SON DAKİKA
Hava Durumu

#Bursa Tabip Odası

Bursa Haber - Bursa Tabip Odası haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Bursa Tabip Odası haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

Bursa Tabip Odasından 'Yenidoğan Çetesi' açıklaması Haber

Bursa Tabip Odasından 'Yenidoğan Çetesi' açıklaması

Hekimler olarak kamuoyunda büyük yankı uyandıran yenidoğan bebek ölümleri nedeniyle öfkeliyiz diye söze başlayan Bursa Tabip Odası Başkanı Kadir Binbaş, "Bu sağlık skandalı sadece ailelerin yaşadığı acılarla sınırlı kalmıyor, aynı zamanda kamu vicdanına ve toplumsal barışa büyük bir darbe vuruyor. Sağlık hakkının giderek daha fazla ticarileştirilmesi ve "Sağlıkta Dönüşüm Programı" adı altında temel sağlık hizmetlerinin dâhi özelleştirilmesi, bu tür trajik olayların artmasına zemin hazırlamaktadır. 2008 yılından bugüne kamudaki yenidoğan yoğun bakım yatak sayısı 7 artmışken özel sektördeki yenidoğan yoğun bakım yatak sayısı %416 artmıştır. Bu cinayetlerin temelinde kamu eliyle hizmet sunumunun terk edilmesi yatmaktadır. Yıllardır bu sürece karşı çıkıyor, itirazlarımızı en yüksek sesle dile getiriyoruz. Sağlıkta özelleştirmenin ölüm getireceğine dair tüm çığlıklarımıza rağmen, sağlık yöneticileri kulaklarını tıkamış, gözlerini kapamıştır. Yenidoğan bebek ölümleriyle ilgili ortaya çıkan bu olayda sorumluluğu bulunan kişilerin, mesleğimizin onuru ile hiçbir şekilde bağdaşmadığını vurgulamak isteriz. Bu korkunç suça karışan hekimler, meslektaşlarımız değildir. Hekimlik mesleğinin etik değerlerini hiçe sayan bu kişiler, en ağır cezaları almalıdır. Ancak burada hesap vermesi gerekenler yalnızca bu suça karışanlar değil, aynı zamanda aylar öncesinden gelen ihbarlara ve yaşanan ihmallere rağmen bu hastanelerin faaliyet göstermesine izin veren yetkililerdir." dedi. "YAŞAMDAN YAŞATMAKTAN YANAYIZ" Sağlık Bakanlığının, sağlık hizmetlerini denetlemek ve bu tür olayların yaşanmasını önlemekle yükümlü olduğunun altını çizen Binbaş, "Yaşanan son olay, bu denetimlerin yetersiz kaldığını ve ihmallerin üstünün örtüldüğünü gözler önüne sermektedir. İnsan hayatı ticaretin bir malzemesi yapılamaz. Parayı insan sağlığının önüne koyan tüm hekimler, en hızlı şekilde aramızdan ayıklanmalı ve sağlığın ticarete konu edilmesini önleyen düzenlemeler acilen hayata geçirilmelidir. Biz gerçek, kamucu hekimler olarak bu korkunç olayın takipçisi olacağımızı ve adaletin sağlanması için elimizden geleni yapacağımızı herkesçe bilinmesini isteriz. Bu vahim olayda zarar gören tüm vatandaşlarımızın acılarını derinden paylaştığımızı belirtmek isteriz. Yaşamdan ve yaşatmaktan yana olan biz hekimler, bu tür sorumsuzluklar karşısında sessiz kalmayacak, sorumluların hesap vermesi için mücadelemizi sürdüreceğiz." ifadelerine yer verdi.

Bursa Tabip Odası'ndan 'sarı serum' uyarısı! Haber

Bursa Tabip Odası'ndan 'sarı serum' uyarısı!

