SON DAKİKA
Hava Durumu

#Esad

Söz Bursa - Esad haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Esad haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

Erdoğan: Özgür Bey, Esad'a niye gitmedin? Haber

Erdoğan: Özgür Bey, Esad'a niye gitmedin?

Kuvvetle muhtemel Halep dediğimiz İdlib dediğimiz Hama dediğimiz Şam dediğimiz Rakka dediğimiz şehirler tıpkı Antep gibi, Hatay gibi, Urfa gibi bizim birer vilayetimiz olacaktı. Bu şehirler sınırlarımız dışında kaldı diye herhalde oralarda yaşayan insanlarımızla bağımızı tümden kesecek değildik. Nitekim bilhassa sınır şehirlerimizdeki vatandaşlarımızla sınırın ötesindeki yerlerde yaşayanlar son 1 asır boyunca insani ilişkilerini, alışverişlerinizi, akrabalıklarını devam ettirmişlerdi. Hatta bizim şehirlerimizde sınır ötesindeki şehirler arasında düzenli otobüs ve dolmuş seferleri, taksi ulaşımı hep sürmüştür. Suriye’de 2011’de başlayan ve 13 yıl süren iç çatışmalar bu iklimini başka boyuta taşıdı. Dünyada bizden başka hiçbir ülkenin altından kalkamayacağı bir siyasi ve toplumsal yükü hiç tereddüt etmeden sırtlandık. Kardeşlik hukukumuzun gereğini yerine getirerek içeriden ve dışarıdan üzerimize gelen nice baskıyı, ithamı, provokasyonu göğüslemek zorunda kaldık. İnsani ve ahlaki temelden yoksun bu saldırılara asla geri adım atmadık. Peki neticede kim haklı çıktı, Allah’a hamdolsun biz haklı çıktık. Allah bizi ne milletimize, ne Suriyeli mazlumlara mahcup etmedi. İşte 13 yıl sonra Suriye yeniden özgürleşme yolunda ilk adımını attı. 61 yıllık zulmün arkasından rejim düşerken, Esad pılını pırtısını toplayıp bir gecede kaçmak zorunda kaldı” dedi. “SURİYE’NİN DİĞER KISIMLARINI DA TERÖR ÖRGÜTÜ VE İŞGALCİLERDEN TEMİZLEYEREK KARDEŞLERİMİZİN TAMAMININ YUVALARINA DÖNMELERİ İÇİN GEREKEN ZEMİNİ OLUŞTURACAĞIZ” Erdoğan, “Suriyeli kardeşlerimiz geçici yönetim oluşturup, düzeni ve güvenliği sağlamaya başladılar. Suriye’de evi, arazisi, akrabası olan misafirlerimiz de yavaş yavaş geri dönüş yoluna geçti. İnşallah Suriye’nin diğer kısımlarını da terör örgütlerinden ve işgalcilerden temizleyerek bu kardeşlerimizin tamamının yuvalarına dönmeleri için gereken zemini oluşturacağız. Birikimiyle, işiyle, kabiliyetleriyle, emeğiyle üretimiyle ülkemize katkı vererek burada olmak isteyenlerin de başımızın üstünde yeri vardır. Suriye’deki devrime şaşı bakanlara, Esad dönemini yüceltenlere, meseleyi başka güçlerin tezgahı seviyesinde indirenlere en güzel cevap Şam’daki yer