SON DAKİKA
Hava Durumu

#Iznik Gölü

Söz Bursa - Iznik Gölü haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Iznik Gölü haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

Botla göle açılan çocuklar, rüzgarda sürüklenince vatandaşlar tarafından kurtarıldı Haber

Botla göle açılan çocuklar, rüzgarda sürüklenince vatandaşlar tarafından kurtarıldı

11 yaşındaki Hüseyin, bottan atlayarak vatandaşlar tarafından kurtarıldı. 7 yaşındaki Yasemin'i kurtarmak için vatandaşlar sahildeki bir işletmeye ait tekne harekete geçit. Kısa sürede bota ulaşan vatandaşlar Yasemin’i tekneye alarak sahile sağ salim ulaştırdı. Olay, saat 12.30 sıralarında İznik Gölü Orhangazi sahilinde meydana geldi. Bursa’dan Orhangazi’ye İznik Gölü sahiline pikniğe gelen ailenin oğlu Hüseyin S. (11) ve kardeşi Yasemin S. (7) deniz botu ile gölde yüzmeye başladı. İki kardeş suda yüzerken aniden çıkan rüzgar botu açığa doğru sürükledi. Botta bulunan iki kardeşten 11 yaşındaki Hüseyin, bottan atladı. Çevredeki vatandaşlar Hüseyin’i sahile çıkarırken, minik Yasemin’in olduğu bot yaklaşık 500 metre açığa doğru sürüklendi. Olayı gören vatandaşlar durumu jandarma ve sağlık ekiplerine haber verdi. Bu esnada git gide açığa sürüklenen bottaki Yasemin’i kurtarmak için zamanla yarış başladı. Göl sahilindeki bir işletmeye ait tekne bota doğru hareket etti. Kısa sürede bota ulaşan teknedeki vatandaşlar Yasemin’i tekneye alarak sahile sağ salim ulaştırdı. Ambulansta ilk müdahalesi yapılan ve sağlık durumu iyi olan Yasemin, kontrolleri yapılmak üzere hastaneye sevk edildi. Anne ve baba ise sahilde gözyaşları içinde çocuklarının kurtarılmasını bekledi.

Göl altındaki medeniyeti 9 yılda tırnaklarıyla kazıyarak çıkardılar Haber

Göl altındaki medeniyeti 9 yılda tırnaklarıyla kazıyarak çıkardılar

İznik Gölü'nde yaşanan çekilme ile birlikte ilk kez 2014 yılında keşfedilen ve yapılan araştırmalarda Hristiyan medeniyetler tarafından kilise olarak kullandığı ortaya çıkan bazilika için 2015 yılında Uludağ Üniversitesi'nin Arkeoloji bölümü tarafından başlatılan çalışmalar sürüyor. Yaklaşık 9 yıl boyunca devam eden su altı ve su üstü kazı çalışmalarını sürdüren Arkeoloji Bölümü Başkanı Mustafa Şahin, devam eden çalışmalar ve bugüne kadar elde edilenler hakkında açıklamalarda bulundu. İznik Kaymakamı Arif Karaman'ın da yer aldığı bilgilendirme toplantısında görseller ile anlatım yapan Mustafa Şahin, bazilikanın İznik ilçesinin Hristiyan dünyasında ne kadar çok önemli bir yere sahip olduğuna vurgu yaparak, "Geride kalan kalıntılarına bakacak olursak, bölgenin en büyük kiliselerinden biriymiş" dedi. Bazilikanın 1250'li yıllarda göl seviyesinin yükselmesi ile suyun içinde kaldığı için terk edildiğini ifade eden Mustafa Şahin, "2014 yılında keşfedilen bazilika için ilk olarak 2015 yılında su üstünde başlatmış olduğumuz ve sonrasında su altı kazıları ile devam eden araştırma çalışmalarımız her yılın belirli dönemlerinde bugüne kadar devam etti. Çalışmalarımızda bu yapının kimler tarafından ne için hangi amaç ile yapıldığını araştırmak adına tüm imkanları seferber ettik. Su üstü ve su altı kazılarımızda keşfettiklerimizi titizlikle inceleyip, zaman zaman farklı ülkelerin arkeologları ile iş birliği yaptık ve bu süreçte bazilikanın bin 500 yıl önce Aziz Neophytos'un adına inşa edildiğini tespit ettik. Bazilika devasa bir yapı olmasına rağmen yaşanan büyük bir deprem nedeniyle yıkılmış, zaten daha öncesinde ise 1250'li yıllarda göl seviyesinin yükselmesi ile suyun içinde kaldığı için terk edilmiş, sonrasında da yapının bir kısmı Hristiyan halkı tarafından temizlenmek ve arınmak için kullanılmış. Hatta o bölüm günümüzde de halen gözüküyor. Yaşanan deprem sonrası bazilikanın yıkılan taşları çevreye dağılmış, söylentilere göre İznik'te diğer yapılarda kullanılmış olmalı. Yaptığımız su altı kazı çalışmalarında bazilikanın büyük bir özveri ile inşa edildiğini ve boyu 2 metreyi bulan çok fazla sütunların olduğunu fark ettik. Birinci Konsil'in (İznik Konsili) bu bazilikanın yakınında yapıldığına dair önemli detaylara ulaştık ancak daha bu konuda henüz net bir bilgi yok sadece tahminlerimiz o yönde. Eğer bu tam anlamıyla ortaya çıkarsa, zaten bazilikanın bulunması ile dünyanın gözlerini üzerine çektiği İznik çok daha fazla ilgi görecektir diye düşünüyorum. Özellikle su altı kazı çalışmalarımızda, yerinde duran temelinin içinde o güne ait toprak sürahiler, bilezikler gibi günlük kullanım eşyaları bulundu. Bu eserlerin hepsi İznik müzesinde sergileniyor. Bazilika, havadan fotoğraflama çalışmaları sırasında, İznik Gölü'nün kıyıdan yaklaşık 20 metre açığında tespit edildi. Günümüzde 'Senato Sarayı' olarak tanımlanan bu anıtsal yapı, yaklaşık 600 metrekarelik kapalı bir alanı kaplıyor. Yapılan keşiflerde bazilika planı, kullanılan malzeme ve ölçüleri ile Roma İmparatorluğu toprakları genelinde yaygın olarak uygulanan Erken Hıristiyanlık dönemi kiliselerinden biri olduğunu gösteriyor" şeklinde konuştu.

