SON DAKİKA
Hava Durumu

#Imamoğlu

Bursa Haber - Imamoğlu haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Imamoğlu haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

İmamoğlu’na tepki için bal mumu köpek balığını tiner döküp yaktı Haber

İmamoğlu’na tepki için bal mumu köpek balığını tiner döküp yaktı

Belediye ekipleri bu kez ise metrekare değeri 200 bin liradan başlayan aynı tesise ait otopark alanının değerini bin 500 liradan göstererek yıktı. İtiraz mahkemesinin sürecinin devam etmesine rağmen yıkımın gerçekleşmesine tepki gösteren Balıkçı Kenan Balcı, müzedeki mumyalanmış köpek balığına tiner dökerek yakarak yardım istedi. İddiaya göre, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun Beylikdüzü Belediye Başkanı olduğu dönemde, Beylikdüzü’nde bulunan Türkiye Deniz Canlıları Müzesi Balıkçı Kenan Tesisleri’ne ait olan parseli yol olarak alma karşılığında, tesis sahibi Kenan Balcı’ya ücretsiz olarak hizmet verdiği mumyalanmış balık müzesi için tahsis ettiği alanı geri alıp başkasına çay bahçesi olarak vermesiyle başlayan süreç devam ediyor. Tesise ait olan otopark alanının metrekare fiyatı 200 bin lira yerine bin 500 liraya kamusallaştırmak için açılan davanın üst mahkeme sonucu beklenmeden alan geçtiğimiz hafta belediye ekiplerince yıkıldı. Duruma tepki gösteren ve yıllardır mücadele ettiğine işaret eden Balcı, işletmesinin girişine bugün, İmamoğlu’na tepki gösteren afişler astı. Balcı, müzesinde bulunan köpek balığı mumyasına da tiner dökerek yaktı. “İsteklerini yerine getirmedik diye bize zulüm üstüne zulüm yapıyor” Duruma ilişkin konuşan Balcı, arazisinin daha önce yüzde 50’sini yol için verdiğini ifade ederek, “Bu kalan yüzde 50’sinin de 10 sene önce Ekrem İmamoğlu’nun isteği ile Anadolu Caddesi’nin bir şeridini halkımızın emrine ücretsiz olarak vermişiz. Ekrem İmamoğlu o dönemde dedi ki, ‘Kenan abi sen zarar görmeyeceksin. Sana buradan yolu alıyoruz ama değişik yerden yer vereceğiz’. Bizde lafına inanarak bunu verdik. Sonradan kötü istekleri oldu yanlış istekleri oldu. O isteklerini yerine getirmedik diye bize zulüm üstüne zulüm yapıyor. Anadolu Caddesi Beylikdüzü’nün kalbinde. Burasının metrekaresi 200 bin lira ile 300 bin lira arasındadır. Bilirkişilere müdürlere baskı yaparak yalnız bin 500 liraya kamulaştırıyorum diyor. Ona da tamam diyoruz. Olay üst mahkemede mahkeme devam ederken geldi otoparkımızı perişan hale getirdi yıktırdı” dedi. “İmamoğlu bir esnafla uğraşacağına İstanbul'un sorunlarıyla uğraşsın” ‘Yol geçecek’ denilen alanın büyüklüğünün 800 metre kare olduğunu söyleyen Balcı, “Bizden kamusallaştırıyorsun ama yine 20 tane daha parsel var. O parsellerin tamamını da bin 500 liraya kamusallaştıracaksın ki 24 metrelik yol açılabilsin. O 20 tane dediğimiz arazilerden birisi milletvekilininmiş birisi diğerinin tanıdığıymış kimsenin arsasını istimlak etmeden bize kasıtlı olarak vurdukça vuruyor. Ayrıca 2021 yılında tapulu olan müzemizi de yıktı. Bir bölümü de kiralıktı. Yanlış belgelerle haksız belgelerle yerimizi yıktı. Orada 700 metre tapulu yerimiz var o tapulu yerimizi bir milletvekiline çay bahçesi yapmak için peşkeş çekmiştir. Ekrem İmamoğlu devletin malına çöküyor. Şimdi bizim gibi esnaf malına da çökmeye devam ediyor. Hiçbir eksiğimiz yok bize etmedikleri zulüm kalmadı. Beni defalarca mahkemeye verdi hapse attırmak için. Hakimimiz savcımız belgeleri görünce davaları reddetti. İmamoğlu bir esnafla uğraşacağına İstanbul’un sorunlarıyla uğraşsın” diye konuştu.

