SON DAKİKA
Hava Durumu

#Ahmet Türk

Bursa Haber - Ahmet Türk haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Ahmet Türk haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

İmamoğlu, Ahmet Türk'ü evinde ziyaret etti Haber

İmamoğlu, Ahmet Türk'ü evinde ziyaret etti

Türkiye Belediyeler Birliği (TBB) ve İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, terör örgütü üyeliğinden aldığı ceza ve aynı suçtan sürdürülen soruşturma nedeniyle görevden alınan DEM'li belediye başkanı Ahmet Türk'e destek ziyaretinde bulundu. Türk tarafından Mardin'in Derik ilçesindeki Kasrı Kanco'da ağırlanan İmamoğlu, "Bu ülkenin güçlü bir barışı, huzuru ve geleceğinin en iyi şekilde olması için, birbiriyle gerçekten samimi konuşan insanların inşa edeceği bir dönemin varlığı için koşuyoruz" dedi. İmamoğlu'na Mardin ziyaretinde CHP Genel Başkan Yardımcıları Gökçe Gökçen, Gül Çiftçi, TBB encümeninde görev alan Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Zeydan Karalar, Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer, Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı Ayşe Serra Bucak, Doğan Hatun ve Adıyaman Belediye Başkanı Abdurrahman Tutdere eşlik etti. İmamoğlu ve Türk, yaklaşık 3 saat süren ağırlamanın ardından kameraların karşısına geçti. Ev sahibi sıfatıyla ilk konuşmayı yapan Ahmet Türk, “Türkiye'deki gelişmeleri hepimiz dikkatle izliyoruz. Kayyum siyasetiyle, bu ülkenin demokrasiye kavuşmasına imkan yok, olanak yok. Gönül isterdi ki; barışçıl, kucaklayıcı bir sürecin gelişmesidir. Adaletsizliğin, eşitsizliğin ortadan kalktığı bir sürecin gelişmesidir. Hepimiz, demokrasiye inananlar, bunun çabası içindeyiz. İnanıyorum ki, çok kısa bir sürede, bu ülkeye demokrasi gelir, halklarımız kucaklaşır, ötekileştirilen politikalardan vazgeçilir; adaletin ve eşitliğin olduğu bir düzen sağlanmış olur. Gönlünde barış yatan, bu ülkede kucaklaşmayı, kardeşliği esas alan herkesi misafir etmek istiyorum” dedi. Türkiye'de yerel demokrasinin çok güçlü olmasını ve yerelden büyük bir kalkınmayı hedefleyen ülke olmayı hedeflemek gerektiğini belirten İmamoğlu, "Yereldeki kalkınmanın da yegane adresi, açıkçası yerel yönetimlerdir. Yerel yönetimleri güçlendirmediğiniz zaman, ama bir belde ama bir ilçe ama il, büyükşehir fark etmez, orada gerçekten kalkınmayı sağlayamazsınız. Bu manada bütçe olarak güçlendirilmesini, yetkilerinin arttırılmasını, yereldeki o güçlü yapının varlığıyla ülkenin tamamına yayılacak olan zenginleşmeyi, insanların daha iyi bir eğitim almasından tutun, kreşlerinden, sosyal yardımlaşmasına varıncaya kadar yerel hizmetlerin en güçlü seviyeye ulaşması ki dünyadaki örnekleri de böyle, bu şekilde olabilir, bu şekilde mümkündür. Biz, ülkemizde yerelde güçlenmeyi, yerelde yetkilerin daha fazla olmasını konuşurken, ne yazık ki uzun yıllardır tam tersine bir süreci yaşadık. Yerelde yetkiler kısıtlandı. Hatta bugün Türkiye'de, artık yerel yönetimlerin bütçeleri, sadece maaş ödeme seviyesine kadar inecek şekilde bir basiretsizlik yaşanmakta. Şimdi biz bu sorunları çözmeyi, bu sorunları tekrardan iyileşmeye dönük bir seviyeye adım atmayı hesaplamak veya bu hedefleri koymak yerine, ne yazık ki Cumhuriyetimizin 101. yıl dönümünde, yani ikinci yüzyılına güçlü bir adım atalım derken, daha ilk günlerinde biz kayyumu konuşuyoruz. Yani seçme seçilme hakkının gasp edilmesini konuşuyoruz. Seçme seçilme hakkının yok sayılmasını konuşuyoruz. İnsanlarımızın yetkilerinin elinden alındığında, gerçekten bu ülkeye olan inancı azalıyor ve en fazla da bu ülkenin çocuklarını ve gençlerini etkiliyoruz. Onlar, geleceğe umutla bakmakta sıkıntı çekiyorlar” diye konuştu. "TÜRKİYE YAKIN COĞRAFYANIN ÖRNEK ALDIĞI BİR BÖLGEDİR" Türkiye'nin yakın coğrafya tarafından örnek alınan bir bölge olduğunu belirten İmamoğlu, "Türkiye, yaptıklarıyla ve yapacaklarıyla yakın coğrafyanın örnek aldığı bir bölgedir. Burada atacağımız güçlü, iyileştirici ve birleştirici adımların, yakın coğrafyamıza da bütün dünyaya da iyi geleceği sorumluluğunu taşımaktayız. Kiminle? 86 milyon vatandaşımızla. Kiminle? Türk'ü, Kürt'ü, Laz'ı, Çerkez'i, Alevi'si, Sünni'si, her inanca sahip insanlarla. Süryani'si, Ermeni'si ve bu ülkede yaşayan her vatandaşın katkı sunacağı bir birlikteliğin, gerçekten bu coğrafyaya ve bütün dünyaya iyilik getireceğine olan inancımla, bugün Ahmet Türk başkanımızın evindeydik. Çok teşekkür ederiz" şeklinde konuştu.