 Türk Tabipleri Birliği Bursa Tabip Odası olarak son yıllarda ve özellikle tüm dünyayı etkileyen Covid-19 pandemisinden sonra giderek artan oranlarda yetkisiz kişilerce hastalara damar içi tedaviler uygulandığını ve ciddi yan etkilerin oluştuğunu üzüntü ve endişe ile izlediklerini belirtti. Hastaya teşhis koyma, reçete yazma, hangi tedavinin uygulanacağına karar verme, vücuda herhangi bir iğne sokma ya da damar içi tedavi uygulama yetkisi hekimlere verildiğinin altı çizilen açıklamada, "Aldığı eğitim gereği hekimler ne uygulanacağına karar vererek kendi gözetimi altında hemşire ya da diğer yardımcı sağlık personeline bu uygulamaları yaptırabilir. Sağlıklı Yaşam Merkezleri adı altında aslında sadece danışmanlık yetkisi olup tedavi yetkisi olmayan, yardımcı sağlık personelleri tarafından açılıp yeterli sağlık denetimi yapılmadığı için her türlü tedaviyi kafasına göre uygulayan merkezlerin sayısı ne yazık ki giderek endişe verici oranda artmaktadır. Keza sağlık kabinleri de reçetesiz bir şekilde benzer uygulamaları bırakın bir sağlık kuruluşunda olmayan evde uygulama yaparak konuyu daha da tehlikeli hale getirmektedir" denildi. Sosyal medyada “sarı serum”, “atom serum” gibi hiçbir bilimsel temele dayanmayan, isteyene hekim onayı olmadan uygulanan damar içi tedavilerin hayatı tehdit edici ciddi yan etkileri olabileceği konusunda kamuoyunu uyardıklarını belirten Oda yönetimi, açıklamalarında, "Bazı enfeksiyonlarda, enfeksiyonun geçirildiği anda yüksek doz vitamin uygulamaları hastalığı daha da şiddetlendirebilir. Bu bağlamda Türkiye Cumhuriyeti Sağlık Bakanlığı’nı ve belediyeleri daha etkin denetim için göreve çağırıyor, halkımıza yetkisiz ve hekim olmayan yerlerde gelişigüzel tedaviler almamaları konusunda hassas olmalarını öneriyoruz" ifadelerini kullandı.

Bursa Tabip Odası vergi adaleti için direniyor Haber

Bursa Tabip Odası vergi adaleti için direniyor

 Bursa Tabip Odası (BTO), Aile Sağlığı Merkezi çalışanları için başlattığı "Vergide Adalet" eylemlerine kararlılıkla devam ediyor. Dün TÜRK-İŞ sendaikasının yaptığı ‘vergide adalet’ konulu basın açıklamasının ardından Bursa Tabip Odası da vergi oranlarını eleştirmek üzere sahaya indi. MAAŞ VE VERGİLERE ADALET ÇAĞRISI Bursa Tabip Odası, Yıldırım ilçesine bağlı Esenevler Mahallesi’nde bulunan Yıldırım Esenevler 20 No’lu Aile Sağlığı Merkezi önünde bir basın açıklaması gerçekleştirdi. Bursa Tabip Odası Aile Hekimleri Komisyonu Başkanı Özlem Sezen tarafından okunan açıklamada vergi sistemi eleştirilerek “Vergilere ve maaşlara adalet getirilsin.” denildi. Tabip Odasının, vergide adalet arayışının 23. haftasında olduğu hatırlatılan açıklamada, “Sayın Hazine ve Maliye Bakanı vergide adalet ve etkinlik paketi çalışmalarının devam ettiğini açıklamıştı hatırlarsınız. Biz de aile hekimleri olarak vergide ‘adalet’i bir kere daha vurgulamak için burada toplandık. Önerilerimizin dikkate alınacağına inanıyoruz.” denildi. VERGİ AFFI HABERLERİNE TEPKİ Pek çok büyük şirketin vergi borcunun affedildilmesine dair haberle tepki gösterilen açıklamada, “Bazı büyük şirketlerin hiç vergi ödemediği sosyal medyada paylaşılırken, zarar beyan eden 735 şirket hakkında incelemenin sürdüğünün Hazine ve Maliye Bakanlığı tarafından açıklanması bizleri umutlandırdı. Dileriz özenli denetimler sonucunda yalan beyanda bulunanlara gerekli cezalar uygulanır ve tüm şirket ve kurumların adil bir şekilde vergi ödemeleri sağlanır.” ,fadelerine yer verildi. “VERGİLER ADİL DEĞİL” Ücretli çalışanların maaşlarından artan oranlarda vergi kesintisi yapılmasına da tepki gösterilen açıklamada, “Emeğimizin karşılığı olmasını beklediğimiz maaşlarımızın, alım gücünün giderek azalmasını adil bulmuyoruz ve takdir edersiniz ki yıl içinde hak edişlerimizden %35’lere varan vergilerle maaş kesintileri yapılması hiç adil değildir. Toplanan vergi gelirlerinin %65’inin dolaylı vergiler olan ÖTV ve KDV ile kazanıldığı söylenirken, temel tüketim ürünlerinde bile yükselen vergiler adil değildir. Tüm çalışanlar zaten hayatın doğal akışı içinde bu dolaylı vergileri öderken bir de maaşlarından %35’lere varan oranda vergi kesintisi yapılması adil değildir. Çalışanların maaşlarından damga vergisi kesintisi adil değildir. Aile hekimleri ve Aile sağlığı çalışanlarına destek, teşvik ödemesi gibi zaten emekliliğe yansımayan ödeme kalemlerinin de vergiye dâhil edilmesi adil değildir. Maaş zammı yapıldı haberleri yayılırken zamlı maaşlarımızın daha elimize geçmeden artan vergi dilimine girerek kesintiye uğraması adil değildir.” ifadeleri kullanıldı. BAKANLIĞA ADALET ÇAĞRISI Daha adil bir vergi sistemi için harekete geçilmesi adına Hazine ve Maliye Bakanlığına çağrı yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi: “Yapacağınız vergide adalet ve etkinlik çalışmalarında gelir vergisi dilimlerinin maaş artış oranları da göz önüne alınarak yeniden değerlendirilmesini talep ediyoruz. Temel tüketim ürünlerinde vergilerin adil bir şekilde yeniden düzenlenmesi ve temel gıda ürünlerinde vergi alınmamasını talep ediyoruz. Biz aile hekimleri ve aile sağlığı çalışanlarına emekliliğe yansıyacak şekilde tek bir ödeme kalemi ile adil bir hak ediş planlanması yapılmasını talep ediyoruz. %35'lere varan artan vergiler yerine sabit ve adil bir vergilendirme sistemi çalışmaları yapılmasını talep ediyoruz. Tüm bu açıklamaların daha iyi şartlarda yaşayan, mutlu, müreffeh ve daha sağlıklı bir ülke geleceği için dikkate alınmasını talep ediyoruz.”