Bakan Tunç: Kusurunuz yoksa telaşlanmayın Haber

Bakan Tunç: Kusurunuz yoksa telaşlanmayın

Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, bir dizi programa katılım sağlamak üzere Eskişehir'e geldi. İlk olarak Eskişehir Valiliğine ziyarette bulunan Bakan Tunç, Vali Hüseyin Aksoy ile makamında görüştü. Ardından açıklamalarda bulunan Bakan Tunç, gündeme dair önemli konulara değindi. “BİR KUSURUNUZ YOKSA TELAŞLANMAYA GEREK YOK” Bakan Tunç, Ankara ve İstanbul Büyükşehir Belediyelerine yönelik başlatılan soruşturma ve İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun adalet sistemin yönelik söylemlerine cevap verdi. Tunç, Ankara ve İstanbul Büyükşehir Belediyelerine yönelik incelemelerin başlatıldığını hatırlatarak, konuşmasına şöyle devam etti: “Ankara ve İstanbul Büyükşehir belediyelerinde bir takım organizasyonlarıyla ilgili bir inceleme başlatıldı. İçişleri Bakanlığı tarafından müfettişler gönderildi. Onlar incelemelerini yapıyorlar. Belediyelerin, kamu iradelerin denetimi söz konusu burada. Hem Sayıştay denetimine tabidirler, hem de İçişleri Bakanlığının denetimine tabidirler. Burada denetimden çekinmeye gerek yok. Bir eksiğiniz, kusurunuz var ise telaşlanırsınız. Bir eksiğiniz yoksa, müfettişin özellikle araştırmak istediği konularla ilgili cevaplarınızı verirseniz zaten bir telaşınıza gerek yok. Burada bir suçluluk telaşında bulunmamak gerekir. Özellikle yargı ile cümle kurarken, haddi aşmamak gerekir. Yargı tacizi ne demek. Türkiye Cumhuriyeti Devleti bir hukuk devleti. Anayasamızın 138'inci maddesi ‘Yargı tarafsız ve bağımsızdır. Yargı hiç kimseden talimat almaz ve hiçbir talimatı da dikkate almaz' dolayısıyla bağımsız ve tarafsız yargının başlatmış olduğu soruşturmaları yargı tacizi şeklinde değerlendirmek şuursuz bir harekettir. Özellikle belli sorumluluk makamında olan kişilerin komu yöneticilerin, belediye başkanlarının yargı ile ilgili cümleleri sarf ederken, dikkatli olmaları lazım. 25 bin hakim ve savcımız var. Yargının yapmış olduğu işlemler noktasında siz eğer yargı tacizi burada haksızca üzerimize geliyorlar şeklindeki cümleler, sarf ederseniz, demek ki gizlediğiniz bir şey mi var? der kamuoyu. Burada hukukun üstünlüğü endeksiyle değerlendirme yapmak Türkiye ile ilgili böyle bir değerlendirme yapmak bir belediye başkanının haddi de değil, hakkı da değil.” “YASSIADA YARGISINI ÖZLÜYORLAR” İmamoğlu'nun "Yargı sistemi hiç bu kadar dibe düşmemişti" söylemlerine cevap veren Bakan Tunç, şunları söyledi: “Masa başında hazırlanmış bir değeri olmayan, sırf Türkiye'yi karalamaya yönelik bu tür endeksleri öne alarak, adeta onların Türkiye'de sözcülüğünü yaparak Türk yargısını bağımsız olmamakla, Türkiye'de hukuka güven olmamakla suçlamak, Türkiye Cumhuriyeti Devletine büyük bir haksızlıktır. İhtilal dönemlerinde bile böyle bir yargı yoktu. Yargı o zaman ki kadar ki dibe düşmemişti gibi söylemlerde bulunmak haddi tamamen aşmaktır. Bunu kabul etmek mümkün değildir. 27 Mayıs yargısı 28 Şubat yargısı 12 Eylül yargısı ile kıyaslıyor ve o kadar dibe düşmemişti diyor. Bu Yassıada yargısını özlemektir. Yargı kimsenin arka bahçesi değildir.”

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.