SON DAKİKA
Hava Durumu

#Biden

Bursa Haber - Biden haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Biden haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

Chagos Takımadaları'nın egemenlik hakkı ada halkına verilecek Haber

Chagos Takımadaları'nın egemenlik hakkı ada halkına verilecek

İngiltere, Hint Okyanusu'ndaki denizaşırı toprakları olan Chagos Takımadaları'nın egemenliğini ada ülkesi Mauritius Cumhuriyeti'ne vereceğini açıkladı. İngiltere, Hint Okyanusu'nun ortasında, Hindistan yarımadasının bin 600 kilometre kadar güneyinde yer alan stratejik öneme sahip Chagos Takımadaları'nın üzerindeki hakimiyetinden vazgeçme kararı aldı. İngiltere, söz konusu adaların egemenliğini iki yıldır devam eden müzakerelerin ardından ada ülkesi Mauritius Cumhuriyeti'ne vereceğini açıkladı. İNGİLTERE-ABD ORTAK ASKERİ ÜSSÜ FAALİYETLERİNE DEVAM EDECEK İngiliz egemenliğinden çıkacak topraklar arasında Chagos Takımadaları'nı oluşturan 60 küçük adanın en büyüğü olan ve İngiltere'nin ABD ile ortak askeri üs olarak kullandığı Diego Garcia isimli ada da yer alıyor. İngiltere ve Mauritius arasındaki anlaşma çerçevesinde askeri üs, adada kalmaya devam edecek. ABD ve Hindistan tarafından da desteklenen anlaşma çerçevesinde Mauritius Takımadaları'na yerleşim programı başlatırken, Diego Garcia Adası bu programın dışında tutulacak. İngiltere Başbakanı Keir Starmer ve Mauritius Başbakanı Pravind Jugnauth, anlaşmaya ilişkin bir ortak açıklama yayınlayarak, “Bu, ilişkimizde son derece önemli bir an ve anlaşmazlıkların barışçıl çözümüne ve hukukun üstünlüğüne olan kalıcı bağlılığımızın ortaya konulmasıdır” ifadelerini kullandı. İki lider ayrıca, Diego Garcia'daki ABD üssünün bölgesel ve küresel güvenlikte hayati bir rol oynadığını vurgulayarak, bu üssün uzun vadede güvenli ve etkili bir şekilde işletilmesini sağlama konusunda taahhütte bulundu. MUHALEFETTEN BAŞBAKAN STARMER'E TEPKİ Anlaşma sonrasında muhalefetteki Muhafazakar Partili milletvekilleri, Başbakan Starmer'ı sert bir şekilde eleştirerek İngiliz topraklarını Çin'in müttefiki olan bir ülkeye teslim etmekle suçladı. Eski Göçmenlik Bakanı Robert Jenrick, "Starmer'ın Britanya'nın stratejik menfaatlerinden vazgeçmesi, sadece üç aylık zaman aldı" ifadelerini kullanarak, "Topraklarımızın Pekin'in müttefikine teslim edilmesi, tehlikeli bir tavizdir" dedi. Muhafazakar Parti'nin önde gelen isimlerinden eski Dışişleri Bakanı James Cleverly ise İşçi Partisi iktidarını yalancılıkla suçladı. Cleverly, "İktidara gelmek için yalan söylediler. AB'ye karşı duracaklarını ve vatansever olacaklarını söyeldiler. Hepsi yalan" dedi. BİDEN, ANLAŞMADAN MEMNUN İngiltere ve Mauritius arasındaki anlaşmayı “tarihi” olarak nitelendiren ABD Başkanı Joe Biden ise anlaşmanın “ülkelerin diplomasi ve ortaklık yoluyla uzun süreli tarihi zorlukların üzerinden gelerek barışçıl ve her iki tarafın istifade edeceği sonuçlara ulaşabileceğinin açık bir göstergesi” olduğunu söyledi. Biden, anlaşmanın Diego Garcia'daki kilit öneme sahip üssün geleceğini güvence altına aldığını ifade etti. BM, ADALARIN MAURİTİUS'A VERİLMESİNİ TALEP ETMİŞTİ İngiltere, Chagos Takımadaları üzerindeki hak iddiası nedeniyle son yıllarda artan bir diplomatik baskıyla karşı karşıya kalıyordu. Birleşmiş Milletler'in (BM) en üst düzey mahkemesi olan Uluslararası Adalet Divanı ve BM Genel Kurulu dahil olmak üzere çeşitli BM organları, kararlarında Mauritius'un yanında yer almış ve İngiltere'nin bölgeyi teslim etmesini talep etmişti. 1814'ten beri bölgeyi kontrol eden İngiltere, 1965'te Chagos Takımadaları'nı 3 yıl sonra bağımsızlığını kazanacak olan Mauritius'tan ayırmış ve takımadaları “Britanya Hint Okyanusu Toprakları” olarak ilan etmişti. 1970'lerin başında ise en büyük ada olan askeri üs kurulması amacıyla Diego Garcia'daki 2 bin ada sakinini Mauritius ve Seyşeller'e zorla tahliye etmişti. Mauritius hükümeti, 1968'de İngiltere'den bağımsızlığını kazanması karşılığında Chagos Takımadalarını yasa dışı bir şekilde İngiltere'ye vermeye zorlandığını savunuyordu. İngiltere ise kısa süre öncesine kadar Mauritius'un adalar üzerinde meşru bir hak iddiasının olamayacağını savunuyordu. İngiltere ve Mauritius arasındaki müzakereler, İngiltere'nin bir önceki hükümeti döneminde başlamıştı.

