SON DAKİKA
Hava Durumu

#Hakan Fidan

Söz Bursa - Hakan Fidan haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Hakan Fidan haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

Bakan Fidan'dan Kıbrıs açıklaması Haber

Bakan Fidan'dan Kıbrıs açıklaması

Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Norveç Dışişleri Bakanı Espen Barth Eide ile düzenlediği ortak basın toplantısının ardından basın mensuplarının sorularını yanıtladı. Bakan Fidan, "Türk dünyası bir bütün olarak Kıbrıs Türkü'nün yanında olmaya devam edecektir" dedi. Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Norveç Dışişleri Bakanı Espen Barth Eide ile düzenledikleri ortak basın toplantısının ardından basın mensuplarının sorularını yanıtladı. Orta Asya devletlerinin Kıbrıs bağlamında attıkları son adıma dair görüşlerinin sorulması üzerine Bakan Fidan, "Son yıllarda meydana gelen küresel gelişmeler ve Orta Asya'daki kardeşlerimizin ortaya koyduğu kapasite gelişimi, çalışmalar, ilerlemeler, küresel aktörlerin dikkatini çektiği gibi AB'nin de Orta Asya'ya olan ilgisini malumunuz arttırdı. Bu bizim açımızdan anlaşılabilir bir durum. Ancak bu karşılıklı ilginin AB tarafından istismar edilmeye çalışıldığını gördüğümüz alanlar da var. Elbette biz bu gelişmeleri tüm boyutlarıyla yakından takip ediyoruz. Gerekli girişimleri yapıyoruz. Dostlarımızla temas halindeyiz. Görüş alışverişi halindeyiz, bilgilendirme halindeyiz. Türk dünyası idealimize uygun bir biçimde hareket etmeye devam edeceğiz. Fakat burada başka bir sorunsal var. Bu son olaydan hareketle aramızı bozmak isteyen bazı çevreler bu sorunu bizim açıktan kamuoyunun önünde tartışmamızı istiyorlar. Biz prensip olarak ailevi konuları kamuoyu önünde tartışmamayı tercih etmiyoruz. Türk dünyasıyla aramızı bozmak isteyenlerin manipülasyonları bu açıdan başarılı olmayacak. Buradan hükümetimize yönelik bir negatif not yüklemeye çalışanların çabaları da başarılı olmayacak. Burada attığımız adımlar belli, durduğumuz yer belli. Türk Cumhuriyetleri'nin bizim gittiğimiz istikamet belli. Her türlü konuyu aile meclisimizde ele almaya devam edeceğiz. Bu konudaki pozisyonumuz nettir. Kıbrıs Türkleri de büyük Türk dünyası ailesinin asli ve ayrılmaz bir unsurudur. Bu gerçek de asla değişmeyecek. Türk dünyası bir bütün olarak Kıbrıs Türkü'nün yanında olmaya devam edecektir. Bu konudaki politikalarımızı sabırla sürdüreceğiz. Herkesin aynı anlayış ve kararlılıkla hareket etmesi ailemizi daha da büyütecek ve güçlendirecektir" dedi. "KIBRIS TÜRKLERİNİN İRADESİNE SAYGI DUYUYORUZ" 2017'de Crans-Montana'da gerçekleşen görüşmelerde Rum tarafının Kıbrıs Türkleri ile siyasi gücü ve ekonomik refahı paylaşmayı reddettiğini hatırlatan Bakan Fidan, şöyle devam etti: "Bu Annan Planına ortaya cevabı konurken de böyleydi. 