Bursalı tabipler 'Dr. Erdal Atabek'in anısını yaşattı Haber

Bursalı tabipler 'Dr. Erdal Atabek'in anısını yaşattı

Bursa Tabip Odası'nın Dr. Erdal Atabek Toplantı Salonu açılışına; Türk Tabipleri Birliği (TTB) Merkez Konseyi Başkanı Prof. Dr. Alpay Azap, BTO önceki dönem başkanlarından ve TTB Merkez Konsey Üyesi Dr. Güzide Elitez, TTB Merkez Konsey Üyesi Dr. Nilüfer Ustael, Bursa Tabip Odası (BTO) Başkanı Dr. Kadir Binbaş, BTO Yönetim Kurulu Üyeleri, SES Bursa Şubesi temsilcisi Huriye Melek Türk, Genel Sağlık İş Şube Başkanı Hatice Erdoğan ve Bursa Milletvekili Prof. Dr. Kayıhan Pala ve çok sayıda hekim katıldı. Bursa Tabip Odası Yönetim Kurulu Üyesi Dr. Aslı Aktümen açılış konuşmasında Dr. Erdal Atabek’in hayatı hakkında bilgi verdi. Dr. Aktümen, Dr. Atabek'in hekimlik mesleğine ve toplumsal sağlık mücadelesine yaptığı katkıları vurguladı. Bursa Tabip Odası Başkanı Dr. Kadir Binbaş, Dr. Erdal Atabek, TTB'nin sadece hekim haklarını savunan bir kuruluş olmaması gerektiğini, demokratik bir kitle örgütü olması gerektiğini söylediğine dikkati çekerek, "Biz de bugün onun izinden gidiyoruz. Dr. Erdal Atabek, 18 yıl Merkez Konsey Başkanlığı yapmış, 2 darbe görmüş ve 38 ay hapis cezası almıştır. 12 Eylül darbesi sonrasında da Merkez Konsey Başkanlığı'na devam etmiş ve ülkenin sağlık alanındaki birçok sorununa değinmiştir. Bugün TTB'nin edindiği hak savunucusu bu onurlu konumunda Dr. Erdal Atabek'in emekleri çok büyüktür. Kendisine minnettarız" dedi. TTB Merkez Konseyi Başkanı Prof. Dr. Alpay Azap da, Dr. Erdal Atabek'in kendileri için ölümsüz olduğunu ifade ederek, hekimlerin gücünü arkasına alan bir Türk Tabipler Birliği için çıktıkları yolda destekleri için başta Bursa Tabip Odası Başkanı Kadir Binbaş’a ve tüm Bursa Tabip Odası aktivistlerine teşekkür etti.     Konuşmalar sonrasında program sona erdi.