Türkoğlu sordu: “Bu şirkete sağlanan ayrıcalığın sebebi ne?” Haber

Türkoğlu sordu: “Bu şirkete sağlanan ayrıcalığın sebebi ne?”

Son olarak, Albayrak Grubu'na ait Varaka Kağıt Sanayi’ye ait İznik Gölü’nün hemen dibindeki arazinin, 8839 sayılı Cumhurbaşkanı Kararı ile özel endüstri bölgesi ilan edilmesinin, İznik Gölü Adına “intihar” anlamına geleceğini vurgulayan Türkoğlu, “Bu şirkete sağlanan ayrıcalığın sebebi nedir?” diye sordu. Tarım ve Orman Bakanlığı, Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı ile Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’nın adeta soru yağmuruna tutan Bursa Milletvekili Selçuk Türkoğlu, “İznik Gölü’nde su seviyesi minimum işletme kotu olan 83,30 metrenin maalesef altına düştü. Bu durumda, ilk olarak DSİ pompalarının gölden doğrudan su çekimlerini durdurulması gerekmektedir. Tam tersine çevredeki fabrikalar için İznik Gölü’nden doğrudan su çekimleri devam etmekte, ilave olarak açılan kuyular nedeniyle de, gölün yeraltı sularıyla beslenmesi engellenmektedir. Bu nedenle, gölün çekildiği alanlar derhal korunmaya alınmalı, özellikle de tarıma açılması yasaklanmalıdır. Ne var ki, bu önlemler alınmadığı gibi, aksine İznik Gölü’nün çevresi, son olarak alınan Varaka Kağıt Sanayi kararıyla adeta organize sanayi bölgesine dönüştürülmek istenmektedir” şeklinde konuştu. Türkoğlu’nun Bakanlıklara verdiği soru önergesi aynen şöyle. TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ BAŞKANLIĞINA Aşağıdaki sorularımın, Türkiye Cumhuriyeti Tarım ve Orman Bakanı Sn. İbrahim YUMAKLI tarafından Anayasa’nın 98. ve Türkiye Büyük Millet Meclisi İç Tüzüğü’nün 96. ve 99. maddeleri gereğince yazılı olarak cevaplandırılması için gereğini saygılarımla arz ederim. Ülkemizin dört bir yanından; hemen her gün su kıtlığına, su kısıtlamalarına, göllerin kuruduğuna ve DSİ'nin bazı bölgelere su veremeyeceğine dair bilgiler geliyor, haberler yapılıyor. Türkiye'nin beşinci büyük ve derin göllerinden biri olan İznik Gölü de ne yazık ki bu su krizinden nasibini fazlasıyla alıyor. Son yapılan bilimsel araştırmalara göre İznik Gölü’nde su seviyesi minimum işletme kotu olan 83,30 metrenin maalesef altına düştü. Bu durumda, ilk olarak DSİ pompalarının gölden doğrudan su çekimlerini durdurulması gerekmektedir. Tam tersine çevredeki fabrikalar için İznik Gölü’nden doğrudan su çekimleri devam etmekte, ilave olarak açılan kuyular nedeniyle de, gölün yeraltı sularıyla beslenmesi engellenmektedir. Bu nedenle, gölün çekildiği alanlar derhal korunmaya alınmalı, özellikle de tarıma