altı hapishaneleridir. Bunları televizyonlarda izlediniz değil mi? O hapishanelerin halini gördünüz değil mi? Esad bu insanlara nasıl zulmetmiş. O cezaevlerinde girerken 60-70 kilo olan insanlar ne yazık ki çıkarken oradan 30 kiloya düşmüşler. Alma mazlumun ahını çıkar aheste aheste. Ülkemizdeki Suriyelilerin yıllarca neden vatanlarına dönemediklerinin cevabı da o hapishanede ele geçirilen işkence, ölüm ve imha aletleridir. Esad’ın af çağrısına kanıp rejimin kontrol ettiği şehirlere dönenler ise cezaevi denilen ölümhanelerde türlü işkencelere uğradıktan sonra katledilmişlerdir” diye konuştu. “ESAD’I ZİYARET EDECEKTİ, ÖZGÜR BEY NE OLDU, NİYE GİTMEDİN” Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Televizyonlara, gazetelere, sosyal medya mecralarına yansıyan vahşet hikayelerini dinlemeye insanların yüreği dayanmıyor ancak CHP Genel Başkanı Esad’ın kendisinin bile af ilanına prim vererek, son ana kadar bunun reklamını yapmıştır. Oraya gidecekti ya, Esad’ı ziyaret edecekti. Özgür bey ne oldu, niye gitmedin? O ziyareti gerçekleştirseydin. Yıllarca sadece ve sadece Suriyeli, Afgan ve diğer yabancılara düşmanlık üzerinden güya siyaset yapanların artık varlık sebepleri ortadan kalktığına göre bundan sonra millete ne diyeceklerini merak ediyoruz. Azıcık ahlakları, utanma duyguları, insani duyarlılıkları varsa partililerin tabelalarını indirip, siyasete tövbe ederek siyaset öncesi işlerine geri dönerler. Ama biliyoruz ki bunların derdi herhangi bir meseleyi, davayı sahiplenmek değil, konjonktürel sorunlar üzerinden kendilerine bedavadan çıkar dağlamaktır. Ülkenin ve milletin hayrına hiçbir program, proje söylem üretmeyen ve Türk siyasetini zehirleyen bu zihniyeti milletimizin irfanına havale ediyoruz. Bunlar hiçbir zaman millet de karşılık bulamadılar, bundan sonra millet bunlara yüz vermeyecektir. Bazısı cehalet, bazısı lümpen ırkçılık, kimi de mezhepçilik çukurunda debelenmeye devam edecektir. Rabbim ülkemizi bunların eline düşmekten muhafaza eylesin. Bunun için AK Parti Cumhur İttifakı’nın önümüzdeki dönemde de, sonraki dönemlerde de devam etmesi gerektiğini söylüyoruz. Türkiye’nin bu ehil kadroya, güçlü liderliğine, AK Parti ve Cumhur İttifakı vizyonuna ihtiyacı var. AK Parti’nin genel başkanında üyesine kadar tüm mensupları böyle bir vebalin altında olduğunu bir an bile unutmamalıdır. Hepimiz Türkiye’yi hedeflerine ulaştırmakta mükellefiz. Rabbim yolumuzu bahtımızı açık etsin” şeklinde konuştu.