Biden ve Harris, ulusal güvenlik ekibiyle Orta Doğu’daki durumu değerlendirdi Haber

Biden ve Harris, ulusal güvenlik ekibiyle Orta Doğu’daki durumu değerlendirdi

Hamas Siyasi Büro Başkanı İsmail Haniye’nin Tahran’da öldürülmesinin ardından İran’ın İsrail’e gerçekleştirmesi beklenen misilleme saldırısı nedeniyle bölgedeki gerginlik giderek artıyor. ABD Başkanı Biden ile Başkan Yardımcısı Harris, Beyaz Saray’daki Durum Odası’nda ulusal güvenlik ekibi ile bir araya geldi. Orta Doğu’daki son gelişmelerin ele alındığı toplantıda Biden ve Harris, Irak'ta ABD askerlerinin bulunduğu Ayn el-Eses Hava Üssü’ne düzenlenen ve bazı ABD askerlerinin yaralandığı son roket saldırısına dair bilgilendirildi. ABD'nin güçlerini savunmak ve saldırıya karşılık vermek için atılacak adımlar masaya yatırıldı. “İran tehdidini, gerilim azaltılmasına yönelik çabaları ve İsrail’e desteği görüştük” Biden da toplantıya dair sosyal medyadan yaptığı paylaşımda, “İran ve vekillerinin oluşturduğu tehditler, bölgesel gerginliği azaltmaya yönelik diplomatik çabalar ve İsrail'e tekrar saldırı düzenlenmesi halinde vereceğimiz destek konusunda güncellemeler aldık. Ayrıca askerlerimiz savunmak ve personelimize yönelik herhangi bir saldırıya kendi seçtiğimiz şekilde ve yerde karşılık vermek için attığımız adımları da görüştük” ifadelerini kullandı. ABD istihbaratı, Hizbullah'tan, İran’dan ve İran destekli gruplardan 2 saldırı dalgası bekliyor ABD’li haber sitesi Axios ve İngiliz haber ajansı Reuters’ın 3 ABD’li yetkiliye dayandırdığı haberlerine göre ulusal güvenlik ekibi, Biden ve Harris'e İran ve Hizbullah'ın İsrail'e karşı misilleme saldırısını ne zaman başlatacağının henüz belli olmadığını söyledi. Ulusal güvenlik ekibi ayrıca "ABD istihbaratının Hizbullah'tan, İran’dan ve İran destekli gruplardan gelecek 2 saldırı dalgasını içeren bir senaryonun gerçekleşmesinin beklediğini" ifade etti. Yetkililer, ilk önce kimin saldıracağının ve nasıl bir saldırı gerçekleştireceklerinin henüz belli olmadığını ifade etti. ABD'li bir yetkili, istihbaratın İran ve Hizbullah'ın misilleme saldırı üzerinde hala çalıştığını ve her ikisinin de tam olarak ne yapmak istediklerine karar vermediklerini gösterdiğini söyledi.