Bursa Tabip Odası Başkanı Binbaş:"5 dakika muayene süresi yetersiz" Haber

Bursa Tabip Odası Başkanı Binbaş:"5 dakika muayene süresi yetersiz"

Basın mensupları ile tanışma kahvaltısının ardından Bursa Tabip Odası Başkanı Dr. Kadir Binbaş ve Genel Sekteteri Dr. Muhsin Güllü, sağlık alanının sorunlarına ilişkin genel bir değerlendirmede bulundu. YILLIK 850 MİLYON KİŞİ DOKTORA BAŞVURUYOR Bursa Tabip Odası Başkanı Bursa Tabip Odası Başkanı Dr. Kadir Binbaş, “Genel olarak sağlık alanının sorunlarına ilişkin bir değerlendirme yapacağız Yıllık 850 milyon kişi doktora başvurmuş. Geçmişte vatandaşlar cepten ödeme yapmak zorunda kalıyorlardı ve hekime ulaşmakta zorlanıyorlardı. Geçmişte yılda 3 kez hekime başvurabiliyorlardı artık hekime ulaşmak kolay gibi görünüyor ama sağlıkta reform gibi değişiklikler başladı.” dedi. “SAĞLIK SİSTEMİ BÜYÜK BİR SIKINTIDA” Bu sağlık sisteminin, hekimin değerini onurunu hiçe saydığını vurgulayan Bursa Tabip Odası Başkanı Dr. Kadir Binbaş, “Aile hekimi sistemi şu an iyi olmayan bir sistemdir. Aile hekimi ardından hastane yine randevu çabası ardından özle hastaneye gitme durumu var. Aylarca beklenen tomografi, emar sıraları ve alınmayan randevular gibi zorluklarla karşılaşıyorlar. Bunun esas temeli, sağlığa ayrılan payın oldukça düşük olmasıdır. Sağlık Bakanlığının bütçesi yetersiz ama Şehir hastanelerine, sağlık bakanlığı bütçesinin yüzde 10’unu ayırıyoruz. Artık doktorların yeterince iyi reçete yazamadığı konuşuluyor fakat 5 dakika muayene süresi yetersizdir. Randevu almakta zorlanılıyor evet fakat bir tahlil, emar istendiği zaman 1-1,5 ay süreyi buluyor. Yeniden o hekime ulaşmak gerekiyor. Bu sağlık sisteminin sıkıntıya girdiğinin göstergesidir. Bu tıkanıklığın hekimden dolayı olduğunu düşünülüyor ve bu hekime şiddet olarak dönüyor. Bu sistem, hekimin değerini ve onurunu azaltan bir sisteme dönüştü.” şeklinde konuştu. “TÜRKİYE’DE ACİLE BAŞVURU SAYISI ÇOK YÜKSEK” Sağlık sistemi değişmediği sürece hem doktorları hem de hastaları sağlık açısından daha kötü günlerin beklediğinin altını çizen Bursa Tabip Odası Başkanı Dr. Kadir Binbaş, “Dünyanın hiç bir yerinde Acil’e başvuru bu kadar artmamış Bu muayenelerin hepsi bir para yazıyor. Fiziki koşulları değiştirmek gerekiyor. Bir kapı görevi görmeli, birileri kapıyı tutmalıdır. Aile hekimleri, günde ortalama 67 hasta bakıyorlar ve bunu artırmaya çalışıyorlar. Bugün hastaların şifa bulamaması, bizlerin daha çok şiddete uğraşaması gibi yaşadığımız sorunlar, her yıl daha fazla bir biçimde artıyor. Herkes bundan muzdarip. Sağlık sistemi değişmeli, sağlık açısından daha kötü günler bekliyoruz.” dedi. Sağlık hizmetlerinin kötüye gitmesinden dolayı derinden etkilendiklerini söyleyen Bursa Tabip Odası Genel Sekreteri Dr. Muhsin Güllü şu ifadeleri kullandı: “Sağlık en temel haktır. Sağlık hizmetlerine erişimi artırmak için yola çıkılması bir çok problemide beraberinde getirdi. Nitelikli sağlıklı hizmet sunmak yerine hastanelerin kar amacı gütmesi kabul edilemez bir durumdur. Sağlıkta performans sistemi yaratılması, hekimlerin performansını ve hasta-doktor ilişkisini kötü etkilemiştir. Her an şiddete maruz kalma endişesiyle çalışmak zorunda kalınıyor. Sağlıkta şiddeti engellemek için önemli kararlar alınmalıdır. Komisyonlarımız kuruldu ve bu sorunların önüne geçmek için elimizden geleni yapacağız.”

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.