2017’de Crans Montana'da da böyle oldu. Bugün kendileri burada, Sayın Espen Eide de bu son süreci son derece iyi hatırlıyor. Kendisiyle de aslında bu konuyu içeride konuştuk. Kendisi bana o dönem Kıbrıs özel temsilcisi olduğu için o günlere ilişkin tecrübelerini aktardı, vizyonunu anlattı. O günden sonra Kıbrıs Türk tarafı federasyon modelinden çekilmiş durumda. Biz de sonuç vermeyecek müzakerelerle vakit kaybetmeyeceğimizi defaatle ifade ettik. Ondan sonra iki devletli çözüm modeli ortaya konuldu ve biz bu modelin arkasında durmaya devam ettik. Geçtiğimiz mart ayında Cenevre'de yapılan toplantıda federal model BM tarafından telaffuz dahi edilmedi. Bunun yerine biz adadaki iki tarafın iş birliği yapabileceği alanlar üzerinde durduk. Biz Türkiye olarak şunu görüyoruz. Bir taraftan adada bir dondurulmuş sorun var. İki tarafta kendi sınırları içerisinde kendi idarelerinin yönetimi altında yaşamaya devam ediyor. Ama birbirlerine karşı koydukları karşılıklı izolasyon adanın topyekun refahını etkiler bir durumda olmaya başladı. Hele son yıllarda Akdeniz'de meydana gelen jeostratejik, jeoekonomik gelişmeler dikkate alındığında Kıbrıs Adası'nın Rum'uyla, Türkiye'yle giderek daha fazla bölgeden izole olduğu yalnızlaşmaya başlayacağı bir ada haline dönmeye başlayacak. Bunun yerine adadaki iş birliği ruhunun arttırılmasının önemli olduğu konusunda biz Birleşmiş Milletler'in vizyonuyla örtüştüğümüzü söyledik. Rumlar ve Avrupa Birliği ne derse desin tükenmiş federasyon modeli artık masadan kalkmış durumda. Bu modelde biliyorsunuz Rumlar tarafından ortadan kaldırıldı. Kıbrıs Türklerinin daha fazla izolasyonunu hedef alan daha fazla imkansızlıklar içerisinde boğuşmasına sebep olan bir müzakere süreci, bir çözüm süreci, bir anlaşma süreci bizim hiçbir şekilde kabul edeceğimiz bir yaklaşım değildir. Tabii ki Kıbrıs Türklerinin biz iradesine saygı duyuyoruz. Onların kendi seçimleri, kendi tercihleri ortada. Ama biz garantör ülke olarak, ana vatan olarak kendi görüşlerimizi, kendi tavrımızı her zaman büyük bir netlikle ortaya koyuyoruz. Biz bu konuda son derece netiz. Uluslararası toplumun getirdiği bütün çözüm önerilerine bugüne kadar biz hep evet dedik. Bunun arkasında olduk." "OLDU, BİTTİYE İZİN VERMEYECEĞİMİZİ HERKES BİLİYOR" Ege Denizi ile ilgili Deniz Mekansal Planlamasının hazırlandığını aktaran Fidan, Birleşmiş Milletler’in ilgili birimlerine sunulacağını kaydetti. Bakan Fidan, "Kıbrıs Ege ve Doğu Akdeniz'de tek taraflı herhangi bir adıma veya ‘oldu, bittiye’ izin vermeyeceğimizi zaten herkes biliyor. Her şekilde söyledik, söylemeye de devam edeceğiz. Ama duymayanlara yani kulakları sağırdır, duymazlar, işitmezler yapacak fazla bir şey yok. Propaganda makinesi haline dönüşmüş, belli konuları doğruluğundan bağımsız, gerçekliğinden bağımsız sırf öyle olarak görmek istedikleri için propagandasını yapan insanlara kulak asılmaması fevkalade önemli" diye konuştu.

