SON DAKİKA
Hava Durumu

#Denetim

Bursa Haber - Denetim haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Denetim haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

176 belediyeye soruşturma izni verildi Haber

176 belediyeye soruşturma izni verildi

 TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda, İçişleri Bakanlığı'nın 2025 yılı bütçesi kabul edildi. Bütçe görüşmelerinde milletvekillerinin sorularını ve eleştirilerini yanıtlayan İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, komisyonda yaşanan gerginliğe yönelik sorular üzerine, milletvekillerinin kendisini engellemeye çalışmasının Gazi Meclis'e yakışmadığını belirterek, 200 polisle içeri girildiği yönündeki iddialarında komisyonun gerçekleştiği alanın küçüklüğü nedeniyle imkansız olduğunu dile getirdi. Bakan Yerlikaya, yasa dışı bahisle ilgili projeli ve teknik takipli çalışmalara devam edildiğini vurguladı. Bugüne kadar 9 bin 780 tutuklama gerçekleştirildiğini kaydeden Bakan Yerlikaya, 9 bin 874 internet sayfasının erişime engellendiğini, 77 bin 979 sosyal medya hesabının kapatıldığını söyledi. Bakan Yerlikaya, belediyeler hakkındaki soruşturma sayılarıyla ilgili de, bin 701 şikayetin 176'sına soruşturma izni verildiğini belirterek, "Soruşturma izni verilenlerin 59'u AK Parti, 58'i CHP, 21'i MHP, 7'si İYİ Parti, 10'u HDP üyeleriyle ilgilidir." dedi. "Şehir eminleri teröre yandaş olamaz" sözünün kendisine ait olduğunu anımsatan Bakan Yerlikaya, açıklamalarında şunları kaydetti: "Bin 408 belediyemiz var. Hepsi mahalli müşterek ihtiyaçları görmek için halkın oyuyla geldiler. Onlar da, biz de Ceza Kanunu'ndan kurtulamayız. Oraya ayağını bastın mı, dokunulmazlık süresi var, tamam bu ayrı ki burada bile dava açar bekletir. Ama konusu terörse ayrı kulvara giriyor. Şu anda savcının soruşturması ve kovuşturması olmayan bir sürü DEM'li belediye var. Biz hukuk devletiyiz. Burada Anayasa'nın 127. maddesini, Belediye Kanunu'nun 45, 46. maddesini okuyun." yanıtını verdi. Bakan Yerlikaya'nın milletvekillerinin sorularını yanıtlamasının ardından komisyonda, İçişleri Bakanlığının yanı sıra Emniyet Genel Müdürlüğü, Jandarma Genel Komutanlığı, Sahil Güvenlik Komutanlığı, Göç İdaresi Başkanlığı ile Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı'nın bütçeleri kabul edildi.

