SON DAKİKA
Hava Durumu

#Darp

Söz Bursa - Darp haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Darp haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

İstanbul'da otizmli çocuğa bakımevinde şiddet iddiası! Haber

İstanbul'da otizmli çocuğa bakımevinde şiddet iddiası!

 Öte yandan aynı kurumda olduğu iddia edilen bir başka çocuğun şiddet gördüğü anların görüntüleri çevredeki bir vatandaş tarafından cep telefonu ile kaydedildi. “Kurumun hemşireleri ‘Beğenmiyorsanız kendiniz baksaydınız’ dedi” Olay, geçtiğimiz Cuma günü Beylikdüzü ilçesi Gürpınar Mahallesi’nde bulunan Mor Menekşe Otizm Akademisinde yaşandı. İddiaya göre, çocuklarını ziyaret etmek için kuruma gelen aileye önce hemşireler tarafından çeşitli bahanelerle çocukları gösterilmek istenmedi. Ailenin çocuğunu görme ısrarı üzerine getirilen çocuğun vücudunun çeşitli yerlerinde darp, ısırma ve yanık izleri gördüğünü ifade eden aile, kurumun müdürü Aybüke L. isimli şahsın kendilerine, "Ben buraya yeni geldim. Benimle bir alakası yok. Bu durumu kendi aramızda halledebiliriz" dediğini iddia etti. Öte yandan kurumda çalışan İlayda T. isimli hemşirenin kendilerine, ‘ Beğenmiyorsanız kendiniz baksaydınız’ dediğini iddia eden aile, Mor Menekşe Otizm Akademisi isimli kurumdan şikayetçi oldu. “Merkezin girişinde 8 tane otizmli kız çocuğu perişan haldeydi” Yaşadıklarını anlatan Baba Recep Kaymak, “Bu merkezi sosyal medyada olsun birçok mecrada araştırdık ve iyi olduğuna dair kanıya vardık kendimizce. Biz çocuğumuzu oraya götürdüğümüzde bize söylenen, ‘çocuğumuzun tuvalet eğitimi, konuşma eğitimi alacağı ve çocuğumuzun daha iyi bir duruma geleceği’ idi. Yeter ki çocuğumuz kendini ifade edebilsin, tuvalet eğitimini alabilsin diye bıraktık. Çocukla her Cuma günü annem ve ben görüntülü görüşme şeklinde görüşüyorduk. Ben görüşmelerde çocuğun zayıfladığını gördüm. Neden diye sorduğum da bana ‘ çocuğunuz yemiyor’ şeklinde şeyler söylediler. Birkaç defa da çocuğu fiziksel olarak görmek istediğimde de bunun uygun olmadığını söylediler. Kurallara uygun değilmiş" ifadelerini kullandı. Çocuğu ziyaret etmek için İstanbul'a geldiğini anlatan baba Kaymak, "Mor Menekşe Otizm Merkezi’nin girişinde gördüğüm şey benim için hayatımda görebileceğim en kötü şey olabilirdi. Oraya gittiğimde 8 tane otizmli kız çocuğunun ayaklarında terlik, çorap hiçbir şey yok o şekilde dışarıda birisi yere düşmüş ağzı kanıyor. Çok kötü bir durumdalardı. Oradaki bulunan bir hemşireye kapıyı açın çocuğumuz var içeride göreceğiz dedi. Giremezsiniz dediler. Biz de ısrarcı olduk. İçeri girdik. İçeri girdiğimizde bizi ana binaya almadılar. Ama ben dedim ki ana binayı görmek istiyorum dedim. Bunu kabul etmediler. Bizi bekleme salonuna aldılar. Bekleme salonu da pislik içindeydi. Bekleme salonundayken çocuğumun uyuduğunu söylediler. Ben de çocuğumun getirilmesi için ısrarcı oldum. Çocuğum geldi. Çocuğumun üzerindeki hiçbir kıyafet bize ait değildi. Çocuğuma o an buldukları bir kıyafet ve ayakkabı giydirmişlerdi. Giydirdikleri ayakkabı da ayağına 5 numara büyüktü. Çocuğun sol boyun kısmında gördüğüm morluktan dolayı üzerindeki kıyafetleri çıkarmaya başladığımda çocuğun kolunda, omzunda, sırt bölgesinde ve ayak bileğinde morluklar olduğunu gördüm. Bu morlukların sopayla vurularak olduğunu anlayabiliyorsunuz. Olay yerine polis çağırdım. Oradaki hemşireler 'biz göreve yeni geldik biz yapmadık' dediler. Bana müdürü diyor ki 'ben 24 Temmuz’da işe başladım'. Bu çocuğun hiçbir raporu yok muydu? Bu çocuk bu hale nasıl geldi. Karakola gittik ve şikayette bulunduk. Her yere yazdık. Ben şu an çocuğumu aldık. Benim çocuğum bir şekilde tedavisini görüp iyileşecek. Ama orada bulunan 70 çocuk hiç iyi durumda değil” diye konuştu. Öte yandan aynı kurumda çekildiği iddia edilen bir başka görüntüde, balkonda bir şahsın bir çocuğa şiddet uyguladığı anlar yer aldı.