Trump Türkiye'ye gelecek mi? Haber

Trump Türkiye'ye gelecek mi?

Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Antalya Diplomasi Forumu’nun son gününde düzenlediği basın toplantısında forumun çıktıları, bölgesel diplomatik gündemler ve Türkiye’nin çok taraflı dış politika yaklaşımı hakkında kapsamlı açıklamalarda bulundu. Forumun bu yıl da yoğun diplomasi trafiğine ev sahipliği yaptığını belirten Fidan, "Dördüncüsünü düzenlediğimiz Antalya Diplomasi Forumu bu yıl da diplomasinin nabzını tutmuştur. Zengin ve çok katmanlı bir istişare platformu olarak hepinizin de katkılarıyla öne çıkmıştır" dedi. Üç gün süren forumda 50 oturum düzenlendiğini, 155 ülkeden 6 binin üzerinde konuğun ağırlandığını ifade eden Bakan Fidan, bu kapsamda 21 devlet ve hükümet başkanı, 5 başkan yardımcısı, 64 bakan ve 61 uluslararası kuruluşun üst düzey temsilcisinin katılım sağladığını söyledi. Fidan, "Karadeniz’den Orta Doğu’ya, Afrika’dan Balkanlara krizlerin odağında yer alan pek çok aktörü aynı çatı altında buluşturmuş olduk" dedi. Forum kapsamında Filistin konusuna özel önem verdiklerini belirten Dışişleri Bakanı Fidan, "Cuma gününü neredeyse bir tam günümüzün Filistin meselesine ayırdık. Bölgemizdeki acıları dindirmek için diplomasinin gücüne olan inancımızı yineledik" dedi. Fidan, Türkiye’nin Orta Doğu’daki barış arayışlarında aktif rol üstlendiğinin altını çizerek, "Orta Doğu’da iki devletli çözüm vizyonunu ve Filistin halkına yönelik süregelen zulme karşı vicdani ve siyasi sorumluluklarımızı bir kez daha vurguladık" şeklinde konuştu. Antalya Diplomasi Forumu marjında Türkiye, Hırvatistan ve Bosna Hersek Dışişleri Bakanlarının üçlü toplantı gerçekleştirdiğini, İslam İşbirliği Teşkilatı-Arap Ligi Temas Grubu toplantısının genişletilmiş formatta yapıldığını da aktaran Fidan, Irak’la yüksek düzeyli güvenlik mekanizması toplantısının da bugün gerçekleştirileceğini bildirdi. TRUMP’IN TÜRKİYE’YE ZİYARETİ GÜNDEMDE, TARİH NET DEĞİL Basın toplantısında eski ABD Başkanı Donald Trump ile muhtemel görüşmeye ilişkin bir soru üzerine de açıklama yapan Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, konuya dair planlamaların sürdüğünü ifade etti. Fidan, "Trump’ın Türkiye’ye ziyareti kapsamında şu anda kesinleşen bir husus yok. Bu konularda çalışmalarımız devam ediyor. Görüşme Türkiye’de mi Amerika’da mı olacak? Ne zaman olacak? Bunlar hâlâ bakanlıklarımız arasında çalışması devam eden konular" dedi. "Dünyanın neredeyse tamamına yakınının hemfikir olduğu bir konu ama durdurulamıyor" Fidan, Gazze’deki krize ilişkin olarak uluslararası meşruiyet sorunu vurgusu yaparak, şu ifadelere yer verdi: "Bütün görüşmelerde herkesin açıkçası İsrail’in bu yaptığı soykırıma değişen derecelerde bir itirazı var. Kimisi açıktan söyleyebiliyor, kimisi kapalı kapılar ardında söyleyebiliyor, kimisi Birleşmiş Milletler’de yapılan geçen seneki oylamada olduğu gibi 156 devlet el kaldırarak söylüyor ama sonuçta büyük bir itiraz var. Şimdi temel sorun şu, dünyanın neredeyse tamamına yakınının hemfikir olduğu bir konu ama durdurulamıyor."