Suriyelilerin dönüşünden esnaf endişeli Haber

Suriyelilerin dönüşünden esnaf endişeli

Suriye'de 61 yıllık Esad rejiminin sona ermesiyle birlikte binlerce Suriyeli dönüş yoluna koyuldu. Rejimin baskılarından kaçıp Türkiye'de farklı şehirlere yerleşen sığınmacılar, tekstil atölyesi, restoran ve fabrika gibi yerlerde iş imkanı buldu. Suriyeliler sayesinde unutulmaya yüz tutmuş birçok meslek alanıda tekrar canlandı. Küçük yaşta Türkiye'ye gelip 13 yılık bu dönemde otomotiv sektöründe de çırak olarak işe başlayan Suriyeli gençler ara eleman olarak sanayi sitelerininde vazgeçilmez unsurları haline geldi. Ülkelerinin özgürlüğe kavuşmasıyla birlikte Türkiye'ye minnet borçlarını ifade ederek dönüş yoluna geçen Suriyeliler, çalıştıkları yerlerden ayrılarak valizlerini toplamaya başladı. Suriyelilerin gidişine bir yandan vatan topraklarına döndükleri için sevinen bir yandan da aktif iş gücünden oldukları için üzülen Bursalı sanayici ve esnaf, piyasanın sığınmacıların ülkelerine dönüşünden etkileneceğini ve iş yerlerinin kapanabileceğini söyledi. Resmi kayıtlara göre Türkiye'de yaklaşık 3 milyon Suriyeli bulunurken, listenin 7. sırasındaki Bursa'da ise 170 bin Suriye vatandaşı bulunuyordu. "TÜRKİYE'DEN ALLAH RAZI OLSUN" Ülkesinde zulümden dolayı 2 defa hapse girdiğini söyleyen Ahmet Kaplan, ailesiyle birlikle 8 senedir Türkiye'de yaşıyor. İş yerinde aile gibi olduklarını belirten Ahmet Kaplan, "2015 yılında ailemle birlikte Türkiye'ye geldim. Zulüm var ben 2 defa hapse girdim. Çocuklar okula başladı Türkçeyi öğrendi. Çocuklar Arapçayı unuttu, döndüğümüzde sıfırdan başlayacağız. Suriye'yi çok özledik her şeyi bırakıp geldik. Türkiye'den memnunuz çok teşekkür ediyorum. Orası sıkıntılı olduğu için çocukları burada bırakıp mı dönmeliyiz henüz karar veremedik. Türkiye'de hiçbir zulüm görmedik, Allah razı olsun herkesten. Bu şirkette 6 senedir çalışıyorum. Şirket sahibinin gelmediği günlerde kasa bende kalıyor. Alışverişi ben yapıyorum, müşteriye ben bakıyorum. Biz burada aile gibi yaşadık" dedi. "BU İNSANLAR TÜRKİYE'DE ÇALIŞSIN GİTMESİN" Suriyelilerin ülkelerine döndüğünde eleman konusunda ciddi sıkıntı yaşanacağını ifade eden iş yeri sahibi Osman Yalçınkaya, "10'a yakın çalışanımız var, yarısı Suriyeli. Bunların hiçbiri keyfi gelmedi, ülkeleri harap oldu zulüm olduğundan dolayı geldiler. Ülkenin durumu belli. Bütün ürünler yağmur altında ıslanmış hepsi perişan. Ama buna rağmen gitmek istiyorlar gördüğüm kadarıyla. Gitmek isteyenler var, fakat kalmak isteyen de var. Düzen kurup ailesiyle burada yerleşmiş. Eğer giderlerse ciddi sıkıntı olacak. Çünkü insan kolay yetişmiyor. Bu elemanları tekrardan nasıl yetiştireceksin. Yerli ve dışarıdan gelen işçinin ücret farkı kalmadı, hepsi eşitlendi. Bizim insanımız maalesef çalışma konusunda çok nazlı. Kendisi çalışmıyor, dışarıdan gelenin de çalışmasını istemiyor. Bu insanlar burada çalışsın derim. Çünkü iş konusunda ciddi anlamda sıkıntı olacak. Belki birçok iş yerleri kapanacak. Dükkanda satış, ürün hazırlanması, mal kabul işlerinde çalıştıracak kişi bulamayacağım işim aksayacak. Belki ben de iş yerimi kapatmayı düşüneceğim. Bu insanlar buraya çalışmaya ve üretmeye gelmiş. Bizim de üretime ve çalışmaya ihtiyacımız var. Suriyeli veya Afgan hiç fark etmez. Yeter ki samimi şekilde gelen, suç ve terör için gelmemiş bütün insanlara bizim sahip çıkmamız lazım" şeklinde konuştu.

