkin raporu da bekliyoruz’’ dedi. ‘’Müvekkillerimiz ‘biz inanmıyoruz, bu aile bir manipülasyon yapmış olabilir’ diyorlar. İtirazımızı da o yüzden yapacağız’’ Süreyya Karabulut ile görüşerek rapordan bahsettiğini de söyleyen avukat Epözdemir, ‘’Süreyya bey rapora itiraz edilmesi gerektiğini söyledi. Avukat olarak talebe bağlıyız. Adli Tıp Kurulları nezdinde gerekli itiraz hakkımızı kullanacağız mutlaka. Aynı zamanda poşetle ilgili incelemenin de neticelenmesini bekliyoruz. Cesetle ilgili işlemler bittikten sonra aile avukatına teslim edilecektir, onlar da nerede uygun görüyorlarsa defnini tekrardan yapacaklardır diye düşünüyorum. Müvekkillerimiz ‘biz inanmıyoruz, kızımızı kaybettik, hak arama özgürlüğümüzü kullanmak istiyoruz, bu aile bir manipülasyon yapmış olabilir’ diyorlar. İtirazımızı da o yüzden yapacağız’’ ifadelerini kullandı.

'Garipoğlu'nun evindeki para FETÖ'ye gitti' iddiası Haber

'Garipoğlu'nun evindeki para FETÖ'ye gitti' iddiası

Karabulut ailesi tarafından yapılan “yeniden DNA testi yapılsın” başvurusu mahkeme tarafından onaylanınca Cem Garipoğlu'nun mezarı geçtiğimiz hafta yeniden açılıp alınan DNA örnekleri İstanbul Adli Tıp Kurumu'na gönderilmişti. Bu gelişme yaklaşık 15 yıl önce işlenen cinayeti yeniden Türkiye gündemine taşıdı. Cinayetin işlendiği villada inceleme yapan 6 polis memurunun villada bulunan parayı zimmetlerine geçirdikleri iddiası ise bir başka gündem maddesi olmuştu. Polislerin zimmetlerine geçirdikleri paranın FETÖ terör örgütüne gittiği iddiası ile uzun süre gündemi meşgul etmişti. Garipoğlu ailesinin oğulları Cem Garipoğlu sevgilisi olan Münevver Karabulut'u 3 Mart 2009 tarihinde Bahçeşehir'de bir villada hunharca katledilmiş ve cesedi Etiler'de bir çöp konteynırında bulunmuştu. Cem Garipoğlu cinayetten 197 gün sonra teslim olmuş ve cezaevindeyken intihar ederek hayatına son vermişti. Bir anda Türkiye'nin gündemine oturan bu cinayet sonraki yıllarda her aşaması ile Türkiye gündeminden düşmedi. Son olarak geçtiğimiz hafta ailenin başvurusu üzerine yeniden DNA testi istendi. Ailenin avukatı Rezzan Epözdemir'in başvurusunu yerinde bulan mahkeme Garipoğlu'nun mezarının açılmasını ve yeniden DNA alınmasına karar verdi. Geçtiğimiz hafta açılan mezardan alınan naaş İstanbul Adli Tıp Kurumu'na getirilerek incelendi. İncelenme sonucunda alınan DNA örneklerinin Cem Garipoğlu'na ait olduğu kararı çıktı. Bu gelişme üzerine neredeyse her gelişmesi Türkiye gündemine oturan vahşi cinayetle ilgili olarak ortaya atılan FETÖ iddiaları yeniden gündeme geldi. Cinayetin ortaya çıkması ile Bahçeşehir'de bulunan villaya inceleme için gelen polislerin 700 bin euro'yu zimmetlerine geçirdikleri iddiası bir anda Türkiye gündemine bomba gibi düştü. Villa'da inceleme yapan polislerden 6'sı 700 bin euro'yu kayıtlara geçirmeyerek zimmetlerine geçirmişlerdi. Zimmet olayının ortaya çıkmasının ardından 6 polis memuru ve güvenlik kamera görüntülerini sildikleri öne sürülen 3 site görevlisi yargılanmaya başlamıştı. Zimmet olayının ortaya çıkmasının ardından peş peşe açıklamalar yapan ailenin avukatı Rezzan Epözdemir zimmet olayının kişisel olmadığını paranın FETÖ'ye gittiğini iddia etmişti. Epözdemir, sanık polislerin avukatının daha sonra bir FETÖ kaçağı olduğunu da iddialarına ekledi. Konunun yeniden gündem olmasıyla, 2018'de karara bağlanan ve evde bulunan 700 bin Euro'yu tutanaklara geçirmedikleri ve güvenlik kamera görüntülerini incelemedikleri iddiasıyla 6 polis ve 3 site görevlisinin yargılandığı dava yeniden akıllara geldi. 16 Ocak 2018'de davayı karara bağlayan mahkeme, 6 polis memuruna "Görevi kötüye kullanmak" suçundan 6'şar bin TL adli para cezası verdi. İki site görevlisi de “Suç Delilerini yok etme gizleme veya değiştirme" suçundan da 6'şar bin TL adli para cezası aldı. Karabulut ailesinin avukatı Rezan Epözdemir o günlerde iddianamenin bir türlü mahkeme tarafından kabul edilmediğine dikkat çekerek 26 Nisan 2010'da düzenlenen davanın 4 ay sonra zamanaşımına uğrayacağı konusunda uyarı yapmıştı. Epözdemir dosyaya gelen raporlar arasındaki çelişkilerin giderilmesi için kurumlara yazılan yazılara ret cevabı geldiğini anlatarak, mahkemenin harici diski incelenmesi için TÜBİTAK, İTÜ ve Adli Tıp Kurumu'na gönderdiğini belirterek, bu kurumların personel ve kalifiye eleman olmamasını gerekçe göstererek harici diski incelemediklerini ileri sürmüştü. Mahkemenin son olarak harici diski gönderdiği jandarmanın da diskin kendilerinde olmadığını ilettiğini anlatan Epözdemir, "Adeta gizli bir el bu dosyaya dokundu ve dosyadan harici diski kaybetti. Adeta dosyaya vebalı muamelesi yapıldı. Sonrasında bir baktık ki, dosyadaki polis olan altı sanığın avukatı, MHP'deki kaset komplosundan şike kumpasına kadar birçok önemli dosyada FETÖ'nün yargı imamından bahisle hakkında tutuklamaya esas yakalama kararı olan bir avukat. Sanık polislerin avukatı Halil İbrahim Koca 17 - 25 Aralık olaylarından sonra FETÖ'den aranan biri haline geldi. O zaman bütün parçaları birleştirdik. Hem aile de hem bizde makul şüphe uyandı. Buradan elde edilen 700 bin avronun dahi bu terör örgütüne aktarılmış olabileceği kanaatindeyiz” şeklinde açıklamalarda bulunmuştu.