açılması yasaklanmalıdır. Ne var ki, bu önlemler alınmadığı gibi, aksine İznik Gölü’nün çevresi adeta organize sanayi bölgesine dönüştürülmek istenmektedir. Bu büyük tehlike kapsamında; SORU 1- UNESCO Dünya Mirası adaylığı ile tanınan ancak tarihe, doğaya ve çevreye ihanet nedeniyle kabul görmeyen İznik’te, dört bir yanı neredeyse Organize Sanayi Bölgesi'ne dönen İznik Gölü’nü koruma amaçlı alınan tedbirler var mıdır, varsa nelerdir? SORU 2- Mutlak koruma alanında bulunan İznik Gölü'nün dibinde yer alan Albayrak Grubu'na ait Varaka Kağıt Sanayi’ne ait yerin, 8839 sayılı Cumhurbaşkanı Kararı ile özel endüstri bölgesi ilan edilmesinin sebebi nedir? SORU 3- Bir yerin özel endüstri bölgesi ilan edilmesiyle, o bölgede yapılacak fabrikaya hangi özel ayrıcalık ve avantajlar kazandırılmış oluyor? SORU 4- Albayrak Grubu, İznik gölü kıyısındaki söz konusu araziye kâğıt fabrikası kurmak için resmi bir başvuru yapmış mıdır? SORU 5- Daha önce bölgeye yine kâğıt fabrikası kurulması amacıyla yapılan 1/25.000 ölçekli plan değişikliğinin, 2018'de Bursa 2. İdare Mahkemesi tarafından iptal edildiği, bakanlığınızın bilgisi dahilinde midir? SORU 6- Aynı şekilde; ilgili kâğıt fabrikası için verilen 'Çevresel Etki Değerlendirmesi Olumlu' şeklindeki kararın da, Bursa 3. İdare Mahkemesi tarafından iptal edildiği, iptal kararının da Danıştay 14.Daire tarafından kesinleştirildiği gerçeğinden haberli misiniz? SORU 7- Bölgenin, İl Toprak Koruma Kurulu kararıyla, 5403 sayılı kanun kapsamından çıkarılması, ilgili alanın hukuken hangi yasaya göre sanayiye açıldığı anlamına gelmektedir ve hangi maddesine istinaden “ÇED gerekli değildir” kararı verilmiştir? SORU 8- Su seviyesi minimum işletme kotu olan 83,3 metrenin altına düştüğü ve ayrıca hızla da kirlenmekte olan İznik gölünün; su ihtiyacı en yüksek düzeyde olan kağıt fabrikasından nasıl etkileneceği ile ilgili bilimsel bir rapor hazırlanmış mıdır? SORU 9- Bursa, Orhangazi ve İznik’in su sıkıntısı çektiği, iklim değişikliği nedeniyle sorunun gelecekte daha da büyüyeceği ortadayken, kâğıt fabrikasına su tahsisinin gerçek gerekçesi nedir? SORU 10- Daha önce Döktaş Döküm fabrikasının da özel endüstri bölgesi ilan edildiği hatırlanırsa; bölgede ayrıcalıklı statü sağlanacak daha başka tesisler olacak mıdır? SORU 11- Daha önce Sulak Alan Yönetim Planı da iptal edilen İznik gölünün, özel endüstri bölgesi kararlarıyla tamamen kurumaya ve yok olmaya mahkum edilmesindeki amaç nedir?

İznik Gölü'nün su seviyesi sinyal veriyor! Haber

İznik Gölü'nün su seviyesi sinyal veriyor!