Tekstil esnafı Suriyelilerin gidişine üzülüyor Haber

Tekstil esnafı Suriyelilerin gidişine üzülüyor

Suriye’de Esad rejiminin çöktü, İstanbul’da tekstil atölyelerinde çalışan bazı Suriyeliler memleketlerine dönmeye başladı. Bunun üzerine sosyal medya üzerinden video paylaşan tekstilci Harun Kuzan, paylaştığı video milyonlarca kez izlendi. Kuzan, videoda tekstil atölyesinde çalıştırdığı Suriyelerin işten ayrılmasına yakınarak, atölyelerde işlerin yetişmemeye başladığını söyledi. Çektiği video ile sesini duyurmaya çalışan Kuzan, “Bu videonun bu kadar izleneceğini düşünmüyordum. Sektör bitme noktasına geldi. Tekstil sektörünün bitmemesi adına Suriyeli ve yabancı çalışanların gitmesini istemiyoruz. Bu tarz videolar çekmeye devam edeceğim” dedi. “İSTANBUL’DAKİ TEKSTİL ATÖLYELERİNİN ÇOĞU YABANCI ÇALIŞANLAR SAYESİNE AYAKTA DURUYOR” Sosyal medya üzerinden kendi tekstil atölyesinde çalışan Suriyeli vatandaşların işten ayrılması ile ilgili video paylaşan Tekstilci Harun Kuzan, “Videoda Suriyelilerin gitmesini istiyordunuz işte gittiler atölye boş kaldı işler aksadı dedim. Bunun üzerinde video milyonlarca kişiye ulaştı. Videoyu paylaşmamdaki amaç tekstil atölyelerin yabancı çalışanlar sayesinde ayakta durmasından kaynaklıydı. Benim yanımda yaklaşık 6 tane Suriyeli çalışan vardı. Bunlardan 5’i savaşın bitmesinin ardından memleketlerini döndüler. Bir tanesi ise çalışmaya devam ediyor. Türkler artık tekstil atölyelerinde çalışmak istemiyor. İstanbul’daki tekstil atölyelerinin çoğu yabancı çalışanlar sayesine ayakta duruyor. Elimdeki işlerin geçen hafta bitmesi gerekiyordu daha 15 gün oldu hala bitmedi. Yabancı çalışanların gitmesini tekstil sektörü bitmesin diye kimse istemiyor. Bunu ben de istemiyorum. Tekstil sektörünü ayakta tutmamız lazım. Yabancı çalışanlara da Türk çalışanlara verdiğimiz maaşı veriyoruz. Ucuza çalıştırmıyoruz. 45 bin TL maaş veriyoruz. Bu videonun bu kadar izleneceğini çok düşünmüyordum. Sektör bitmesin diye bu tarz videolar çekmeye artık devam edeceğim” şeklinde konuştu.

Birleşmiş Milletler'den Suriye açıklaması Haber

Birleşmiş Milletler'den Suriye açıklaması

BM Genel Sekreteri Antonio Guterres, Suriye’de Esad rejiminin devrilmesinin ardından yazılı açıklama yaptı. Guterres, “14 yıl süren acımasız savaşın ve diktatörlük rejiminin yıkılmasının ardından bugün Suriye halkı istikrarlı ve barışçıl bir gelecek inşa etmek için tarihi bir fırsata sahip olabilir. Suriye'nin geleceği Suriyelilerin belirleyeceği bir konudur ve Özel Temsilcim bu amaç doğrultusunda onlarla birlikte çalışacaktır” dedi. Düzenli bir siyasi geçiş için yapılması gereken çok şey olduğunu ifade eden Gutteres, “Bu hassas dönemde ayrım gözetmeksizin tüm Suriyelilerin haklarını korurken, sükunet ve şiddetten kaçınma çağrımı yineliyorum. Diplomatik binaların ve personelin dokunulmazlığına, uluslararası hukuka uygun olarak her durumda saygı gösterilmesi gerektiğinin altını çiziyorum” dedi. “Suriye'nin egemenliği, birliği, bağımsızlığı ve toprak bütünlüğü yeniden tesis edilmelidir” Siyasi geçiş sürecinin kapsayıcı ve kapsamlı olması ve tüm çeşitliliğiyle Suriye halkının meşru taleplerini karşılamasını sağlamak için uluslararası toplumun desteğine ihtiyaç olduğunu belirten Gutteres, “Suriye'nin egemenliği, birliği, bağımsızlığı ve toprak bütünlüğü yeniden tesis edilmelidir. Suriyelilerin uzlaşma, adalet, özgürlük ve refahın herkes için ortak gerçekler olduğu bir ülke inşa etmelerine yardımcı olmaya kararlıyız. Suriye'de sürdürülebilir barışa giden yol budur” dedi.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.