Özel, Mardin'de: Başkanın kim olduğuna Erdoğan karar veremez Haber

Özel, Mardin'de: Başkanın kim olduğuna Erdoğan karar veremez

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Mardin Büyükşehir Belediye Başkanlığı görevinden alınarak yerine kayyum atanan Ahmet Türk'ü ziyareti sonrası Mardin Büyükşehir Belediyesi önünde basın mensuplarına açıklama yaptı. TUSAŞ'taki terör saldırısı sonrası Mardin programını iptal ettiğini belirten Özel, "En kısa sürede bu ziyareti yapacağımı söylemiştim" dedi. "Bu sabah Mardin'in iradesini tanımayan, 3'üncü kez kayyum atamaya kalktı" diyen Özel, şöyle konuştu: “Ben haberi televizyonda gördüğüm anda yanımdaki arkadaşım 'Ahmet arkadaşı ziyaret edemeden görevden aldılar' dedi. Ben de 'Ahmet başkanı bugün ziyaret edeceğim' dedim. Mardin'in Büyükşehir Belediye Başkanının kim olduğuna Recep Tayyip Erdoğan değil, Mardinliler karar verir. Ben 1974 doğumluyum ve ben doğduğumda o CHP milletvekiliydi. Erdoğan İstanbul'da il başkanlığı yapıp, Beyoğlu Belediye Başkanı olmak istediğinde o SHP'den 2 dönem milletvekiliydi. 23'üncü, 24'üncü döneminde onunla bir aradaydık” ifadelerini kullandı. Türkiye Cumhuriyeti'nde her Kürt kendilerini Manisa, Osmaniye ve Rizeliler gibi eşit hissedene kadar mücadele edeceklerini söyleyen Özel, “50 yıldır Mardinliler, Kürtler iradelerini temsil etmek istediklerinde önlerine her sandık konduğunda Ahmet Türk'e oy veriyorlar. Bu irade ile inatlaşılmaz. Sizin iradenizi selamlamak için buraya geldik. Mardin'in iradesinin karşısında olanların karşısında olmak için buraya geldik. İlla da barış, illa da kardeşlik demeye geldik. Mardin'in iradesinin karşısında olanların karşısında olmak için buraya geldik. Devrim başkanımız eğitimi ve gençliğiyle, Ahmet başkanımızın tecrübesiyle bütün güçlüklere rağmen elinde iki dönem burayı tutup da perişan edenler şunu düşünemediler: Biz bunu ilk kez yapmıyoruz, biz Ahmet Türk'ü kayyum atadığımız ilk dönemde aldıktan sonra iki Mardinliden birinin oyunu almıştı. İkinci seferde görevden aldık, Mardin 'olmaz' dedi. Yine görevden aldık, bu sefer yüzde 58'le getirdi. Ey Recep Tayyip Erdoğan, ey Türkiye'nin iradesine müdahale eden kötü akıl. Buna devlet aklı diyorsanız, bu ne devlet aklıdır. Bu kimin aklı olursa olsun bu akla milletin vicdanında yer yoktur. Memleketim Manisa'da neredeyse 100 yıla yakın bir süredir halk kimi seçerlerse o belediye başkanı oluyor. Devlet Bey'in Osmaniyesi'nde belediye başkanını seçebiliyorlar, Rize'de Rizelilerin seçtiği oluyor ama Ahmet Türk'ün Mardini'nde Mardinliler adayını sizin istediğinizi seçmediğinde izin vermiyorsunuz. Türkiye Cumhuriyeti'nde her Kürt kendilerini Manisa, Osmaniye ve Rizeliler gibi eşit hissedene kadar mücadele edeceğiz. Ben doğmadan siyasete giren Ahmet Türk, diyaloğu temsil eden, çatışma yerine barışı savunan, hepimize bu konuda önderlik eden bir barış güvercinidir. Nereye kayyum atarsan ata yanlıştır” dedi. Ahmet Türk'ün yıllardır çatışma yerine barışı savunan bir siyasetçi olarak herkese önderlik ettiğini söyleyen Özel, "Ahmet Türk kayyum atanacak biri değil. Mardin Devrim başkanı seçmiş görev vermiş, sen bu iradeye karşı çıkarsan bu Mardin'in kutsallığını, Mardin'in tarihini hiç anlayamamışsın demektir. Söz kıymetlidir, önemlidir, konuşabilmek demektir, kardeşliktir. Söz çözümdür, sözsüz çözüm olmaz. O sözü kısmayın, susturmayın; bu zulmü yapmayın. Mardin seçimde sözünü söylemiş, o sözü susturmayın. Türkiye siyasetindeki tüm aktörlere sesleniyorum: Bir cinnet yaşadık, bu yanlıştan dönün, bu kayyumdan geri adım atın. O KHK ile OHAL'de çıkardığınız bu ahlaksız kanundan vazgeçin. Yolsuzluk yapan biri olunca Meclis içinden biri geliyor. Niye, çünkü hepsi hırsız değil, birisi hırsızlık yapmış diyelim. Ama iş kayyum olunca mahkemenin bitmesi beklenmeden, istinaf beklenmeden, Yargıtay'da kesinleşmeden daha soruşturmada kayyum atıyor. Diyor ki, 'Ben mahkemeyi beklemem, bence sen teröristin'. Sonra belediye meclisine dönüyor, 'İçinizden seçtirmem, çünkü hepiniz teröristsiniz'. Bu anlayış tamamen ötekileştiren, halkı karşısına alan, demokrasiyi değil düşmanlığı güçlendiren bir anlayıştır" diye konuştu.