İstediği zammı yapmayan ev sahibi kiracısı ile kızını öldüresiye darp etti Haber

İstediği zammı yapmayan ev sahibi kiracısı ile kızını öldüresiye darp etti

Olay, 18 Kasım akşamı Ankara’nın Altındağ ilçesinde yer alan Baraj Mahallesi’nde meydana geldi. İddialara göre, İstanbul’da yaşayan A.T. (38), 4 senelik kiracıları Himmet Kaysal (58) ve kızı Seçil Kaysal’ın (33) ödedikleri 4 bin 200 liralık kira bedelini az buldu. Yasal zammı uygulayan baba ve kızına karşı çıkan A.T., evi için ayda 20 bin lira ödenmesini istedi. İstenen bedelin kanuna aykırı olduğunu söyleyen Kaysal ailesi ile ev sahibi arasında tartışma çıktı. Durum üzerine Ankara’ya gelen A.T., aileye saldırmak için kiracıların yaşadığı sokaktaki boş bir dükkanı kiraladı. Kiraladığı dükkanda yaşamaya başlayan A.T., yoldan çocuğu ile birlikte geçen Seçil Kaysal ile karşılaştı. A.T.’nin demir sopalı saldırsına uğrayan Kaysal, babasını arayarak yardım istedi. Kızını kurtarmak isteyen yüzde 70 fiziksel engelli Himmet Kaysal da ev sahipleri A.T.’nin saldırısına uğradı. İhbar üzerine bölgeye sevk edilen polis ekiplerince olaya müdahale edilirken yaralı baba ile kızı hastaneye nakledildi. Saldırgan ev sahibi ise gözaltına alındı. Vücutlarında kırıklar oluştu Uğradıkları saldırı nedeniyle Seçil Kaysal’ın kaburgasında ve sol kolunda kırıklar oluştu. Açılan başına da 3 dikiş atılan Kaysal’ın babasının ise burnu kırıldı. Vücudunun farklı yerlerinde morluklar ve şişlikler olan baba ile kızı, saldırgan ev sahiplerinin hak ettiği cezayı almasını istedi. İki yıla yakındır tehdit, hakaret, taciz ve benzeri saldırılara maruz kaldıklarını dile getiren aile yaşadıkları sebebiyle korku ve endişe duyduklarını ifade etti. Canını en çok engelli oğlu üzerinden yapılan tehditlerin acıttığını söyleyen anne Kaysal, yetkililerden yardım istedi. “Engelli oğlumu hedef gösterip, ‘seni bu oğlunun acısıyla yaşatacağım’ dedi” Yaşadıkları olayla ilgili konuşan mağdur Seçil Kaysal: “Dört seneye yakındır burada ailemle beraber yaşıyorum. Son bir buçuk senedir kira artışları yüzünden en sahibimle sürekli sorunlar yaşıyorum. Her mahkemeye gittiğimizde yasal zam üzerinden artış yapılması kararı verildi ama ev sahibi kabul etmedi. Engelli çocuğum üzerinden beni tehdit ediyordu. Dün oğlumu berbere götürüyordum. Yakınlarda bir dükkan kiralamış. Bir anda oradan çıktı. Tartışma çıkardı. Engelli oğlumu hedef gösterip, ‘seni bu oğlunun acısıyla yaşatacağım’ dedi. Yanıma gelip yumruk attı ve sopayla saldırdı. Yerde sürüklendim. Elindeki sopa üzerimde kırıldı, sonra da demir sopayla vurmaya devam etti. 25 dakika dayak yedim. Başımda 3 dikiş var. Sol kolum tamamen kırık. Kaburgalarımda da kırıklar var. Eğer iyileşmezse ameliyat olma durumum var” dedi. “Çocuğum, ‘anneme vurma bana vur’ dedi” -Ev sahiplerinin sürekli kendilerini yıldırmaya çalıştığını ifade eden Kaysal, “Ev sahibi bize, ‘Ben ev sahibiyim. Benim belirlediğim kiraya oturacaksın. Adalet ve kanun tanımam, istediğin yere şikayet et’ dedi. Hakkında aldırdığımız uzaklaştırma kararlarını iptal ettirmeyi de başardı. Bizden 20 bin lira kira istedi. Biz de yasal olan zammı uyguladık ve 4 bin 200 lira ödemeye başladık. Ev sahibi bundan önce de dört kez elektrik ve su aboneliğimizi kapattı. Çok korkuyorum. İki çocuğum var. Birisi zaten engelli. Korkudan okula gönderemiyorum. Gözleri önünde darp edildim. Çocuğum, ‘anneme vurma bana vur’ dedi. Tehditlerden dolayı çocuğumu başka bir okula göndermek zorunda kaldım. Bu gidişle bu okuldan da alacağım” şeklinde konuştu. “Tutuklanmasını istiyorum” Duruma bir çözüm getirilmesini isteyen Kaysal, “Şikayette bulundum, kendisi karakolda şu anda. Bugün savcılığa sevk edilecek. Oradan da hakimliğe çıkılacak. Tutuklanmasını istiyorum ve devletin bu soruna bir çözüm bulmasını bekliyorum. Babam da darp edildi. Burnunda kırıklar var. Geçirdiği iş kazası nedeniyle yüzde 70 engelli durumda zaten. Elindeki sopayla babama da saldırdı” ifadelerini kullandı. “Bana, ‘Ya 20 bin lira vereceksin ya da ben seni bu evden çıkarmasını bilirim’ diyor” Baba Himmet Kaysal ise hiçbir suçlarının olmadığı belirterek şöyle konuştu: “Ben engelli biriyim. Sağ bacağımda ve sol kolumda toplam 24 platin takılı. Dün kızım aradı. ‘Baba yetiş, ev sahibim beni darp ediyor’ dedi. Bu engelli halimle oraya nasıl gittim bilmiyorum. Gittiğimde bana sopayla vurmaya başladı. Sonra da merdivenlerden sürükledi. Burnumda ve gözümde hasar oluştu. 3 senedir tehdit ediliyorum. Ben yasal artış neyse onu uyguladım. Ev sahibi kapımın önüne kadar gelip bana, ‘Ya 20 bin lira vereceksin ya da ben seni bu evden çıkarmasını bilirim’ diyor. Kızıma küfürlü mesajlar atıp beni ve ailemi tehdit ediyor. Mahkeme bizi haklı görmesine rağmen kararlara uymuyor. ‘Hükümeti de mahkemeyi de tanımam’ diyor.