Bakan Tunç: Kusurunuz yoksa telaşlanmayın Haber

Bakan Tunç: Kusurunuz yoksa telaşlanmayın

Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, bir dizi programa katılım sağlamak üzere Eskişehir'e geldi. İlk olarak Eskişehir Valiliğine ziyarette bulunan Bakan Tunç, Vali Hüseyin Aksoy ile makamında görüştü. Ardından açıklamalarda bulunan Bakan Tunç, gündeme dair önemli konulara değindi. “BİR KUSURUNUZ YOKSA TELAŞLANMAYA GEREK YOK” Bakan Tunç, Ankara ve İstanbul Büyükşehir Belediyelerine yönelik başlatılan soruşturma ve İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun adalet sistemin yönelik söylemlerine cevap verdi. Tunç, Ankara ve İstanbul Büyükşehir Belediyelerine yönelik incelemelerin başlatıldığını hatırlatarak, konuşmasına şöyle devam etti: “Ankara ve İstanbul Büyükşehir belediyelerinde bir takım organizasyonlarıyla ilgili bir inceleme başlatıldı. İçişleri Bakanlığı tarafından müfettişler gönderildi. Onlar incelemelerini yapıyorlar. Belediyelerin, kamu iradelerin denetimi söz konusu burada. Hem Sayıştay denetimine tabidirler, hem de İçişleri Bakanlığının denetimine tabidirler. Burada denetimden çekinmeye gerek yok. Bir eksiğiniz, kusurunuz var ise telaşlanırsınız. Bir eksiğiniz yoksa, müfettişin özellikle araştırmak istediği konularla ilgili cevaplarınızı verirseniz zaten bir telaşınıza gerek yok. Burada bir suçluluk telaşında bulunmamak gerekir. Özellikle yargı ile cümle kurarken, haddi aşmamak gerekir. Yargı tacizi ne demek. Türkiye Cumhuriyeti Devleti bir hukuk devleti. Anayasamızın 138'inci maddesi ‘Yargı tarafsız ve bağımsızdır. Yargı hiç kimseden talimat almaz ve hiçbir talimatı da dikkate almaz' dolayısıyla bağımsız ve tarafsız yargının başlatmış olduğu soruşturmaları yargı tacizi şeklinde değerlendirmek şuursuz bir harekettir. Özellikle belli sorumluluk makamında olan kişilerin komu yöneticilerin, belediye başkanlarının yargı ile ilgili cümleleri sarf ederken, dikkatli olmaları lazım. 25 bin hakim ve savcımız var. Yargının yapmış olduğu işlemler noktasında siz eğer yargı tacizi burada haksızca üzerimize geliyorlar şeklindeki cümleler, sarf ederseniz, demek ki gizlediğiniz bir şey mi var? der kamuoyu. Burada hukukun üstünlüğü endeksiyle değerlendirme yapmak Türkiye ile ilgili böyle bir değerlendirme yapmak bir belediye başkanının haddi de değil, hakkı da değil.” “YASSIADA YARGISINI ÖZLÜYORLAR” İmamoğlu'nun "Yargı sistemi hiç bu kadar dibe düşmemişti" söylemlerine cevap veren Bakan Tunç, şunları söyledi: “Masa başında hazırlanmış bir değeri olmayan, sırf Türkiye'yi karalamaya yönelik bu tür endeksleri öne alarak, adeta onların Türkiye'de sözcülüğünü yaparak Türk yargısını bağımsız olmamakla, Türkiye'de hukuka güven olmamakla suçlamak, Türkiye Cumhuriyeti Devletine büyük bir haksızlıktır. İhtilal dönemlerinde bile böyle bir yargı yoktu. Yargı o zaman ki kadar ki dibe düşmemişti gibi söylemlerde bulunmak haddi tamamen aşmaktır. Bunu kabul etmek mümkün değildir. 27 Mayıs yargısı 28 Şubat yargısı 12 Eylül yargısı ile kıyaslıyor ve o kadar dibe düşmemişti diyor. Bu Yassıada yargısını özlemektir. Yargı kimsenin arka bahçesi değildir.”

Coğrafi İşaretlerde Denetim Çağrısı Haber

Coğrafi İşaretlerde Denetim Çağrısı

Bugün ülkemizde 1.600'e aşkın tescilli coğrafi işaretli ürün bulunurken, bu zengin ürün çeşitliliği, coğrafi işaretli ürünlerimizin önemli bir ekonomik potansiyele sahip olduğunu kanıtlıyor. Fakat Türkiye'nin zengin kültürel mirasını temsil eden coğrafi işaretli ürünler, ciddi bir varoluş mücadelesi veriyor. Çünkü, yalnızca tescil almak yeterli değil; denetim mekanizmaları olmadan bu değerli ürünlerin özgünlüğü ve kalitesi tehlike altında kalıyor. "Türkiye'de coğrafi işaret tescil süreci ve sonrasında geliştirilmesi gereken yapısal alanlar bulunuyor." Destek Patent Yönetim Kurulu Başkanı Kemal Yamankaradeniz, "Türkiye'de coğrafi işaretler konusunda sadece tescil sürecine odaklanılmakta, asıl kritik unsurlar olan denetim ve yönetişim ihmal edilmektedir” diyor ve ekliyor: “Tescil, yönetişim ve denetimden oluşan üç ayak iyi çalışmadığı sürece, sistemin başarılı olması mümkün değildir. Tescil süreci, sistemin ilk basamağını oluşturur. Bu aşamada ürün resmi olarak kayıt altına alınarak yasal koruma kazanır. Böylece hem ürünün özgünlüğü korunur hem de tüketiciler doğru bilgilendirilebilir. Yönetişim aşaması, tescil belgesi sahibinin sorumluluk ve yetkilerini belirler. Bu aşama, coğrafi işaretli ürünlerin ekonomik değer yaratabilmesi için kritik öneme sahiptir. Ne var ki ülkemizdeki mevcut düzenlemeler yetkileri tanımlarken, sorumluluklar konusunda belirsizlikler içermektedir. Denetim mekanizması ise iç ve dış olmak üzere iki boyutlu işler ve özellikle denetim eksikliği coğrafi işaretli ürünlerin güvenilirliğini ve değerini ciddi şekilde zedelemektedir. İç denetimde üreticinin tescile uygun üretim yapması ve kendi kendini kontrol etmesi esastır. Dış denetim ise bağımsız ve yetkili kurumlar tarafından gerçekleştirilmelidir. Avrupa Birliği'nde bu görevi bağımsız, akredite olmuş ve teknik donanıma sahip sertifikasyon kuruluşları üstlenmektedir. Ancak ülkemizde coğrafi işaret tescil süreci ve sonrasında denetim mekanizmaları henüz yeterince olgunlaşmamıştır. Avrupa Birliği ülkelerindeki uygulamalar ile kıyaslandığında, Türkiye'deki mevcut durum çarpıcı farklılıklar göstermektedir.” Yamankaradeniz, “Ülkemizin coğrafi işaretler açısından sahip olduğu zengin potansiyele rağmen, mevcut kurumsal yapılanma ve denetim mekanizmaları için stratejik adımlar atılabilir. Örneğin; Mevcut yasal çerçeve baştan sona gözden geçirilerek eksiklikler giderilebilir.Yönetişim süreçlerinin yasal bir zemine oturtulması sağlanabilir.Bağımsız denetim ve sertifikasyon sisteminin oluşturulması için gerekli yönetmelikler hazırlanabilir.Ülke genelinde bölgesel temsilcilikleri olan merkezi bir enstitü kurulabilir.Bu enstitünün faaliyet alanı organik tarımı da kapsayacak şekilde genişletilebilir. Bu ve benzeri düzenlemeler hayata geçirildiğinde coğrafi işaret tescil süreci ve sonrası etkin bir şekilde işleyecek ve ülkemizin bu alandaki potansiyelinden yeterince fayda sağlanacaktır. Coğrafi işaret, yalnızca bir tescil belgesi değil, aynı zamanda kalite ve güvenin de bir göstergesidir. Bu bilinçle hareket edildiği takdirde, Türkiye'nin yöresel ürünleri dünya çapında tanınır ve tercih edilir hale gelecektir” dedi.