Cem Garipoğlu’nun açılacak olan mezarının son hali böyle görüntülendi Haber

Cem Garipoğlu’nun açılacak olan mezarının son hali böyle görüntülendi

Münevver Karabulut’u 3 Mart 2009 tarihinde canavarca hisle ve hunharca öldüren Cem Garipoğlu, 2014 yılında Silivri’de kaldığı koğuşta intihar etmişti. Ölen kişinin Cem Garipoğlu olup olmadığı yönündeki iddialar üzerine Karabulut ailesi avukatları aracılığıyla fethi kabir işlemi yapılmasını talep etmişti. Ailenin avukatları aracılığı ile yaptığı fethi kabir talebi Silivri Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından kabul edildi. Kabul edilen talep kapsamında Cem Garipoğlu'nun mezarının açılması için Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı'na talimat yazıldı. “BU MUAMMA BU SURETLE GİDERİLMİŞ OLACAK” Karabulut ailesinin avukatı Rezan Epözdemir konuya ilişkin yaptığı açıklamada, “Yıllardır gittiğimiz her yerde, üniversitelerde, panel ve seminerlerde, yazılı ve görsel basında, sosyal medyada en fazla sorulan ve halkımızın önemli ölçüde ikna olmadığı bu muamma bu suretle giderilmiş olacak. Yıllardır devam eden hukuki mücadelemiz neticesinde, Sayın Başsavcılığın vermiş olduğu bu karar son derece önemli önemli ve sevindiricidir. Sayın Başsavcılığa müvekkil aile adına teşekkür ediyorum. Kamu vicdanının rahatlaması ve maddi gerçeğin ortaya çıkması için fethi kabir işlemi ve hukuki süreç tarafımızca etkili bir şekilde takip edilecektir” ifadelerini kullandı. Öte yandan, Cem Garipoğlu’nun açılmasına karar verilen mezarının son hali dikkat çekti.

Cem Garipoğlu’nun otopsi raporunu trafik polisi mi hazırladı? Haber

Cem Garipoğlu’nun otopsi raporunu trafik polisi mi hazırladı?

Münevver Karabulut’u 3 Mart 2009 tarihinde canavarca hisle ve hunharca öldüren Cem Garipoğlu, 2014 yılında Silivri’de kaldığı koğuşta intihar etmişti. Ölen kişinin Cem Garipoğlu olup olmadığı yönündeki iddialar üzerine Karabulut ailesi avukatları aracılığıyla fethi kabir işlemi yapılmasını talep etmiş ancak bu talep Silivri Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından reddedilmişti. Silivri Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından, Adli Tıp Kurumu Başkanlığı’ndan Cem Garipoğlu’nun otopsi sırasında yapılan işlemlerine ait fotoğraflar ve video kayıtlarının hazırlanıp gönderilmesi istenerek dosyaya bilirkişi atanmıştı. Cem Garipoğlu’nun otopsi görüntülerini inceleyerek rapor hazırlayan bilirkişinin trafik polisi olduğu iddiası olaylara yeni bir boyut kazandırdı. Konuya ilişkin sosyal medya hesabından açıklama yapan Karabulut ailesinin avukatı Rezan Epözdemir “Tam 15 yıldır Münevver Karabulut cinayetinde mağdur aile vekilliği yapıyoruz. Bu süreçte Adli Tıp Kurumunda, kollukta ve yargıda kamuoyunun da yakından takip ettiği birçok ihmal yaşandı. Türkiye bir haftadır Cem Garipoğlunun adli tıptaki fotoğraflarını ve bilirkişi incelemesini konuşuyor. Peki kim yaptı bu incelemeyi? Hepimiz Adli tıp uzmanı veya bir doktor demeliyiz. Fakat adli tıp görüntülerinin dökümünü yapan ve raporu hazırlayan Trafik Polisi. Bu raporun akademik ve bilimsel perspektifi ve saygınlığı tartışılır haldedir. Otopsi görüntülerinin dökümünün bir adli tıp uzmanı yerine trafik polisine yaptırılması hukuken ve fiilen kabul edilemez. Hukuki sürecin sonuna kadar takipçisi olacağız.” ifadelerini kullandı.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.