Bakan Fidan: Türkiye ateşkesi destekliyor Haber

Bakan Fidan: Türkiye ateşkesi destekliyor

Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Macar Dışişleri ve Dış Ticaret Bakanı Peter Szijjarto ile bakanlık binasında bir görüşme gerçekleştirdi. Görüşmenin ardından Bakan Fidan ve Macar mevkidaşı Szijjarto basın mensuplarının sorularını yanıtladı. Türkiye ve Macaristan arasındaki ilişkilerin çok boyutlu bir nitelik taşıdığını aktaran Bakan Fidan, ikili ilişkileri her alanda derinleştirmek için çaba harcadıklarını ve küresel meseleler karşısında da eş güdüm ve iş birliği içinde olmak için gayret gösterdiklerinisöyledi. "Türkiye-AB ilişkilerinin bazı üyelerin dar çıkarlarına hapsedilmemesi gerektiğini düşünüyoruz" Macaristan’ın 2024 yılının ikinci yarısında Avrupa Birliği (AB) Konseyi Dönem Başkanlığını üstlendiğini ve bu süre boyunca Türkiye-AB ilişkilerini canlandırmak için ciddi çabalar gösterdiklerini dile getiren Bakan Fidan, "Düzenledikleri etkinliklerin önemli bir kısmına ülkemizi de dahil ettiler. Biz katıldığımız toplantılarda Türkiye'nin sahip olduğu imkan ve kabiliyetlerle Avrupa'nın güvenliğine, istikrarına ve refahına önemli katkılar da bulunabileceğini hep söyledik. Bugün geldiğimiz noktada Avrupa Birliği'nin (AB) de artık stratejik pusulasını kalibre etmesini bekliyoruz. Türkiye-AB ilişkilerinin bazı üyelerin dar çıkarlarına hapsedilmemesi gerektiğini düşünüyoruz. Diğer taraftan Avrupa'nın güvenliği söz konusu olduğunda Türkiye-AB ilişkilerinin nedenli önemli olduğu görülmektedir. Avrupa güvenliğine dair atılacak tüm adımların Türkiye ile planlanmasının ortak menfaatimiz için elzem olduğuna inanıyoruz" ifadelerini kullandı. "Ümidimiz kalıcı barışa yönelik sürecin başlamasıdır" Türkiye ve Macaristan’ın Rusya-Ukrayna savaşı etkilerini yakından hisseden iki ülke olduğuna dikkati çeken Fidan, "Türkiye'de Macaristan'da ihtilafın çözümü için diyalog ve diplomasiden yana ola geldiler. Tarafların ateşkese yönelik adımlarını memnuniyetle karşılıyoruz. Bu sürecin desteklenmesi gerektiğini düşünüyoruz. Ümidimiz, tam ve kapsamlı bir ateşkesin tesis edilmesi ve kalıcı barışa yönelik sürecin başlamasıdır. Bu yöndeki çabalarımızı ve taraflarla olan temaslarımızı sürdürmeye devam edeceğiz" diye konuştu. "Avrupalılar üç yıl boyunca barış ateşkesi kelimesine yasak getirdiler" Türkiye ve Macaristan’ın güvenlik ihtiyaçlarının aynı olduğuna dikkati çeken Macaristan Dışişleri ve Dış Ticaret Bakanı Szijjarto, "Bu hem fiziki güvenlik hem de enerji güvenliği açısından da böyle. Geçtiğimiz üç yılda Macaristan ve Türkiye barış kampının en yüksek sesle çıkarılan taraftarı oldular. Geçtiğimiz üç yılda Türkiye ve Macaristan'da en önemlisi açık bir şekilde barışın gerekliliğinden yana olduk. Sonuna kadar ateşkes ve görüşmeleri yapılmasını söyledik. Ancak Avrupalılar bugün ki bunlar ateşkesten bahsedenler, üç yıl boyunca hayrete düşürecek bir tutum sergilediler. Uluslararası örgütlerde ve siyasette de. Avrupalılar bugün ateşkesten bahsederken üç yıl boyunca barış ateşkesi kelimesine yasak getirdiler. Bunu hatırlatmak istiyorum. Şimdi şunu görüyoruz, en büyük ümit barışın gelmesi için Ukrayna'da. Bunun için her araçla mümkün olan Rus-Amerika görüşmelerinin başarılı olmasını diliyoruz. Brüksel'in savaş yanlısı politikalarıyla barış görüşmelerine engel oluşturmamasını bekliyoruz. Geçtiğimiz üç yıl kanıtlamıştır ki Ukrayna'daki savaşın, savaş alanında çözümü yoktur. Bunun için son derece tehlikeli buluyoruz. Bununla birlikte Brüksel'in kararlarının yeni milyarlar eurolar gönderilmesini destekliyor. Bunu kabul edemez buluyoruz. Bu önlemler savaşın uzamasına neden olmakta ve ne kadar uzarsa daha çok insan ölmekte" dedi. Macaristan'ın enerji güvenliği Türkiye olmadan mümkün olmayacağının altını çizen Szijjarto, Türk akımı üzerinden Macaristan’a 7,6 milyar metreküplük bir gaz ulaştığını kaydetti. ABD’de Biden yönetiminde Gazprom’a yönelik yaptırımların uygulanmasının kasıtlı olarak bölgedeki ülkelerini doğal gaz açısından zor duruma soktuğunu değerlendiren Szijjarto, Washington'dan ulaşan bilgiye göre, Gazprom’a yönelik yaptırımın istisna tutulmasına yönelik talebin uzatıldığını kaydetti. "Amerikan yönetiminin gündemi ilerletiyor olması sevindirici" Basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Bakan Fidan, Ukrayna'da barışın sağlanmasına ilişkin, "Rusya Ukrayna savaşında gelinen noktada Amerika'nın öncülüğünde devam eden barış ve ateşkes görüşmelerini baştan beri destekliyoruz. Biz olayın başından beri diyalogun olmasını istiyorduk. Çok fazla ölüm ve yıkım var. Bugün geldiğimiz noktada yeni Amerikan yönetiminin bu gündemi ilerletiyor olması sevindirici bir gelişme. Umarız en kısa sürede kalıcı ateşkese ulaşırlar" diye konuştu.