Zabıtadan fırınlara denetim Haber

Zabıtadan fırınlara denetim

İnegöl Belediyesi Zabıta Müdürlüğü ilçe genelinde gıda işletmelerine yönelik denetimlerini sürdürüyor. Belirli aralıklarla farklı sektörlere yönelik denetimler kapsamında son olarak ekmek fırınları ile unlu mamuller iş yerleri mercek altına alındı. Dört koldan sahaya inen zabıta ekipleri 65 ekmek fırını ile unlu mamuller üretim ve satışı yapılan 110 iş yeri olmak üzere toplam 175 işyerini denetledi. ZABITA HALK SAĞLIĞINI KORUMAK İÇİN SAHADA İnegöl Belediyesi Zabıta Müdürlüğünden denetimlere ilişkin yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi: “Zabıta Müdürlüğü’müzün görevlerinden biri olarak halk sağlığını korumak adına gıda üretimi yapan iş yerlerine yönelik sürekli olarak denetimler gerçekleştirmeye devam ediyoruz. Bu kapsamda şehrimizdeki ekmek fırını ve unlu mamuller işyeri olmak üzere toplamda 175 işyeri 30 Eylül-10 Ekim tarihleri arasında 10 günlük sürede denetlenmiştir. Yapılan denetimlerde; gramaj, hijyen, güncel fiyat etiketi ve tarife, saklama-depolama alanları, işyeri tertip ve düzeni, ruhsat faaliyet koluna uygun satışa arz edilen ürünler hakkında gerekli kontroller yapılıp incelenmiştir. Denetimler sonucunda işyerlerinde eksik görülen hususlarda ihtarname tanzim edilmiştir.” 26 İŞ YERİNE CEZA UYGULANDI “Denetimlerde 13 ekmek fırını ile 13 unlu mamuller üretim ve satışı yapılan iş yeri olmak üzere toplam 26 firmaya; gramaj eksikliği, temizlik ve hijyen kurallarına uyulmaması, fiyat tarifesi bulundurmamak ve tarifeye uymamak, ruhsata aykırı faaliyet ve yaya yolu işgali konularından kaynaklı olarak cezai işlem uygulanmıştır. Zabıta Müdürlüğümüzün denetimleri sıklaştırılarak devam edecektir. Herhangi bir sorunla karşılaşan vatandaşlarımız işyerleri hakkında 153 Çözüm Merkezi aracılığı ile İnegöl Belediyesi Zabıta Müdürlüğümüze 7/24 ihbarda bulunabilir.”

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.