Biden: “Türkiye’ye minnettarız” Haber

Biden: “Türkiye’ye minnettarız”

ABD Başkanı Joe Biden, Rusya ile ABD arasında varılan geniş kapsamlı esir takası anlaşması çerçevesinde Rusya’da hapiste tutulan Wall Street Journal muhabiri Evan Gershkovich ve Rus esirlerin serbest bırakılmasının ardından Beyaz Saray'da açıklamalarda bulundu. MİT koordinasyonunda gerçekleştirilen esir takasının ardından “Bugün güzel bir gün” diyerek konuşmasına başlayan Biden, “Bugün, Rusya'da haksız yere hapsedilen üç Amerikan vatandaşı ve bir Amerikan yeşil kart sahibi nihayet evlerine dönüyor: Paul Whelan, Evan Gershkovich, Alsu Kurmasheva ve Vladimir Kara Murza” dedi. Toplamda 5 Alman ve kendi ülkelerinde siyasi tutuklu olan 7 Rus vatandaşının da aralarında bulunduğu 16 esirin serbest bırakılmasını sağladıklarını belirten Biden, “Bu kadın ve erkeklerden bazıları yıllardır haksız yere tutuluyor. Hepsi hayal bile edilemeyecek acılara ve belirsizliğe katlandı. Bugün, çektikleri ıstırap sona erdi” şeklinde konuştu. Biden, bunun Soğuk Savaş döneminden bu yana en büyük takas olduğunu belirterek, desteklerinden dolayı Türkiye’ye teşekkür etti. Biden, “Müttefiklerimiz olmadan bunu gerçekleştirmek imkansızdı. Türkiye, Almanya, Polonya, Slovenya ve Norveç ayağa kalktı. Zorlu ve cesur bir karar vererek bizim yanımızda durdular. Müttefiklerimize minnettarım. Bu, dünyada güvenebileceğiniz ve dayanabileceğiniz dostlara sahip olmanın neden hayati önem taşıdığının güçlü bir örneğidir. İttifaklarımız Amerikalıları daha güvenli kılıyor” ifadelerini kullandı. “Yönetimim şu ana kadar 70'in üzerinde Amerikalıyı eve getirdi” Dünyanın dört bir yanında haksız yere alıkonulan ya da esir tutulan her ABD’linin ailesine kavuşması için çalışacağını belirten Biden, “Yönetimim şu ana kadar, birçoğu göreve geldiğimden beri esaret altında olan bu tür 70'in üzerinde Amerikalıyı eve getirdi” dedi. Haksız yere esir tutulanlara seslenen Biden, “Bugün Paul, Evan, Alsu ve Vladimir'in dönüşünü kutluyor ve aileleriyle birlikte seviniyoruz. Dünyanın dört bir yanında hala haksız yere alıkonulan ya da esir tutulanları hatırlıyoruz. Ailelerine verdiğimiz sözü bir kez daha teyit ediyoruz: Sizi görüyoruz. Sizinle birlikteyiz. Ve sevdiklerinizi ait oldukları yere, evlerine getirmek için çalışmaktan asla vazgeçmeyeceğiz” diye konuştu. Beyaz Saray Ulusal Güvenlik Danışmanı Jake Sullivan ise yaptığı açıklamada, “Bu anlaşmayı mümkün kılan Türkiye'ye müteşekkiriz” ifadelerini kullandı.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.