Bakan Fidan Ukrayna zirvesi için İngiltere'de Haber

Bakan Fidan Ukrayna zirvesi için İngiltere'de

Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Ukrayna Zirvesi’ne katılmak üzere İngiltere’ye geldi. Zirve, Avrupalı ve Kanadalı liderlerin katılımıyla başladı. Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Ukrayna Zirvesi’ne katılmak üzere İngiltere’nin başkenti Londra’ya geldi. İngiltere Başbakanı Keir Starmer’ın ev sahipliğinde Lancaster House’da düzenlenen zirveye ayrıca Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenskiy, Finlandiya Cumhurbaşkanı Aleksander Stubb, Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, Polonya Başbakanı Donald Tusk, İspanya Başbakanı Pedro Sanchez, Danimarka Başbakanı Mette Frederiksen, Kanada Başbakanı Justin Trudeau, Romanya Geçici Cumhurbaşkanı Ilie Bolojan, Hollanda Başbakanı Dick Schoof, İsveç Başbakanı Ulf Kristersson, Almanya Başbakanı Olaf Scholz, Norveç Başbakanı Jonas Gahr Store, Çekya Başbakanı Petr Fiala, İtalya Başbakanı Giorgia Meloni, NATO Genel Sekreteri Mark Rutte, Avrupa Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen ve Avrupa Konseyi Başkanı Antonio Costa da katıldı. "Hepimiz ne kadar uzun sürecek olursa olsun sizin, Ukrayna’nın yanındayız" İngiltere Başbakanı Starmer, zirvenin açılışında yaptığı konuşmada, "Hepimiz ne kadar uzun sürecek olursa olsun sizin, Ukrayna’nın yanındayız" ifadelerini kullandı. Avrupa’nın güvenliği açısından her neslin bir kez karşı karşıya kalabileceği olağanüstü bir durumla karşı karşıya olduklarını vurgulayan Starmer, "Burada mesele, Ukrayna konusunda iyi bir sonuç elde etmenin doğru ya da yanlış bir şey olması değil. Durum, buradaki her ülkenin ve daha birçoğunun güvenliği açısından hayati önem taşıyor" dedi. İngiltere Başbakanı Starmer, Ukrayna için bir barış planı üzerinde çalışmayı ve ardından bunu ABD ile görüşerek birlikte ilerletmeyi amaçladıklarını söyledi. Bugünkü görüşmelerin birlikte adil ve kalıcı bir barışın nasıl tesis edilebileceğine ve aynı zamanda Ukrayna’nın nasıl desteklenebileceğine odaklanacağını vurgulayan Starmer, "Çünkü Rusya, barıştan söz etse bile acımasız saldırılarına devam ediyor" dedi. "Ukrayna’nın sağlam güvenlik garantileriyle desteklenen bir barışa ihtiyacı var" Zirve öncesinde Ukrayna Devlet Başkanı Zelenskiy ve İtalya Başbakanı Meloni arasında ayrı bir görüşme gerçekleşti. Görüşmeye ilişkin açıklama yapan Zelenskiy, Ukrayna’nın güvenlik garantilerine ihtiyacı olduğunu vurgulayarak, "İtalya Başbakanı Giorgia Meloni ile savaşa adil ve kalıcı bir çözüm bulunması için ortak bir eylem planı geliştirilmesi konusunda verimli bir görüşme gerçekleştirdik. Savaşın devam etmesi ve hızlı bir şekilde savaşa dönüş, Putin dışında kimsenin arzuladığı bir şey değil. Bu nedenle de Ukrayna konusunda birliği muhafaza etmek ve Avrupa ülkeleri ile ABD’den oluşan müttefiklerimizle iş birliği içinde ülkemizin konumunu güçlendirmek önem arz ediyor. Ukrayna’nın sağlam güvenlik garantileriyle desteklenen bir barışa ihtiyacı var" dedi. Öte yandan İngiliz basını, Ukrayna’da ileride düzenlenebilecek seçimlerde devlet başkanlığı için potansiyel adaylardan biri olan eski Genelkurmay Başkanı ve Ukrayna’nın Londra Büyükelçisi Valerii Zaluzhnyi’n de katılımcılar arasında yer aldığını ve diğer büyükelçilerden farklı olarak ilginç bir şekilde toplantıya liderler gibi ön kapıdan giriş yaptığını belirtti.