Baba-oğul, kedi besleyen iki kız kardeşi öldüresiye darp etti Haber

Baba-oğul, kedi besleyen iki kız kardeşi öldüresiye darp etti

Olay, 24 Temmuz Çarşamba günü saat 13.00 sıralarında Küçükçekmece Cumhuriyet Mahallesi'nde 5 katlı bir apartmanın giriş katında yaşandı. Edinilen bilgiye göre, anne ve babasıyla 18 yıldır aynı evde yaşayan Nilgün ve Nilüfer Tanca kardeşler, yaralı kedileri tedavi edip sahiplendiriyordu. Kedilerin binada beslenmesinden rahatsız olan komşuları ile Tanca kardeşler arasında tartışma çıktı. Yaşanan tartışma nedeniyle iki komşu davalık oldu. Çarşamba günü iki komşu arasında tekrar tartışma çıktı. Bu sefer Tanca kardeşlerin kapı komşusu olan baba Yavuz H. ve oğlu Berkay H, kedilerin beslenmesini istemediklerini ve binada kokuya neden olduğunu söyleyerek olaya müdahil oldular. Yaşanan tartışma büyüyünce Yavuz H. ve oğlu Berkay H., Nilgün ve Nilüfer Tanca kardeşlere saldırdı. Gözlerinden ve vücudunun çeşitli yerlerinden darp sonucu yaralanan iki kız kardeş bayıldı. İhbar üzerine polis ve sağlık ekipleri adrese sevk edildi. Olay yerine gelen Küçükçekmece İlçe Emniyet Müdürlüğü ekipleri, baba ve oğlu gözaltına alarak karakola götürdü. Yaralanan iki kız kardeş ise ambulansla Bakırköy Dr. Sadi Konuk Eğitim ve Araştırma Hastanesine kaldırıldı. Yapılan müdahalenin ardından sol elmacık kemiğinde kırıklar oluşan Nilgün Tanca'nın gözünde görme kaybı olduğu tespit edildi. Tedavileri devam eden kadın darp raporu alarak, kapı komşularından şikayetçi oldu. KARAKOLDA İFADELERİ ALINAN BABA VE OĞLU SERBEST BIRAKILDI Hala üzerlerine benzin dökülüp yakılma ve ölüm tehditleri aldıklarını söyleyen Nilüfer Tanca, “Yüzümüze darp aldığımız için yani kendimizden geçmişiz. O an film koptu, ben hiç hatırlamıyorum. Kimsenin canı yanmasın. Ne olur devletimiz bize sahip çıksın. Bu insanlar hala bizi ölümle tehdit ediyorlar. Bizim üzerimize benzin döküp yakmakla tehdit ediyorlar. Yani ne olur adalet istiyoruz. Benim 75 yaşında annem, 78 yaşında babam dışarı çıkamıyor. Şu an uzaklaştırma kararı çıkartılıyor. Ne olur bizleri devletimiz korusun. Yani çok zor durumdayız. Yani sadece suçumuz hayvan sevmek, başka hiçbir şey yapmak değil. Yani sahiplendiriyoruz, tek şeyimiz bu. Başka hiçbir şey yapmıyoruz. Hiç kimseyi rahatsız etmeden bu masum canlara bahçemizin köşesinde bakıyoruz” şeklinde konuştu. Olayla ilgili soruşturma sürüyor.