Avukat Erol Çiçek İznik Gölü su seviyesinin (deniz seviyesinden) minimum işletme kotunun altına düştüğünü belirterek, “İznik Gölü su seviyesinin 83,30 metrenin altına düşmesiyle birlikte gölden DSİ pompaları, Gemlik Gübre gibi doğrudan çekimlerin durdurulması gerekmektedir. Gözle görülmeyen, fakat bilimsel tespitlere göre, İznik Gölü su toplama havzasında hem yerüstü hem de yeraltı su akışı göle doğru olduğundan; İznik ve Orhangazi ovalarında derin kuyular ve kaçak kuyularla yapılan su çekimleri de gölün beslenmesini engellemektedir. Gölün çekildiği alanların korumaya alınıp; tarıma açılması mutlaka engellenmelidir” açıklamasını yaptı. “KORUMA BİRLİĞİ VE DSİ OLAN BİTENİ İZLİYOR” Avukat Çiçek, “İznik Gölü Korumu Birliği ve DSİ ise, olan biteni seyretmek dışında bir şey yapmamaktadır. Göl renginin turkuaza dönüşmesinin sebebinin plankton sayısının artışı olup, plankton patlamasına ise yüksek hava sıcaklıkları sebep olmakla birlikte, asıl neden göl suyunun kirliliğidir. İznik ve Orhangazi ovalarında çiftçilik yapanların hem su kullanımı hem de zirai ilaç kullanımı konusunda eğitilmesi gerekirken; göl çevresine yeni fabrika kurulmasının ve kapasite artışlarının engellenmesi gerekir. “GEREKLİ TEDBİRLERİN ALINMASI GEREKLİ” Yüzme Suyu Kalitesinin Yönetimine Dair Yönetmeliğe göre, Bursa İl Sağlık Müdürlüğü'nce yayınlanan kalite analizi raporlarında siyanobakteriler ve bunların toksinlerine ilişkin olarak, bir ölçüm yapılmadığı anlaşılmaktadır. Oysa insan sağlığını zararları bilimsel olarak ispatlanmış toksinlere maruziyetin derhal önlenmesi amacıyla toplumun bilgilendirilmesi de dâhil olmak üzere gerekli tedbirleri alınması gerekir. “GELECEK NESİLLERİN HAKKINA TECAVÜZ EDİYORUZ” Yakında belki de göle hiç girilemeyecek, balıklar ve kerevit iyice azalacak ve en kötü senaryoda göl suyu tarımsal sulamada bile kullanılamayacak hale gelecek. İşte, o zaman geri dönüş mümkün olmayacak veya çok pahalıya ve uzun yıllara mal olacak, bir dönem başlayacak. Aslında biz gelecek nesillere sağlıklı devretmek zorunda olduğumuz İznik Gölü'nü hoyratça kirleterek ve kullanarak, gelecek nesillerin hakkına tecavüz ediyoruz” ifadelerini kullandı.    

Bursa sahillerinden sevindiren haber Haber

Bursa sahillerinden sevindiren haber

Açıklanan sonuçlara göre 24 plajdan sadece İznik Gölü kıyısında bulunan Darka Tatil Köyü Ve Orhangazi Halk Plajı ‘orta kalite su' olarak belirlendi. Bursa İl Sağlık Müdürlüğü tarafından Marmara Denizi'ne kıyısı bulunan Gemlik'te 8, Mudanya'da 9 ve Karacabey'de 3, İznik Gölü kıyısında ise 4 olmak üzere 24 kamp ve plajda tespitler yapıldı. Yapılan analizlerde alınan numunelerin 22 plajda değerlerin altında, 2 plajda ise kılavuz değerle zorunlu değer aralığında olduğu tespit edildi. Toplam sonuçlar kılavuz değerlerin altındaysa “iyi kalitede su (girilebilir)”, kılavuz değerle zorunlu değer arasındaysa “orta kalitede su (girilebilir)”, zorunlu değerlerin üzerindeyse “kötü kalitede su (girilemez)” tespitlerine yer veriliyor. Bursa'nın “iyi ve orta” deniz suyuna sahip sahil ve plajlar şöyle: Gemlik: Bursa Büyükşehir Belediyesi Küçükkumla Halk Plajı, Büyükşehir Kurşunlu Kadınlar Plajı, Büyükşehir Belediyesi Kumsaz Halk Plajı, Hasanağa Kadınlar Plajı, Büyükkumla Halk Plajı, Narlı Halk Plajı, Karacaali Gençlik Kampı, Gemsaz Halk Plajı 'iyi kalite su' statüsünde yer aldı. Mudanya: Bursa Büyükşehir Belediyesi Eğerce Halk Plajı, Büyükşehir Belediyesi Mesudiye Halk Plajı, Bursa Büyükşehir Belediyesi Eşkel Halk Plajı, Altıntaş Halk Plajı, Zeytinbağı Halk Plajı, Coşkunöz Plajı, Kumyaka Halk Plajı, Burgaz Halk Plajı, Burgaz Altınkum Halk Plajı ‘iyi kalite su' olarak belirlendi. Karacabey: Malkara Halk Plajı, Yeniköy Halk Plajı, Kurşunlu Halk Plajları plajlarında ‘iyi kalite su' olarak belirlendi. İznik Gölü: Göllüce Halk Plajı, İnciraltı Mevki Halk Plajı ‘iyi kalite su' olarak tespit edilirken, Darka Tatil Köyü ve Orhangazi Halk Plajı ‘orta kalite su' olarak belirlendi.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.