“PKK/YPG, Suriye topraklarının üçte birini işgal etmekte” Haber

“PKK/YPG, Suriye topraklarının üçte birini işgal etmekte”

Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Suriye'deki yeni yönetimin lideri Ahmet eş-Şara ile düzenlediği ortak basın toplantısında soruları cevapladı. Suriye'nin yeniden inşasına ilişkin olarak uluslararası topluma mesajının ne olduğu sorusu üzerine Bakan Fidan, “Bugün sabah Şam'a gelirken Türkiye sınırından Cilvegözü'nden karayolu ile girdik, yaklaşık 5,5-6 saat boyunca bütün şehirleri gördük. Ve maalesef benim 14 sene önce gördüğüm, bıraktığım Suriye gitmiş, yerine savaşla harap olmuş bir Suriye gelmiş. Bugün bu Suriye'nin ayağa kalkması, yerlerinden edilmiş milyonlarca insanın ülkelerine dönmesi, temel hizmetlere kavuşması için uluslararası toplumun, başta bölge ülkeleri olmak üzere topyekûn bir seferberlik içinde olması gerekiyor” dedi. Bir önceki rejim için uygulanan yaptırımların yeni dönemde bir an önce kaldırılması gerektiğini ifade eden Bakan Fidan, yatırım, finansman, altyapı hizmetleri, sağlık hizmetleri, eğitim hizmetlerinin bir an önce hizmete geçmesi için bunun önemli olduğunu belirtti. Bakan Fidan, “Bölge ülkelerinin üstünde yük oluşturan, Avrupa ülkelerinde ciddi sıkıntı oluşturan göçmenlerin dönebilmesi için yeniden yapılanmaya bir an önce başlanması, altyapının ayağa kaldırılması gerekiyor. Ben bugünkü yaptığım görüşmelerde yeni yönetimde bu konuda güçlü bir irade, güçlü bir vizyon ve çalışma azmi gördüm. Bu irade ve azmin uluslararası toplum tarafından da desteklenmesi gerekiyor. Biz Türkiye olarak hem uluslararası diplomatik alanda hem de kalkınma örgütlerimizle, şirketlerimizle Suriye'nin yeniden ayağa kalkması ve halkının geri dönmesi için elimizden geleni yapmaya devam edeceğiz” diye konuştu. Suriye'deki kurumların yeniden yapılandırılmasında Türkiye'nin rolüne ilişkin soruya cevap veren Bakan Fidan, “Suriye'nin yeniden yapılanmasında yardım elini uzatmak istediğimiz gibi, kurumların yeniden yapılanmasında da yeni yönetimle beraber çalışmaya hazırız. Ama ben bugün yaptığım görüşmede değerli dostumun ve arkadaşlarının özellikle yeni sistemin kuruluşu ve geçiş süreci ile ilgili çok net fikirlere sahip olduklarını gördüm. İnşallah bu fikirlerin hayata geçmesiyle bütün Suriyelilere hizmet edeceğine inanıyorum. Süreç içerisinde kurumsal kapasitelerin geliştirilmesi için yani bir desteğe ihtiyaç duyulması durumunda kesinlikle bu desteği vereceğiz. Cumhurbaşkanımızın da bu konuda çok güçlü bir iradesi var ve oldukça da kendisi hassas” dedi. TERÖR ÖRGÜTÜ PKK/YPG'YE OPERASYON Suriye'nin kuzeyinde terör örgütü PKK/YPG'ye yönelik bir operasyon olup olmayacağının sorulması üzerine Bakan Fidan, “YPG ve PKK ile ilgili konuyu da kendileriyle görüştük. Biliyorsunuz şu anda PKK/YPG, Suriye topraklarının üçte birini kanunsuz bir şekilde işgal etmekte. Enerji kaynaklarının başında oturmakta, Suriye halkının malını çalmakta ve Türkiye'den, Irak'tan, Avrupa'dan gelmiş PKK mensuplarıyla ve aşırı sol terör gruplarıyla bölgeyi adeta bir terör havzasına çevirmiş durumda. Kendilerinin uluslararası topluma sunduğu gardiyanlık hizmeti karşılığında uluslararası toplum da bu hukuksuzluğa göz yumuyor. Böyle bir alışveriş olmuş. Yeni Suriye'de biz Şam'daki yeni yönetimin Suriye'nin toprak bütünlüğünü, siyasi egemenliğini sağlama konusunda uygun adımları atacağını değerlendiriyoruz. Sayın Şara