6-8 Ekim olayları davasında Ahmet Türk'e 10 yıl hapis cezası Haber

6-8 Ekim olayları davasında Ahmet Türk'e 10 yıl hapis cezası

6-8 Ekim olayları davasında 130 sayfalık karar okunuyor. Mahkeme, sanıklardan Altan Tan ve Ayhan Bilgen'ın beraatına karar verdi. 6-8 Ekim olayları davasında eski Milletvekili Ahmet Türk hakkında ‘silahlı terör örgütüne üye olmak’ suçundan 10 yıl hapis cezası verildi. 6-8 Ekim olayları davasında "devletin birliğini ve ülkü bütünlüğünü bozma" suçundan beraat eden, "silahlı terör örgütü üyeliği" suçundan 12 yıl hapis cezasına çarptırılan Gültan Kışanak'a tahliye kararı verildi. 6-8 Ekim olayları davasında Figen Yüksekdağ, 2911 sayılı Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu’na muhalefet suçundan 2 yıl, iki ayrı terör örgütü propagandası suçundan 3 yıl, seçim yasaklarına aykırı hareket etmekten ise 3 ay hapis cezasına çarptırıldı. Yüksekdağ, toplamda 30 yıl 3 ay hapis cezası aldı. 6-8 Ekim olayları davasında Figen Yüksekdağ'a devletin birliğini ve ülke bütünlüğünü bozma eylemine yardım suçundan 19 yıl hapis cezası verildi. Tutukluluk halinin devamına karar verildi. Suç işlemeye tahrik suçundan ise 4 yıl 6 ay hapis cezasına çarptırıldı. 6-8 Ekim olayları davasında 9 yıl 9 ay ceza alan Ayla Akat Ata'nın cezaevinde tutuklu kaldığı süre göz önünde bulundurularak tahliyesine karar verildi. 6-8 Ekim olayları davasında Sabahat Tuncel hakkında ‘silahlı terör örgütü üyeliği’ suçundan 12 yıl hapis cezası verilerek, tutuklulukta geçirdiği süre göz önünde bulundurularak tahliyesine karar verildi.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.