Ünlü grubun gitaristi darp iddiasına cevap verdi: Haber

Ünlü grubun gitaristi darp iddiasına cevap verdi: "Mağdurum"!

Şarkıcı Aybike Çelik (34), 'Yüzyüzeyken Konuşuruz' grubu gitaristi olan sevgilisi Can Tunaboylu'nun (35) 4 Haziran 2023 tarihinde kendisini darp ettiğini iddia etti. Aybike Çeli,k olaydan 12 gün sonra Tunaboylu'dan şikayetçi oldu. 9 Ekim 2023 tarihinde Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından soruşturma tamamlanarak, Can Tunaboylu hakkında "kasten yaralama" ve "hakaret" suçlarından 6 yıl 6 aya kadar hapis cezası talebiyle dava açıldı. Sanık Tunaboylu'nun yargılanmasına başlandı. Anadolu 37. Asliye Ceza Mahkemesinde görülen duruşmaya sanık Can Tunaboylu ve müşteki Aybike Çelik ile taraf avukatları katıldı. "YANLIŞLIKLA SURATINA DARBE GELDİ" Duruşmada savunma yapması için söz verilen sanık Can Tunaboylu, “Annem ve babam sanatçı, ben de müzisyenin. Daha önce hiçbir şiddet olayına karışıp davalık olmadım. Müşteki ile 2023 yılı başlarında inişli çıkışlı duygusal bir ilişkimiz oldu. Kendisi aynı yıl Mart ayında protez tırnakları ile benim vücudumu çizip gözümü morartmıştı. Darp raporu alıp şikayetçi oldum. Halen soruşturma aşamasındadır. Dava konusu olay günü konserden çıkmıştım. Eve geldiğimizde müşteki aşırı kıskançlık nedeniyle sinir krizi geçirerek bana saldırdı. Kafama yumruk atmaya başladı. Kollarımla kafamı korumaya çalıştım ancak yumruklamaya devam etti. 'Yeter artık' diyerek kollarımı yana açtım. Yanlışlıkla suratına darbe geldi" dedi. “KENDİSİNE İSTEYEREK VURMADIM, MAĞDURUM” Savunmasına devam eden Tunaboylu, "Cinnet geçirerek bana saldırmaya başladı. Kendisine isteyerek vurmadım. Tam göremedim ama darbe suratına geldi sanırım. Sinir krizleri asla bitmedi. Kendisini sakinleştiremedim. Sabaha karşı polis çağırdım. İkimizde şikayetçi olmadık. Kendisine yumruk attığımı söylüyor fakat bunlar gerçek dışı. Kasten yapmadım. Kıskançlık seviyesi arttıkça bu noktaya gelindi. İşlerimin en yoğun olduğu dönemde sosyal medya aracılığıyla üzerimden linç kampanyası başlattı. Mağdurum” dedi. “Aşık olduğumu düşündüm, onu korumak için şikayetçi olmadım” Müşteki Aybike Çelik ise, “Bana karşı ilk şiddeti tekme ile gerçekleşti. Suratıma ve karnıma bir çok kez darpta bulundu. Sinirlenince evdeki eşyalara da zarar veriyordu. 7 Mayıs tarihinde beraber yaşadığımız evin önünde de beni darp etti. Yere düştüm, kafamı yere çarptı. Kafama dikiş atıldı. Doktorla beni yalnız bırakmadı. Ben de düştüğümü söyleyip şikayetçi olmadım. Yersiz bir kıskançlığım hiç olmadı. Olay günü bana yumruk attı. Daha önce yaptığı gibi tırnaklarımı göğsüme bastırdı ve tırnaklarım kırıldı. Sanığa aşık olduğumu düşündüğüm için bu ve diğer olaylarda onu korumak adına şikayetçi olmadım. Dahil olduğu müzik grubunun vokalisti de hamile eşini darp ettiği haberlerini okudum. Sonrasında darp raporu almamam için evde tutulduğumu anladım. Şikayetçi olmaya o zaman karar verdim. Şikayetçiyim” dedi. Mahkeme, tanıkların bir sonraki celse hazır edilmesi için duruşmayı erteledi.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.