ile bugün yaptığımız görüşmelerde onun çerçevesini de aldık kendisinden. O vizyonu da gördük. Yeni Suriye'de daha fazla kaos, kan, dram olmadan YPG'nin de önümüzdeki süreçte Suriye'nin ulusal bütünlüğünü tehdit etmeyen bir noktaya gelmesi gerekiyor. Oradaki Kürt kardeşlerimizin kendi hayatlarından ve emniyetlerinden emin bir şekilde yaşaması, Suriye'nin geri kalan nüfusu gibi gururla, huzurla, emniyetle bulundukları yerlerde hayatlarını sürmesi ve terör örgütünün pençesinden kurtulmaları önemli. Uluslararası sistemin terör örgütünü kullanmak için gerekçe gösterdiği DEAŞ tutukluları meselesinde de değerli dostum Suriye yönetiminin yeni iradesi adına bu konuda da inisiyatif almaya hazır olduklarını bize söylediler. Gerekirse bu tutukluları devralma konusunda gerekli girişimi yapabileceklerini söylediler” dedi. “TRUMP'IN SORUNA DAHA FARKLI YAKLAŞACAĞINA İNANIYORUM” ABD'nin yeni dönemde terör örgütü PKK/YPG konusundaki tavrına ilişkin soruya cevap veren Bakan Fidan, “Biz birinci döneminde de Sayın Trump ile çalıştık. Sayın Trump, bu elimizdeki sorunu Sayın Obama döneminden devralmıştı. Sayın Trump'ın çok büyük birkaç özelliği var. Bunlardan birisi, net olması ve sadece ABD'nin çıkarlarını esas alması. Bu probleme, bu denkleme baktığı zaman şunu gördü; DEAŞ tutuklularına bir çözüm bulunduğu takdirde ABD'lilerin burada kalmasına hiçbir lüzum yok. Niye oradalar, ABD'ye bunun getirisi ne, bunu bir türlü anlayamadı. Dolayısıyla birkaç defa sisteme talimat verdi. Fakat ABD sistemi, maalesef sadece ABD'nin çıkarını değil, adını vermek istemediğim başka ülkelerin de çıkarlarını gözeten insanlarla dolu. Burada ABD'nin çıkarları açısından bakıldığı zaman, bir matematik hesabı yapıldığı zaman, Türkiye mi önemli, PKK gibi bir terör örgütü mü önemli, Sayın Trump buradaki matematiği hemen görüyor. Ama başka türden niyeti olan, ABD'yi orada tutmakla bölgede istikrarsızlığa neden olan bir terör örgütüne kan vermekle başka bir amaca hizmet edilebileceğini de hesaba katan başka insanlar da var sistem içerisinde. Maalesef o insanlar, Sayın Trump kadar net düşünmediler o dönem. Ben yeni dönemde Sayın Trump'ın daha kararlı, daha güçlü, ABD çıkarlarını ve sadece ABD çıkarlarını öne alan bir irade ile bu soruna daha farklı yaklaşacağına inanıyorum” dedi. SURİYE'DEKİ AZINLIKLARIN DURUMU Suriye'de azınlıkların geleceğine ilişkin soru üzerine Bakan Fidan, “Sayın Şara ve arkadaşları ile yaptığım görüşmelerde şunu gördüm; kendileri geçmiş dönemde Baas rejiminin ülkeleri gruplar üzerinde kurduğu baskı, bu grupları birbirine karşı kullanarak sistemi devam ettirme yönündeki bu zulümden büyük dersler çıkarılmış durumda. Her şeyden önce bu eski uygulamalara son verilmesi, eskilerin hatalarının tekrar edilmemesi için büyük bir hassasiyet içerisinde olduklarını gördüm. Ayrıca ülkedeki vatandaşların bir azınlık tanımlamasından çıkarılarak, herkesin eşit olduğu, ait olduğu etnisiteden veya mezhepten dolayı avantajlılık veya dezavantajlılığın olmadığı bir sistemin inşası konusunda bir vizyonun olduğunu gördüm. Aslında bu hem Türkiye'deki, hem Avrupa'daki, dünyanın gelişmiş demokrasilerinde ortaya konulan anayasal vatandaşlığa uygun bir yöntem. Bütün vatandaşların etnisitelerinden, kimliklerinden, din ve mezheplerinden bağımsız olarak yargı önünde, fırsat eşitliği açısından, her açıdan eşit olması şüphesiz çok ileri bir düşünce. İnşallah bu hayata geçer” dedi.

Fidan: "Türkiye olarak Suriye halkıyla omuz omuza duracağız" Haber

Fidan: "Türkiye olarak Suriye halkıyla omuz omuza duracağız"

Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Ürdün'ün Akabe kentinde Suriye'deki siyasi geçişi ele almak üzere düzenlenen dışişleri bakanları toplantısının ardından düzenlenen basın toplantısında açıklamalarda bulundu. Fidan, Irak Dışişleri Bakanı Fuat Hüseyin, Ürdün Dışişleri Bakanı Ayman Safadi, Mısır Dışişleri, Göç ve Yurtdışı Mısırlılar Bakanı Badr Abdellaty ve Avrupa Komisyonu Başkan Yardımcısı Kaja Kallas’ın da katıldığı ortak basın toplantısında, “Suriye halkı da bizler gibi yaşamayı hak ediyor: Güvenli, özgür ve müreffeh. Suriye'nin istikrarı bölge ve ötesi için de önemlidir. Hepimizin düzenli, kapsayıcı ve Suriye liderliğinde bir geçiş sürecine ihtiyacı var. Geçiş sürecinde devlet kurumları korunmalı ve gerekirse reforme edilmelidir” dedi. Suriye'nin toprak bütünlüğünün ve birliğinin her durumda korunması gerektiğine vurgu yapan Fidan, “Suriye'nin zengin sosyal dokusu korunmalıdır. Tüm azınlıklara saygı gösterilmelidir. Buradan Suriyeli kardeşlerimize bir mesaj vermek istiyorum: Bu dönemde birlik, karşılıklı uzlaşı ve uyanıklık gösterilmelidir. Uluslararası toplum tüm bu konularda Suriye'ye gerekli siyasi desteği ve insani yardımı sağlamalıdır” şeklinde konuştu. Terörizmin geçiş döneminden faydalanmasına asla izin vermeyeceklerini kaydeden Fidan, “Çabalarımızı koordine etmeli ve geçmişte yapılan hatalardan ders çıkarmalıyız. Herhangi bir yanlış adım düzensiz göç akışına ve İsrail'in daha fazla saldırganlaşmasına yol açabilir. Önümüzdeki günler kolay olmayabilir. Ancak Türkiye olarak Suriye halkıyla omuz omuza duracağız” ifadelerini kullandı.

Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
logo
Söz Bursa En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.